Sektörle bir araya gelerek kendilerini ve projelerini anlatan DTO başkan adayları Çakır ve Kalkavan, GESAD Yönetim Kurulu ve Üyeleri ile bir araya geldi. İlk olarak Çakır ile bir araya gelen GESAD Yönetimi ve üyeleri, çeşitli konularda fikir alışverişinde bulunarak, gemi sanayinin geleceği adına yapılabilecek çalışmalar üzerine değerlendirmelerde bulundu. Yalovaʹda kurulması planlanan Organize Sanayi Bölgesiʹne ilişkin olarak Çakır ve beraberindekilere bilgiler aktaran GESAD Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Gökalp, projenin tamamlanması için yapılması gereken çalışmalar hakkında değerlendirmelerde bulundu. Kurulma çalışmaları devam eden Organize Sanayi Bölgesi içerisinde bir de liman projesinin yer aldığını ifade eden Gökalp, ˮYalova bölgesinde kuracağımız OSB kuruluş olarak bitmek üzere Bilim, sanayi ve teknoloji bakanı Sayın Nihat Ergün Söz verdi destek ve uzlaşma komisyonu kuruldu. Bütün alt yapı projeleri tamamlandı 400 parsellik bölüm tamamlandığında proje bitecek. Sosyal tesisleri, Arıtma terminalleri, enerji santrali,okulu, fuar ve sergi alanları, liman tesisleri olarak tam bir tesis halinde tüm sosyal aktivitelerin olacağı bir tesis olarak tamamlanacak. Yeşil yalova’ya yakışır bir tesis olması için çalışmalarımız devam ediyor ve Türkiye için böyle bir tesis ilk olacakˮ dedi. Markalaşma yoluna gitmeliyiz Gemi yan sanayi alanında artık markalaşmak gerektiğini sözlerine ekleyen Gökalp, şöyle konuştu; Dört dörtlük bir montaj sanayimiz var, sektörün ana finansörü de yan sanayi diyebiliriz. Dünyada ekonominin temel direkleri arasında gemi inşa sanayisi vardır. Montaj sanayisi 3. dünya ülkeleri için iyi bir gelir kaynağıdır. Bizim gemi sanayicileri olarak artık bir marka yaratmamız gerekiyor ki dünyaya teknoloji ihraç edebilelim. Yapılan destek ve teşvikler hep tersaneler üzerine verilmekte. Biz gemi sanayicileri tamamen kendi yağımızda kavruluyoruz. Sektöre bu denli hizmet eden bizler neden farklı bir kategoride değerlendiriliyoruz? Gemi inşa sanayisi gemi sanayinden ayrı düşünülemez. Gökalpʹin değerlendirmelerinden sonra söz alan DTO başkan adayı Salih Zeki Çakırʹda konuşmasında bu hususlarda yapılması gereken çalışmalar olduğunu ve göreve gelmeleri halinde gerekli çalışmaları yapmak adına sektör ile fikir alışverişinde bulunarak gerekli adımların atılmasına destek vereceklerini ifade etti. Katılımcılara, vizyon ve misyon çerçevesinde gerçekleştirmek istedikleri hedefler hakkında bilgiler aktaran Çakır, ˮBiz gemi sanayinin önünü açmak, sektörün en önemli çatı kuruluşlarından olan DTO’yu en iyi şekilde temsil etmek için adaletli ve özverili arkadaşlarımla beraber adaylığımızı koyduk. Prensip olarak öne çıkarttığımız arkadaşlarımızı, mensup oldukları alanlarda kendini ispatlamış, zamanını ayırabilecek arkadaşlarımızı bünyemizde toplamayı amaçladık. Bütün amacımız fedakâr arkadaşlarımızı nihai listelerimizde görmektirˮ dedi. Bu rakamlarla tersane kiralarının ödenmesi mümkün değildir Geçtiğimiz yıla oranla bin 520 oranında bir zam yapılan tersane kiralarının bugünkü piyasa koşullarında ödenmesinin mümkün olmadığını ifade eden Çakır, sözlerini şöyle sürdürdü; Tersane kira bedelleri üzerinde çalışmalarımız gündemimizde ki öncelikli konulardandır. Bu konuda yapacağımız düzenlemede kiraların ciro üzerinde belirli bir yüzde ile yapılması üzerinde duruyoruz. Bu konuda GİSBİR tarafından önemli girişimler yapılmıştır. Meclis kapanmadan önce sunulan torba yasa içerisinde bu husus yer almış, fakat bazı nedenlerden dolayı torba yasa içeriğinden çıkarılmıştı. Ancak yeniden meclis gündemine gelmesi yönünde yapılan çalışmalar var. Konu ile ilgili siyasilerimiz ile yaptığımız görüşmelerde önerilerimiz uygun bulundu. Umarız kısa sürede de çözüme kavuşacaktır. Seçilmesi durumunda gerçekleştirmeyi hedefledikleri projeler hakkında da açıklamalarda bulunan Çakır, sektör ile sürekli iletişim halinde bir DTO oluşturmak istediklerini ifade etti. DTOʹya aktarılan ödenekler kullanılırken hassas olunmalı Deniz Ticaret Odasıʹna devlet tarafından yapılan ödeneklerin dikkatli bir şekilde harcanması gerektiğini dile getiren Çakır, ˮDevletin deniz ticaretine verdiği ödenekler kuruşu kuruşuna hesap edilmelidir. Sektörümüzde neyin eksik ve yanlış olduğunu veya neyin bilinmediği konusunda bir zafiyet yok sorun irade koyup çözüm odaklı bir formül üretilememesidir. Deniz Ticaret Odası’nın mali imkânları, insan kaynakları bu işi yapmaya yeterli olacağını düşünüyoruz. Önemli olan bunları kanalize edebilmek. Eleştirilerimiz her ne kadar yanlış anlaşılsa da bizim açıkça vurgu yaptığımız, bu kurumsal işleyişin istenilen düzeyde olmamasıdır. Devlet odalara belirli mali kaynaklar aktardı ve Deniz Ticaret Odamıza’ da pek çok odada olmayan ‘navlun payı’ gibi ciddi bir gelir kalemi var. Bu payları devlet denizcilik sektörünün sorunlarına çare aransın, projeler üretsin, insan kaynakları, uzmanlıklar ve danışmanlıklar çeşitlendirilsin diye aktarıldı. Dolayısıyla bu para harcanıyorken Kızılay’ın parası, fakir fukaranın parası harcanıyormuş gibi, çocuk esirgeme kurumunun fonları kullanılıyormuş gibi hareket etmek gerekir. Yapılan her harcamanın üyelere saygı gereği fayda- maliyet analizleri anlatılması gerekir. Bu anlamda yapılacak maliyet-fayda analizleri iyi hesap edilmelidirˮ dedi. Salih Zeki Çakır’ın ardından GESAD’ın konuğu DTO Başkanı Metin Kalkavan oldu. Seçim gündemiyle değil, sorunları konuşmak için sektörle bir araya geldiklerini ifade eden Kalkavan, şöyle konuştu; Seçimlerin güzel taraflarından bir tanesi muhalifin iktidarları çalıştırmalarıdır dolayısıyla bizde bu konuda teşekkür ediyoruz. Onlar sayesinde sektörü dolaşıyoruz birazda yerinde ne olduğunu görüyoruz. Her ne kadar gelişimiz seçim dolayısı ile olsa da seçimde istediğiniz yere oy verebilirsiniz, bu konuda ki demokratik anlayışımız; belli dostluklar hariç takım tutar gibi taraf tutmamakta fayda görüyorum. Bizim genelde yaptığımız bu tip ziyaretlerde daha spesifik dinleme durumuna geçiyoruz önceliğimiz sizleri dinlemek amacımız seçim görüşmesi değil sorunları konuşmak. Bu manada seçim bir tarafta seçim sonrası yine herkes iş kavgasına ekmek kavgasına dönecek. Konuşmasına GESAD’ın Yalova’da yapımı süren OSB’sine de değinen Kalkavan; ‘’GESAD ile geçmişten bu yana ciddi mesai ve emeklerimiz var. GESAD beklediğimizin üstünde ülkeye katkı yapmaktadır. Açıkçası GESAD benim beklentilerimin üzerinde bir performans gösterdi. GESAD her zaman büyütmeye çalıştığımız bir kurum. OSB’ de yakından takip ettiğimiz, lokasyon olarak ta çok yönlü hizmet verebilecek bir proje’’ dedi. Sektör kabuk değiştiriyor Gemi inşanın toparlanması epey uzun zaman alacağını belirten Kalkavan, ihracat ve tamir-bakım ağırlıklı yan sanayinin gelişmesi gerektiğinin altını çizerek, sektörde gemi yan sanayinin gemi inşanın önüne geçtiği bir dönem yaşandığını dile getirdi. Önümüzdeki süreçte gemi yan sanayinin daha çok ihracat ve öncelikle askeri gemi, özel gemiler ve tamir bakımda ki aktivitelere yoğunlaşacağını dile getiren Kalkavan, “Gemi inşada geçmişte yaşadığımız 600 gemilik siparişin bir daha ne zaman geleceğiniz kestirmek çok güç ben çok yakın bir zamanda olacağını düşünmüyorum. Bu kriteri değiştirecek tek unsur devletin vizyonu, gemi inşa sanayisi üzerindeki politikasıdır. O zamanlardaki gibi şartlar oluşturulursa ciddi bir atılım gerçekleşecektir. Gemi inşa sanayi şuanda da ciddi bir kabuk değiştiriyor tersanelerin %15 ila %20 si gemi inşa ile uğraşıyor’’ dedi. Gemi inşa destek görmüyor Avrupa’da ve çeşitli ülkelerde gemi inşaya yapılan yatırımları hatırlatan Kalkavan, ülkemizde gemi inşa sanayinin desteklenmediğinin altını çizerek, Türkiye’nin bu anlamda çok rekabetçi olunabilecek bir bölgede yer almasına rağmen gemi inşa sanayine yok denecek kadar az destek verildiğini söyledi. Gemi inşa sanayinde yapılacak yatırımların ve uygulanacak politikaların hükümetler değiştiği zaman değişmemesi gerektiğini ifade eden Kalkavan, konuşmasına şöyle devam etti; ʹʹGemi talebi yoksa sipariş alamadıysanız yoksunuz olay bu kadar basit. Gemi dediğiniz zaman, liman ihtiyacı, yan sanayi ihtiyacı, tersane ihtiyacı, kaynakçı, elektrikçi yani tüm sektörel kolları direkt olarak iç içesiniz. Bu bağlamda iç ya da dış pazardan müşteri çekmek durumundasınız. Dünya’da sipariş yok değil ama bize gelmiyor. Ana gemi sınıfında şu an yılda on sipariş alamıyoruz. 72 aktif tersane olduğunu düşünürsek çeyrek gemi bile düşmüyor. Bu kadar tersanenin atıl kalması söz konusu değil. Sıkıntılar sektör genelindeyse korkmayın, münferitse o sıkıntı olur. Bulunduğumuz alan firmalardan ziyade devletlerin rekabet ettiği bir alandır. Umutsuz olmaya gerek yok. Avrupa’da bizim gibi tamir bakım hizmeti verebilecek ölçüde bir ülke yok. Bize devlet politikası lazım hükümetler değişince politikalar değişmemeliʹʹ dedi. www.aktueldeniz.com 7DENİZ