Coronavirüs ve Çarterpartiler üzerine etkileri: Ne yapmalı?

Coronavirüsün Çin’de hızlı bir biçimde yayılması, komşu ülkelerin sınırlarını kapatması, uluslararası havayolu şirketlerinin uçuşlarını askıya alması ve birçok ülkenin yakın zamanda bu Asya ülkesini ziyaret etmiş yabancıların ülkelerine girişlerini engellemeleri şeklinde ortaya çıkan küresel bir alarm verilmesine sebep oldu.

Coronavirüsün Çin’de hızlı bir biçimde yayılması, komşu ülkelerin sınırlarını kapatması, uluslararası havayolu şirketlerinin uçuşlarını askıya alması ve birçok ülkenin yakın zamanda bu Asya ülkesini ziyaret etmiş yabancıların ülkelerine girişlerini engellemeleri şeklinde ortaya çıkan küresel bir alarm verilmesine sebep oldu.

 

Bununla beraber, zayıf sağlık sistemi olan ülkelere virüsün yayılmasını engellemek amacıyla Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 30 Ocak’ta uluslararası alanda halk sağlığı acil durumu ilan etti.

 

Virüsün bu beklenmedik ve hızlı yayılması olumsuz etkilerini aynı zamanda deniz ticareti alanında da göstermeye başladı. Bu sebeple gemi işletenleri (malik, donatan veya kiracılar) ve çartererler bir yandan ticaretlerine devam etmek öte yandan da virüsün yayılma ihtimalini ve olumsuz etkilerine karşı gereken önlemleri almak amacıyla makul ve adil çözümler aramaya başladılar.

 

Burada makul olabilecek çözümlerden birisini çarter partilere Coronavirüs’e karşı bir kloz konulması oluşturabilir. Söz konusu kloz taraflar arasında kararlaştırılabileceği gibi; deniz ticaretinde teamül olduğu şeklinde, önceden öngörülmüş klozlardan birisinin çarterpartiye alınması şeklinde de olabilir. Burada taraflar arasında bir kloz hazırlanmak yerine önceden hazırlanmış klozlara başvurulmak isteniyorsa; BIMCO Enfeksiyöz ve Bulaşıcı Hastalıklar Klozları tercih edilebilir. BIMCO, Afrika limanlarındaki Ebola salgını sonrası, 2015 yılında yolculuk ve zaman çarterleri için iki ayrı kloz hazırlamıştır. İşbu çalışmada bu iki kloz ayrıntılı biçimde incelenmeye çalışılacaktır.

 

BIMCO Sefer Çartlerleri için Enfeksiyöz ve Bulaşıcı Hastalıklar Klozu 2015

 

Söz konusu klozun Türkçesi şu şekildedir1:

1 İngilizce orijinalinden tarafımızca Türkçeye çevrilmiştir.

“(a) İşbu Kloz kapsamında:

“Hastalık” insanlara ciddi biçimde zarar verecek nitelikte, ciddi enfeksiyöz veya bulaşıcı hastalık anlamına gelmektedir.

 

“Etkilenmiş Bölge” geminin, gemi adamlarının veya gemide bulunan üçüncü kişilerin Hastalık’a ve/veya karantina ya da Hastalık ile bağlantılı diğer kısıtlamalara maruz kalma riskiyle karşı karşıya kaldıkları liman veya yeri ifade etmektedir.

 

(b) Gemi, Kaptan/Malik’in makul düşüncesi doğrultusunda işbu Çarterparti tarihinden itibaren Etkilenmiş Bölge haline gelmiş olan yere sefere çıkmaya veya seferine devam etmeye ya da bu bölgede kalmaya zorunlu tutulamaz.

 

(c) Alt fıkra (b)’ye uygun biçimde:

 

(i) yüklemenin başlamasından önce Malikler Çartererlere, işbu taşıma sözleşmesinin fesih edildiğini veya geminin Etkilenmiş Bölgeye girmesini veya orada kalmasını gerektirecek kısmını ifa etmeyi reddettiğini bildirebilir;

 

(ii) eğer yükleme başlamışsa Malikler, Çartererlere geminin yük ile veya yükü almaksızın demir alacağını ihtar edebilirler. Ancak, eğer Çarterparti yükleme veya boşaltmanın çeşitli limanlarda yapılmasını öngörmekteyse, Malikler öncelikle Çartererlerden söz konusu yükleme veya boşaltma limanları arasından başka bir güvenli liman belirlemesini talep etmeli ve ancak Çartererler kırksekiz (48) saat içerisinde bu talebi yerine getirmezlerse bu halde işbu Çarterpartiyi feshetmeli veya yükleme limanından demir almalıdır. Eğer yükün bir kısmı yüklenmişse gemi bu taşımayı, söz konusu yolculuğun mutat rotasında olsun olmasın herhangi bir başka liman ya da limanlarda, Malikler hesabına tamamlayabilir.

 

(d) Varmadan önce veya vardıktan sonra ve alt fıkra (b)’ye uygun biçimde boşaltma limanı Etkilenmiş Bölge olarak belirlenmişse, Malikler Çartererlerden Çarterparti kapsamındaki çeşitli limanlar arasından alternatif bir güvenli liman belirlemesini talep edebilir. Çartererler işbu belirlemeyi, maliklerin talebinin kendilerine ulaşmasını müteakip kırksekiz (48) saat içerisinde yerine getirmezlerse, Malikler yükü veya boşaltma tamamlanamamışsa gemide geri kalan yükü kendi seçtikleri güvenli herhangi bir limana (yükleme limanı da dahil olmak üzere) boşaltarak taşıma sözleşmesinin ifasını tamamlayabilirler. Boşaltma yükleme limanından veya Çarterparti kapsamındaki diğer limanlarından başka bir limanda gerçekleşmişse Malikler, işbu boşaltmanın ekstra tüm harcamaları ile yük boşaltma limanına taşınmış gibi tam navlun ücretini ve eğer yapılmış olan ekstra mesafe 100 mili geçmekteyse ekstra mesafenin normal ve mutat rotaya oranına göre anlaşılmış olan navlun ile aynı yüzdeyle hesaplanacak olan ek navlun ücretini Çartererlerden talep edeceklerdir. Maliklerin işbu ekstra masraf ve navlun alacağı için yük üzerinde hapis hakkı mevcuttur.

 

(e) Malikler, Etkilenmiş Bölge için taşıma sözleşmesi yapıldığına delil teşkil edecek konişmento, yük taşıma senedi veya başka her tür senedi imzalamaya veya Çartererlere bu belgeleri imzalama yetkisi veya izni vermeye zorlanamaz.

 

(f) Alt fıkra (b)ile (e)arasındaki alt fıkra hükümlerine aykırı olmamak koşuluyla gemi Etkilenmiş Bölge’ye sefere çıkmış veya seferine devam etmiş ya da orada kalmaya devam etmişse:

 

(i) Malikler işbu kararlarını Çartererlere bildirirler. Ancak Maliklerin bu kararı işbu Çarterparti’deki herhangi bir haklarından feragat ettikleri anlamına gelmeyecektir.

 

(ii) Malikler zaman zaman DTÖ tarafından da önerilecek olan Hastalık’a ilişkin gereken tüm makul önlemleri almaya çabalayacaktır.

 

(iii) Geminin Etkilenmiş Bölge’ye sefer yapmış veya yaptığı seferden doğan, tarama, temizleme, dezenfekte etme ve/veya geminin ve gemi adamlarının karantinaya alınması gibi her türlü ödeme, masraf ve sorumlulukları Çartererler üzerinde olacaktır ve kaybedilen zaman yükleme veya bekleme süresinden sayılacaktır.

 

(g) Geminin, Etkilenmiş Bölge için tahsis edilmiş olması veya tahsis edilmesinden doğan varma, rotalar, çağırma limanı, varma yerleri, yükün boşaltılması, teslimi veya diğer her türlü durumuna dair Bayrak Devletinin ve/veya yetkili otoritesinin öneri, tavsiye, yönerge veya emirlerine uyma yetkisi vardır.

 

(h) İşbu madde kapsamında hiçbir şey yapılmış veya yapılmamış ise nu durum Çarterpartiye aykırılık olarak değil Çarterpartinin gerektiği gibi ifası olarak kabul edilmelidir. Eğer işbu kloz ile Çarterparitinin başka açık ve zımni klozu birbiri ile çelişmekteyse, işbu Kloza, söz konusuyla sınırlı olmak kaydıyla üstünlük tanınacaktır.

 

(i) Çartererler, konişmento, yük taşıma senedi veya taşıma sözleşmesini kanıtlayan diğer belgeler doğrultusunda, işbu (b) ile (h) arasındaki alt fıkraları kapsamında geminin sefer yapmasından doğan Maliklerin her türlü zararlarını tazmin edecektir.

 

(j) Çartererler, işbu Çarterparti kapsamında düzenlenecek olan her türlü konişmento, yük senedi veya taşıma sözleşmesini kanıtlayan diğer her türlü belgeye işbu Klozun aynı şekilde eklenmesini sağlayacaktır.”

 

İşbu klozu çarterpartiye dahil etmek hususunda anlaşmış olan tarafların birtakım hususlara dikket etmeleri gerekmektedir.

 

Öncelikle, işbu kloz sadece Hatalık ile bağlantılı karantina veya diğer kısıtlamalara maruz kalma riskinin olduğu değil; aynı zamanda gemi, gemi adamları veya gemide bulunan diğer üçüncü kişilerin de Hastalık’a maruz kalma riskinin söz konusu olduğu Etkilenmiş Bölgelerde uygulama alanı bulacaktır.

 

İşbu kloz kapsamında hüküm altına alınan ilk kural ise, söz konusu belgeye geminin sefer yapmaya veya başlamış seferine devam etmeye ya da söz konusu bölgede kalmaya zorunlu kılınamayacağı hususudur.

 

Bununla beraber, söz konusu kloz etkilenmiş bölgenin geminin yükleme veya boşaltma limanında olmasına göre bir ayrıma gitmiştir. Daha açık biçimde ifade etmek gerekirse, eğer etkilenmiş bölge yükleme limanı ise maliklerin bir yandan taşıma sözleşmesini feshetme hakkı olmakla beraber aynı zamanda limanı yük ile veya yük almaksızın terk ederek sözleşmeyi ifa etmeyi reddetme hakkı bulunmaktadır. Buna karşılık, yükleme ve boşaltma çeşitli limanlarda yapılması öngörülmekteyse, maliklerin bu hakları kullanmadan önce durumu çartererlere bildirip onların 48 saat içerisinde güvenli bir başka liman belirlemelerini bekleme yükümlülükleri mevcuttur.

 

Ancak etkilenmiş bölge boşaltma limanı ise bu halde malikler öncelikle çartererlerden güvenli bir liman belirlemelerini tespit etmekle yükümlüdürler. Bu durumda da eğer çartererler 48 saat içerisinde güvenli liman belirlemezlerse malikler yükü uygun olan herhangi bir limana boşaltabileceklerdir. İşbu boşaltma navlun sözleşmesinin gereği gibi ifa edildiği anlamına gelecek; dolayısıyla malikler navlun ücretine bu halde hak kazanacaklardır. Bunun yanında işbu boşaltmadan doğan tüm ek masraflar ile boşaltma limanı etkilenmiş bölgeden (diğer ifadeyle önceki liamandan) 100 milden fazla bir uzaklıktaysa ayrıca ek navlun ücreti de yine çartererler tarafından maliklere ödenecektir.

 

Ayrıca, eğer gemi etkilenmiş bölgede kalmaya devam etmekteyse, her şeyden önce bu durum maliklerin işbu klozdan doğan haklarından feragat ettiği anlamına gelmemektedir. Bunun yanında geminin etkilenmiş bölgede olmasından doğmuş olan her türlü ek ödeme, masraf ve sorumluluğun da çartererler üzerinde olacağı klozda hüküm altına alınmıştır.

 

Son olarak, geminin etkilenmiş bölgeye seyrüsefer yapmış olmasından doğan diğer her türlü masrafın da çartererler üzerinde olmasında hareketle söz konusu maddenin geminin hastalıklı limandan yük almış veya buraya yük bırakmış olmasından doğan her türlü sorumluluk ve yükümlüğün burada çartererler üzerinde bırakıldığının altını çizmek gerektiği düşünülmektedir.

 

BIMCO Zaman Çartlerleri için Enfeksiyöz ve Bulaşıcı Hastalıklar Klozu 2015

 

Söz konusu klozun Türkçesi şu şekildedir2 :

2 İngilizce orijinalinden tarafımızca Türkçeye çevrilmiştir.

“(a) İşbu Kloz kapsamında:

 

“Hastalık” insanlara ciddi biçimde zarar verecek nitelikte, ciddi enfeksiyöz veya bulaşıcı hastalık anlamına gelmektedir.

 

“Etkilenmiş Bölge” geminin, gemi adamlarının veya gemide bulunan üçüncü kişilerin Hastalık’a ve/veya karantina ya da Hastalık ile bağlantılı diğer kısıtlamalara maruz kalma riskiyle karşı karşıya kaldıkları liman veya yeri ifade etmektedir.

 

(b) Gemi, Kaptan/Malik’in makul düşüncesi doğrultusunda Etkilenmiş Bölge’ye sefere çıkmaya veya seferine devam etmeye ya da bu bölgede kalmaya zorunlu tutulamaz.

 

(c) Malikler, alt fıkra (b)’ye uygun biçimde geminin sefere çıkmamasına ya da devam etmemesine karar vermişlerse bu durumu derhal Çartererlere bildirmekle yükümlüdürler.

 

(d) Eğer gemi, Kaptanın makul düşüncesi doğrultusunda Etkilenmiş Bölge haline geldiğine kanaat getirdiği bir yerdeyse, yük ile veya yük almaksızın, Çartererlere bildirmek kaydıyla, derhal burayı terk edebilir.

 

(e)Alt fıkra (c) veya (d) durumunda Çartererler, işbu Çarterpartinin diğer şartlarına aykırı olmaksızın, alternatif yolculuk emirleri vermelidir. Çartererler işbu alternatif yolculuk emrini, maliklerin talebinin kendilerine ulaşmasını müteakip kırksekiz (48) saat içerisinde vermezlerse, Malikler gemideki yükü herhangi bir liman ya da yere boşaltabilirler. Gemi bu durumda da hala tahsis edilmiş şekilde kabul edilecektir ve Çartererler işbu emir/boşaltmadan doğan her türlü ödeme, masraf ve sorumluluktan yükümlü olacaklarıdır.

 

(f) Malikler, Etkilenmiş Bölge için taşıma sözleşmesi yapıldığına delil teşkil edecek konişmento, yük taşıma senedi veya başka her tür senedi imzalamaya veya Çartererlere bu belgeleri imzalama yetkisi veya izni vermeye zorlanamaz.

 

(g) Çartererler, alternatif yolculuk emrini beklerken veya bunu ifa ederken doğan Maliklerin her türlü, ödeme, masraf ve sorumluluklarını, konişmento hamillerinin talepleri de dahil olmak üzere tazmin etmekle yükümlüdürler.

 

(h) Alt fıkra (b)ile (e)arasındaki alt fıkra hükümlerine aykırı olmamak koşuluyla gemi Etkilenmiş Bölge’ye sefere çıkmış veya seferine devam etmiş ya da orada kalmaya devam etmişse:

 

(i) Malikler işbu kararlarını chartererlere bildirirler. Ancak Maliklerin bu kararı işbu Çarterparti’deki herhangi bir haklarından feragat ettikleri anlamına gelmeyecektir.

 

(ii) Malikler zaman zaman DTÖ tarafından da önerilecek olan Hastalık’a ilişkin gereken tüm makul önlemleri almaya çabalayacaktır.

 

(iii) Geminin Etkilenmiş Bölge’ye sefer yapmış veya yaptığı seferden doğan, tarama, temizleme, dezenfekte etme ve/veya geminin ve gemi adamlarının karantinaya alınması gibi her türlü ödeme, masraf ve sorumlulukları Çartererler üzerinde olacaktır ve kaybedilen zaman yükleme veya bekleme süresinden sayılacaktır.

 

(i) Geminin, Etkilenmiş Bölge için tahsis edilmiş olması veya tahsis edilmesinden doğan varma, rotalar, çağırma limanı, varma yerleri, yükün boşaltılması, teslimi veya diğer her türlü durumuna dair Bayrak Devletinin ve/veya yetkili otoritesinin öneri, tavsiye, yönerge veya emirlerine uyma yetkisi vardır.

 

(j) İşbu madde kapsamında hiçbir şey yapılmış veya yapılmamış ise bu durum Çarterpartiye aykırılık olarak değil Çarterpartinin gerektiği gibi ifası olarak kabul edilmelidir. Eğer işbu kloz ile Çarterparitinin başka açık ve zımni klozu birbiri ile çelişmekteyse, işbu Kloza, söz konusuyla sınırlı olmak kaydıyla üstünlük tanınacaktır.

 

(k) Çartererler, işbu Çarterparti sona erdikten sonra, işbu Çarterparti süresince geminin Etkilenmiş Bölgeye seyahat etmiş olmasından doğan her türlü gecikme, ödeme, masraf veya sorumluluklarını tazmin etmekle yükümlüdür.

 

(l) Çartererler işbu Çarterparti kapsamında düzenlenecek olan her türlü alt çarter sözleşmelerine ve konişmento, yük senedi veya taşıma sözleşmesini kanıtlayan diğer her türlü belgeye işbu Klozun aynı şekilde eklenmesini sağlayacaktır.”

 

İşbu klozun, yukarıda ayrıntılı biçimde ele alınan yolculuk çarterine dair klozun zaman çarteri sözleşmesine uyarlanmış hali olduğu söylenebilir.

 

Burada da etkilenmiş bölgenin tanımı verildikten sonra öncelikle geminin bu bölgeye sefere çıkmaya, seferine devam etmeye veya bu bölgede kalmaya zorunlu tutulamayacağı burada da öncelikle hüküm altına alınmıştır.

 

Buna uygun biçimde malikler, sefere veya etkilenmiş bölgede kalmaya devam edip etmeyeceklerine dair kararlarını burada da derhal çartererlere bildirmekle yükümlüdürler. Eğer gemi etkilenmiş bölgede ise bu halde kaptan, çartererlere haber verdikten sonra yükü alarak veya yükleme yapmayarak derhal etkilenmiş bölgeyi terk edebilir.

 

İşbu durumlarda çartererler, maliklerin kendilerine kararlarını bildirmelerini müteskip, 48 saat içerisinde alternatif yolculuk emri sunmalıdırlar. Eğer çartererler böyle bir alternatif yolculuk emri sunamazlarsa malikler yükü uygun olan herhangi bir limana boşaltabilirler. Bu halde de gemi hale zaman çarteri sözleşmesi kapsamında tahsis edilmiş kabul edilmekle buradan doğan her türlü ek masraf da çartererler üzerinde olacaktır.

 

Son olarak, burada da tıpkı yolculuk çarterinde olduğu gibi, doğan ve doğacak her türlü ödeme, masraf ve sorumluluklar çartererler üzerinde olacağından, çartererler açısından işbu sözleşmeyi çarterpartilere dahil ederken dikkatli davranılması gerektiği belirtilmelidir.

 

Gemi etkilenmiş bölgeye doğru sefere çıkmış ve sözleşmede işbu klozlar yoksa ne yapmalı?

 

Yolculuk Çarterpartisinde

Aksi yolculuk çarterinde açıkça düzenlenmemişse, yükleme ve boşaltma limanlarını belirleme borcu yolculuk çarterinde çarterer üzerindedir. İşbu belirleme yolculuk çarteri sözleşmesi akdedilirken veya sonrasında yapılabilir.

 

Bu sebeple çartererin yükleme ve boşaltma limanını tespit ederken güvenli liman tespit etme yükümlülüğü altında olduğu kabul edilmektedir. Bu nedenle eğer liman güvenli değilse malikin söz konusu limana girmek yükümlülüğü altında olmadığı ve çartererden derhal güvenli bir liman belirlemesini talep etmek hakkı olduğu kabul edilmektedir.

 

Zaman Çarterpartisinde

 

Her tip zaman çarterinde Employment Clause (Gemi Kullanım Klozu) güvenli limanlar arasında hukuka uygun ticaret yapılmasına dair çeşitli şekillerde formüle edilmiş hüküm içermektedir.

 

Diğer bir ifadeyle zaman çarterlerindeki employment clause uyarınca çartererler bir yandan hukuka uygun yük taşıma yükümlülüğü altında iken öte yandan bu yükleri güvenli limanlar arasında taşımakla da yükümlüdürler.

 

Güvenli Liman ve Corona Salgını?

 

Bir limanın güvenli veya güvensiz olmasının tespitinde birçok husus rol oynarken temel hareket noktası kaptanın “iyi bir denizcilik ve seyir bilgisi ile karşı koyamayacağı anormal bir tehlikeye maruz kalmadan rahatlıkla girip, işini görüp çıkabildiği liman”3 kavramıdır.

 

3 Bu tanım İngiliz yargıcı tarafından The Estern City olayında yapılmıştır. The Eastern City, 1958 2 Llyod’s Rep 127

 

Bu tanım doğrultusunda bir limanda Coronavirüs salgını alarmı verilmesi halinde limanın güvensiz hale geldiği kabul edilebilecek midir? Daha somut biçimde belirtmek gerekirse bir limanda verilmiş olan corona salgını alarmı maliklerin işbu limanı güvensiz olarak nitelemesi ve geminin bu limana taşıma yapmasını engellemesi için yeterli midir?

 

Bu soru Corona salgınından önce, 2014 yılındaki Ebola salgını sırasında sorulmaya başlanmış ve o dönemde de sıklıkla tartışılmıştır. Bu tartışmalar sonucunda P&I kulüplerinin de kabul ettiği şekilde şöyle bir sonuca ulaşılmıştır: Eğer gemi adamlarına bu virüsün bulaşması tehlikesi yüksek ise salgının yaşandığı limanın güvensiz olarak nitelenmesi kabul edilebilir. Daha açık biçimde belirtmek gerekirse, söz konusu limanda alınmış olan önlemlere rağmen, işbu limanda gemi adamlarının virüse maruz kalması yüksek ihtimal dahilinde ise bu liman güvensiz olarak nitelendirilmeli ve gerek zaman gerekse de yolculuk çarterindeki güvenli limanlar arası ticaret borcu yükümlülüğü kapsamında maliklerin de gemilerini bu limanlara sefer yapmaktan alıkoyma haklarının olduğu kabul edilmelidir.

 

Son olarak virüs veya salgın hastalık hakkında bir değerlendirme yapmak gerekirse; bu virüs ya da hastalık dün Ebola bugün Corona idi; yarın başka bir virüs ya da salgın ve enfeksiyöz hastalık da söz konusu olabilir. Dolayısıyla buradaki değerlendirmelerdeki virüs ya da hastalık kavramını, her türlü tehlikeli, enfeksiyöz bulaşıcı hastalık ve virüs açısından geçerli kabul etmek daha yerinde olacaktır.