Düzgit ile Hepimizin Odası Hareketi’nin, Samsun, Ordu, Trabzon ve Rize’de gerçekleştirmiş olduğu Karadeniz toplantıları sırasında, şehirlerarası yolculukta keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Düzgit’e denizcilik sektöründeki gelişmeler karşısındaki sert çıkışlarını ve tepkilerinin nedenini sorduk.   “KONULARA VAKIF OLMAM TEPKİ GİBİ GÖRÜNÜYOR” Recep Düzgit, kendisine yönelttiğimiz soruya, “Buna tepki demek, doğru mu lmiyorum, bu sadece konulara vakıf olmamın getirdiği ve 1995’ten beri odanın içinde olunca, odanın doğrularını yanlışlarını bilmenin farkındalığı diyelim.” şeklinde yanıt verdi. Özellikle, son 3*4 yıldır odanın gidişatıı da görünce, hele hele seçim dönemine girilince yapılan davranışları görünce, ne kadar doğru yapılması gereken bir hareketin içinde olduğumuzdan, onlarca yüzlerce kez farkındalığını yaşayarak yolumuza devam ediyoruz” dedi.   “YAPILMASI GEREKENLER İHMAL EDİLDİ” Recep Düzgit, yaptığı konuşmaların ve icraatlarının hiçbirinin kişisel olmadığını söylerken, üyelerin deniz ticaret odasının ilgisizliğinden şikayetçi olduğunu belirterek, “Genelde mecliste konuşan ve yapılan doğruyu da yanlışı da bilen biri olarak bunları da dile getiren kişi olduğum için bu konulardan dolayı bir hedef olma durumu olabilir ama ben bunları kişisel olarak, dikkate almadım. Kişisel alsam hakkımda 2,5 saat konuşma yapıldı, cevap verilecek çok şey var ama hepsi değer mi bilmiyorum. Ben bu olayın bu kadar da ciddiye alınmasını da doğru bulmuyorum. Neticede DTO’nun da yapabilecekleri bir yere kadar. Ama şu var ki, özellikle de dediğim gibi son 4-5 yılda yapılması gerekenlerin birçoğu ihmal edilmiş durumda. Bunu zaten şubelere gittiğimizde ya da İstanbul’un diğer merkezlerine gidip dinlediğimizde, herkes odadaki ilgisizlikten dolayı şikayetçi. Bunların eskiye nazaran biraz çözebiliyor olmak, bunlarla ilgileniyor olmak bile insanların odaya bakışını değiştirecektir.   “ÜYELER ODAYA MESAFE KOYDU” Çok daha fazla insana dokunmamız lazım. Ne yazık ki çok sayıda insan odaya mesafe koymuş urumda. Bu yılların brikimi ile olmuştur. Birçoğu aramaktan, gelmekten, çekiniyor. Öyle olunca da belli tanıdığımız simaların neredeyse, hakimiyetinde olan bir yer gibi algılanıyor. Bu aradaki uçurum, bizim üye sayımızın artmasına rağmen, odanın yakın kişiler dışındaki mesafesi kopuyor. Bunları değiştirmek için uğraşacağız. Zaten hareketin içinde, bu toplantılarımızda, çok arkadaş var, birçoğunu daha yeni tanıyoruz, biz yeni tanıyoruz da onlar yeni değil! 30-40 yıllık… Bugün bir firma tanıdık 125 yıllık… Şirketler var, bunları ben mesela meslek olarak, çok kişiye elimizi süren bir işteyiz. Boğazlardan geçen gemilerin durty free ikmali yapan şirketlerimiz var. Ona rağmen benim bile tanıdığım o kadar çok firma var ki! Bu camianın bu kadar geniş olduğunu farkındalığını yaşamıyordu, biz de dahil, odayı idare edenler…   “BU İŞİN ALTINDAN KALKACAĞIZ” Bunların hepsine daha fazla elimizi sürmemiz gereken bir süreçteyiz ve hep beraber. Sırf biz de bir şey yapmayacağız. Mucize yaratacak güçlerimiz yok ama o güç birliğini onlarla biraraya gelerek, ortaya çıkacak olan sinerji ki, şu an o çalışmalarda bunu zaten görüyoruz. Şu an yaratıldı da zaten. Bunu aynı şekilde hükümetinizin yetkilileri de dile getirerek, mesela dün dinlediğimiz bir sorun var o kadar komik ki, bir önceki limanı alan firma 20 yıl boyunca, hakkı ile herhangi bir yatırım yapmamış, yeni bir firmaya devir etmişler, adamlar hevesli iş yapmak istiyor, limanı tarayacaklar, gemi ve yük hazır, transit işlem hacmi yakaladılar ama tarama için ulaştırma ve çevre bakanlığı arasında yetki sorunu var. Tarama gemisi limanda duruyor ama tarama yapılamıyor. Mesela şunu çok iyi biliyorum ki, Ulaştırma Bakanlığı, konuya tam vakıf olsa, 24 saatte bu sorunu Çevre Bakanlığı çözer. Biz bunu müsteşarımızın önüne getirmesi gereken, bu işteki sadece liman sahibi değil, odadan da mı destek istediğinde, bu katkıyı sağlayabilmeliyiz. Bu iletişim kanalları genelde kapalı. Kapalı olduğu için de insanlar zaten bir talep içinde içinde” şeklinde konuştu.   “ÜYELER KARŞISINDA MUTAHAP BULACAK” Recep Düzgit üyelerin kendilerine oy vermesi için birçok neden olduğunu söylerken, en önemli nedenin ise, kendilerinin seçilmesi durumunda, üyelerin karşısında muhakkak bir muhatab bulmasının altını çizerek, “Valla sorunlarının muhatabını bulacak. Şu an ben odanın yapısını da işleyişini de biliyorum. Odanın meslek komiteleri dahi çalışmıyor. Birçok komite üyesi, o komitedeki meslek dalına ait değil. Lafa gelince odanın mutfağı deniyor komiteler, ama seçim ortamı olunca, komiteden gelen görüş çöpe atılıyor. Biz bunların bu şekilde çalışmasını ortadan kaldıracağız. Objektif, insanların derdini dinleyen, bir yer olacak. Bunların hiçbiri lafta kalmayacak. Zaten biraz bu işlerin içinde olan kişiler, şu an benimle görüşüldüğü için, bizlerin iş yapma tarzını biliyor. Hiçbir şeyi lafta bırakmayız. Olabilecek bir ile ise, olmasını gerçekleştirmek için tüm gücümüzü sarf ederiz. Ama tabi ki şunu unutmamak lazım, odanın faaliyet konularının birçoğu, hükümetimizin, devletimizin organlarını gerçekleştireceğiz konulardır. Biz bunların olması için çaba gösteren, en doğru şekli ile devlete sınan kanunla kurulmuş bir sivil toplum örgütüyüz” ifadesini kullandı.   7DENİZ