Ocak 2013 yılı itibariyle yayın hayatımıza başladıktan bu yana 7deniz Dergisi olarak dönem dönem bazı sayılarımızda sektör iş kolumuzu dosya konusu yaparak, aynı iş kolunda faaliyet gösteren firmalarımızdan aldığımız görüşleri okuyucularımızla paylaştık. Bu özel çalışmalar içinde Savunma Sanayi ve Deniz Araçları, Gemi Sigortaları ve Gemi Brokerliği, deniz taşımacılığı ve Lojistik gibi dosya çalışmalarımızdan sonrasında ise bu sayımıza Gemi İnşa, Bakım-Onarımı ve Yan Sanayi sektörümüzü taşıdık. Gemi inşa sektörü deyince hemen aklımıza 2008 yılı ortalarında kendini göstermeye başlayan küresel ekonomik kriz gelir. Hatırlayacağınız gibi gemi inşa sektörü olumsuz etkilemiş ve bütün ülkeler küçülmeye gitmişti. Tabi kriz döneminde kendi devletlerinden destek alan yurtdışı gemi inşa sektörü ise krizi, Türk gemi inşa sektöründen daha erken atlatmıştı. Türkiye'de uygulanan teşvik mekanizmalarının diğer ülkelere kıyasla oldukça yetersiz kaldığını görüyoruz. Rakip ülkelerin uyguladığı bazı teşvikler ülkemizde yapılmış olsaydı, tersanelerimiz yeniden sipariş alma konusunda bu kadar gecikmezdi ve gemi inşa krizden daha erken çıkarak, 2023 için koyulan 10 milyar Euro'luk ihracat rakamının üstünde bir başarı grafiği yakalayabilirdi. Gemi inşanın bugünkü verilerine ve iş gücüne baktığımızda ortaya şöyle bir tablo çıkıyor; bu yılın ilk 10 ayında bir milyar doların üstünde ihracat gerçekleştirerek, 2013 yılı sonu itibari ile bu rakamın 1.2 milyar dolara çıkmasını bekleyen gemi inşa sektörü, 2014 yılı için ihracatta yaklaşık yüzde 20 büyüme hedefliyor. 2014'te başta Avrupa olmak üzere canlanmanın daha net görüleceği bir dış piyasa olacağına dikkat çekilse de 2013 yılı sonlarına doğru, özellikle büyük tonajlı gemilere yönelik siparişlerde önemli canlanma olasılığı sinyalleri var. 2014 yılı itibariyle, özellikle hizmet sınıfı, offshore yat ve mega yat inşası ile bakım-onarımda daha da canlı bir dönem olmasını bekliyor ve umut ediyoruz. Gemi inşa sektöründen güzel haberler alırken, bir yandan da Tuzla Tersaneleri gündeminde yeni bir tartışma söz konusu. Tersane gündemine, 49 yıl olan tersane işletim süresinin uzatılıp uzatılamama endişesi hakim. Anayasa Mahkemesi'nin, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerler ile hazinenin özel mülkiyetinde bulunan taşınmazların üzerinde kıyı yapısı inşa edebilmek için yapılan irtifak hakkı ile kullanma izni sözleşmelerinin süresinin 49 yıla çıkarılmasına ilişkin Kanun hükmünü iptal tartışmaları kriz kadar can sıkıcı hale geldi. Tuzla Tersaneleri'nin süreleri için yeniden 49 yıla uzatılmama endişelerinin sektörde konuşulması, yatırımcı açısından tedirginlik ve belirsizlik havası yaratıyor. Haliç, Camialtı ve Taşkızak Tersaneleri tarihimizin bir üretim modeliydi. Oradan Tuzla'ya taşınan tersanelerimiz bizi dünya gemi inşa sektörü sıralamasında üçüncülüğe taşımasında pay sayibi oldular. Haliç Tersaneleri çok uzun bir geçmişe ve tarihe sahipken neden Tuzla Tersaneleri de böyle bir geçmişe sahip olmasın! Tuzla Tersaneleri, Haliç Tersaneleri'nden sonra ikinci bir tersane tarihine sahip olmalıdır. Türk gemi inşa sektörünün dünyada ve özellikle Avrupa'da iş gücü ve marka değerinin güçlü kılınması adına Tuzla Tersaneleri'nin 50. ve 100. yılı için hedefler konulmalı ve bu hedefler çerçevesinde konuşulup tartışılmalı. Tuzla Tersaneler Bölgesi'ne herhangi bir faaliyetin yapılacağı 'arsa' olarak bakılmamalı. En gelişmiş donanım ve en tecrübeli kadroya sahip Tuzla Tersaneleri'ni feda etme lüksüne sahip olmamalıyız. Gelişmiş ülkelerdeki benzer sektörlere baktığımız zaman büyük proje ve yatırımların güven içinde yapıldığını görüyoruz. Bugün geldiğimiz noktada Türk Gemi İnşa sektörü, İtalya ve Hollanda'dan sonra üçüncü sırada ise bu başarıda Tuzla Tersaneleri'nin payı yüksektir. Gemi İnşa sektörü göçebe sektörü olmaktan çıkmalı, kalıcı olarak Tuzla'da varlığını sürdürmelidir. Tuzla Tersaneler gündeminde bunlar tartışılırken, 7deniz Dergisi olarak konuyu gündemimize taşıdık ve bu sayımızda gemi inşa, bakım- onarım ve yan sanayi sektörünü ele aldık. Yan sanayi firmalarıyla ve tersanelerle yaptığımız görüşmelerimiz neticesinde sürelerin tekrar 49 yıla çıkarılması gerektiği, aksi takdirde gemi inşa sektörünün çok fazla kan kaybedeceği yönünde oldu. Sektörün nabzını tutmak adına firmalardan aldığımız görüşleri dosya konumuz içerisinde bulabilirsiniz. Ayrıca sektöre dair güncel haberlere ve son gelişmelere de sayfalarımızda yer verdik. 2014, sektörümüzün daha da iyi seviyelere doğru çıktığı, ticari anlamda kazançların arttığı ve sorunların çözüme kavuştuğu bir yıl olmasını dilerim. Yeni yılda, yeni sayımız ile buluşmak üzere sevgiyle kalın…