Enerji krizi kapıya dayandı!

Navlunlar neden tekrar yükseliyor, neden eski seviyelerine düşmeyecek?


Hepimizin endişe ile beklediği enerji krizi maalesef geldi kapıya dayandı. Gaz fiyatlarındaki artışlar ile başlayan kriz, petrol ve tüm enerji ham maddeleri ile derinleşiyor.

 

Lojistik sektöründe yaşanan krizin domino etkisi, tüm dünyada çok ağır etkiler bırakarak ilerlemeye devam ediyor.

 

Yılın ilk çeyreğinde başlayan konteyner krizi ve küresel ticaret savaşları, dalgalar halinde gelerek tedarik zincirinin bütün halkalarını sıçrıyor!

 

Yaklaşık 6 ay önce savaştığımız konteyner krizi 2’nci, hatta 3’ncü dalga ile tekrar karşımıza çıkıyor. Global armatörler yine konteynerlerini Türkiye’den ihracata kullandırmak yerine gemilerine boş olarak yükleyip pozisyonlamayı tercih ediyorlar! Ya da Çin’den ithalat için konteyner verecekleri ülkeleri kendi çıkarları doğrultusunda sıralıyorlar!

 

Bu kez lojistik krizi sadece konteynerler ile ilgili değil, kara yolu taşımacılık maliyetlerini doğrudan etkileyen yakıt fiyatları ve araç tedariki ile de ilgili.

 

Türkiye’nin ihracat taşımalarında Yabancı TIR’ların payı her gün artmaya devam ediyor. Türkiye’de TIR amortisman maliyetleri her gün artarken, yabancı yatırımcı hemen hemen aynı maliyetlerle filosunu genişletiyor/yeniliyor.

 

YAKIT FİYATLARI


Ekim 2021 itibariyle Ton'u 690 USD e dayanan gemi yakıtı (VLSFO: Very Low Sulphur Fuel Oil) fiyatlarının halihazırda artmış olan lojistik maliyetlerinin düşmeyeceğine, hatta kötü bir senaryoda yine artışa geçeceğine dair yorumlar doğuruyor.


22 Nisan 2020 VLSFO : 180 USD iken
17 Ekim 2021 VLSFO : 690 USD (3,8 kat daha pahalı)

Denizyolu konteyner taşımacılığında Navlun’a etki eden ana faktörler nelerdir?

  1. Gemi Kirası ve/veya Satın Alma/Üretme finansmanı/amortismanı (300 arttı)

Örneğin:

1.000 teus bir konteyner feeder gemisinin günlük kirası ortalama 30.000 USD (1,5 yıl öncesine göre 3,5 kat pahalı)

  1. Gemi İşletme Maliyetleri (yıllık bakım tutum, personel, kumanya, yağ, boya, tersane süreçleri vb)
  2. Yakıt fiyatları (artmaya devam ediyor (son 1,5 yılda 3,8 kat daha pahalı))
  3. Liman Masrafları 
  4. Konteyner vb ekipman Kirası ve/veya Alma/Üretme finansmanı/amortismanı (200 üzerinde arttı)


Demek oluyor ki navlunlar, dengeye kavuştuğunda muhtemelen 1,5 yıl önceki navlunların 3-3,5 katı seviyesinde olacaklar.

Karayolu taşımacılığında Navlun’a etki eden ana faktörler nelerdir?

  1. Çekici/Dorse Kirası ve/veya Satın Alma/Üretme finansmanı/amortismanı (300 arttı)

Çip krizi sebebiyle araç bulunamıyor, ikinci el araç talebi arttığı için ikinci el araç fiyatları da her gün yükseliyor

  1. Araç İşletme Maliyetleri (yıllık bakım tutum, harcırah, personel, köprü, otoyol vb)

Tır şoförü krizi tüm Dünya’nın gündemine oturmuş durumda.

  1. Yakıt fiyatları (artmaya devam ediyor (Motorin fiyatları neredeyse 2 katına çıkmış durumda)

 

Salgının ilk günlerinden bugüne Dünya gözle görülemeyen bir şekilde büyümüş ve arz talep dengesini tamamen yitirmiş gibi.

 

Dünya’da ithalat-ihracat, lojistik ve tedarik dengeleri dağılmaya başladı, alışkanlıklar değişiyor, kullanılan yöntemler ve metotlar değişiyor, yeni oyuncular ve kendi derdine çare olmaya çalışan amatör anlık çözümler, karmaşayı arttırıyor.

 

Enerji krizi devam ederken İthalatçı/İhracatçı için çözüm ne olabilir?

Tüm Dünya’da yüksek adetlerde ithalat, ihracat yapan ve konteyner krizinden etkilenen bazı dış ticaret firmaları çözüm üretebilmek için önce kendi konteynerlerini aldı, sonra kendi gemilerini aldı, kiraladı, işletmeye çalışıyor.

 

Çözüm oldu mu? Olmadı.

 

Dünyada 24,3 Milyon Teu Kapasiteli 6,219 adet Konteyner Gemisi var. 180-200 milyon arasında da konteyner var. Her yıl 2,5 milyon konteyner daha üretiliyor! Ortalama bir geminin üretimi 2 yıl sürüyor!

 

Talebi karşılayabilmek için bu yıllarda çok daha fazla üretilecektir. Çünkü artık sadece Konteyner Hat İşletmecileri değil birçok firma kendini garantiye almak için konteyner ve gemi yatırımı yapmaktadır.

 

Karayolu taşımacılığında ise Türk yatırımcı yabancı rakipleri ile rekabet edemediğini gördüğünde tıpkı yabancı bayraklı gemilerde olduğu gibi, Yurt dışında şirketler kurup bu şirketler üzerinden TIR yatırımı yaparak maliyetini/amortismanını azaltacak ve farklı çareler arayacaktır.

 

Türkiye’nin ihracat taşımalarında Yabancı plakalı TIR’ların payı her gün artmaya devam edebilir.

 

Krizden az hasar almak için

 

- Planlama: Hammadde sıkıntısı yaşamamak için erken ve uzun vadeli tedarik zinciri planı uygulayın.

- Önceliğinizi güvence altına almak için nakliyecilerin ilgisini çekebilecek ürünler kullanın (anlaşmalı vadelerinizi kısaltmayı teklif edebilir ya da ilişkilerinizi güçlendirebilirsiniz)

- Rezervasyonları mümkün olduğunca erken düzenleyin

- Daha iyi fiyatlarla pazarlık etmeye ve maliyeti kontrol etmeye yardımcı olan bölgedeki yeni nakliye tedarikçilerini keşfetmek için rotaları iyi araştırmaya çalışın

- Muhakkak bir B planı yapın, nakliye maliyetleri yüksek diye düşünerek erken rezervasyon yapmazsanız günü geldiğinde konteyner, tır ya da gemi bulamayabilirsiniz.

 

Özetle;

Artan lojistik ve hammadde maliyetlerinin üzerine üretim ve enerji maliyetlerinin de eklenmesi sebebiyle rekabet etmenin zorlaşacağı bir döneme giriyoruz. Bu gibi zorlu dönemlerde öncelik yüksek karlılıklar yerine sürdürülebilirliği sağlamak ve savaştan derin yaralar almadan, savaş sonrasında kartlar yeniden dağıtılacağı güne kadar mücadele etmek olmalıdır.