Sektörün gündeminde olan bir diğer mevzu da scrubber olunca dosyamız içerisinde bu konuya da yer vermek istedik. Gelin scrubber’a bu sistemin uygulayıcıları gözüyle bir bakalım…

 

Scrubber için hazırladığımız sorular:

1 - Malum IMO Regülasyonları sonrasında Türk armatörlerinin dile getirdiği en büyük sıkıntı yakıt fiyatlarındaki gelişme. Hem bu konudaki düşüncelerinizi alalım hem de maliyetli olarak değerlendirilen scrubber'in mevcut piyasa şartlarında maliyetli mi yoksa karlı bir yatırım mı olduğunu sizden öğrenelim?

 

2 - Hemen akabinde sormak isteriz ne kadar yakıt yakıldığında scrubber, düşük kükürtlü fueloil'e kıyasla kesinlikle tercih edilmeli/edilmeliydi?

 

3 - Türk armatörlerinden scrubber'e geçiş yapanların oranı sizce ne seviyelerdedir? Bu durum dünya denizcilerinde nasıl bir seyirde ilerlemekte?

 

4 - Bu gelişmeler ışığında scrubber tercihinin öne geçeceğini düşünüyor musunuz? Yakıt fiyatlarındaki seviyeler bunu tetiklemeye başladı mı?

Makine mühendisi Nergis Saka

Scrubber taktırmanın aslında çok da ütopik bir şey olmadığının anlaşılacağını umuyoruz

 

  1. Yakıt fiyatlarında artış olacağı gerçeği zaten regülasyonlar masaya yatırıldığı günden itibaren mevcut. Yüksek olasılıklarda yakıt piyasasında dalgalanmalar beklenilmekteydi. Keza bizim takip ettiğimiz kadarıyla da ULSFO tedarikiyle beraber fiyatlarda hissedilir bir şekilde artış yaşandı. Gemi yakıtındaki artış dönem dönem öngörülenin de üzerinde seyir etti. Bu durum farkın az olacağına dair beklentileri olan bazı armatörleri de tedirgin etti haklı olarak. Zaten hepimizin de bildiği üzere denizciliğin gerek jeopolitik konumumuz gerekse uluslararası deniz ticaretinde oynadığımız önemli rol neticesiyle verilen eğitimler, seminerlerle konuya oldukça hakimiz. Birçok Türk armatörü regülasyon konusu gündeme geldiğinden bugüne değin “bekle-gör” politikası içerisinde. Yakıt fiyatlarında artış olacağını hepimiz biliyorduk. Şaşırtıcı bir durum değil. Ve bu konu öyle bir günde karar alınarak “Scrubber taktıralım gemiye” ya da “düşük sülfürlü yakıt kullanalım” denilebilecek kadar basit bir mevzu değil. Bu şekilde düşünenler ve uzun vadeli projeksiyon yapmayanlar maalesef çok yanılırlar. Dünya devlerine baktığımızda gerekli çalışmalar, hesaplamalar yapılmış ve hangi yöntemin daha kar sağlayacağı aylar süren çalışmalarla neticeye varılmış. Zaten süreç içerisinde ülkemizde bulunan pek çok tersanede gerek yapmış olduğumuz ziyaretlerle gerekse kendi bünyemizde de scrubber sistemi(CR Ocean) bulunduğundan ötürü birçok araştırma yapıp gündemi çok yakından takip ediyoruz. Geçtiğimiz sene içerisinde de gördüğümüz üzere, dünyaca ünlü denizcilik şirketleri birçok tersanemizde scrubber kurulumu yaptırdı. Bunlar çok ciddi maliyetler tabii ki. Ülkemizin tersane sektörü için çok güzel bir pazar ve iş kaynağını da sağladığını düşünüyorum aynı zamanda. Ama bu demek değil ki her geminin scrubber taktırması gerekli. Bu sistem özellikle büyük tonajlı gemilerde kullanılması makul bir sistem. Bizim hesaplarımıza göre, senelik seyir aktivitesine göre değişmekle beraber, 20 ton/gün yakıt üstü gemiler için ideal ve fizıbıl kendini(yapılan tüm yatırımı) kısa zamanda ödeyen bir çözüm scrubber. Açık, Kapalı ve Hybrid sitem olmak üzere üçe ayrılmakta. Hangisi geminize uygunsa onu tercih edersiniz, yatırım maliyetlerinizi de tabii ki göz önünde bulundurarak. Kurulumu maliyetli fakat yatırımınızın geri dönüşünü yapılan hesaplamalarla makul senelere çekebilirsiniz. Örneğin bir VLCC gemi için bu süre 5 aya kadar düşebiliyorken, günlük yakıt tüketimi 40 ton olan bir gemide bu süre 10 ay olarak planlanabilir. Yatırımı geri aldıktan sonraki aylarda da iki yakıt arasındaki fiyat farkını günlük yakıt harcamanızı baz alarak ne kadar bu yatırımdan karlı çıkacağınızı kolaylıkla hesaplayabilirsiniz.



2- Şöyle ki bunun hesabı her gemiye göre değişir. Dalgalanmalar olsa da yakıt fiyatları aşağı yukarı tahmin edilebiliyor artık. Geminizin seyir süresi ile seyir süresince yakıt maliyetlerinizi hesaplayıp scrubber sistemi maliyeti ve kurulum masraflarıyla beraber hesaplanarak bir tahmin ortaya konulabilir. Tabii göz ardı edilmemesi gereken bir şey daha var; o da scrubber takılı olan bir geminin kira geliri açısından daha avantajlı bir durumda olması. Bu tip farklılıkları sektörden duymaya başladık bile. Dikkate alınması gereken çok önemli bir şeye daha değinmek isterim; ULSFO ve VLSFO kullanımıyla ana makine, yardımcılar, separatörler, yakıt devresindeki filtreler vs. teçhizatlarda meydana gelmesi olası birçok sorunla karşı karşıya da kalınabilir. Bu hem arızadan kaynaklı zaman kayıplarına, hem ekstra yedek parça masraflarına, sigortayla ve varsa kiracıyla sorunlara.. ve daha birçok öngörülmeyen problemlere ve para kayıplarına sebep olabilir. Umarız böyle üzücü bir şey hiçbir armatörümüzün başına gelmez. Ancak maliyet hesaplamaları yapılırken bu gibi gemide scrubber bulunmaması kaynaklı ekstra maliyetleri de hesaba katmak gerekir diye düşünüyoruz ve bu düşüncemizi bulunduğumuz her ortamda dilimizin döndüğü, bilgimiz dahilinde anlatmaya çalışıyoruz. Bütün bu olası riskleri de hesaplamalara katınca scrubber taktırmanın aslında çok da ütopik bir şey olmadığının kısa bir süre içerisinde anlaşılacağını umuyoruz.

 

 

3 - 2019 yılında global gemi sayısı 95.402 ile 2 milyar DWT kapasiteye ulaşmış ve taşıma kapasitesi bir önceki yıla göre 2,6 artmıştır. 2019 yılı baz alındığında Türk ticaret filosu 16. sıradadır. Ticaret filosunun değeri açısından da Türkiye 10.6 milyar USD değerlik filosu ile 20. sıradadır. Neden bu değerleri verdim çünkü bazı oranlardan bahsedeceğim şimdi; Bu rakamlarla beraber Türk bayraklı gemilerin 0,97’sinde scrubber bulunmaktadır. Tabii bu oranın yeni döneme girişimizle birlikte artacağını öngörmekteyiz. Dünyada ise bu oran 1,58. Yine aynı şekilde araştırmalarımıza göre şu anda halihazırda birçok önemli şirketin planlarında scrubber var. Bunlarla ilgili çalışmalar yapmaktalar.

 

4 - Bizim en büyük isteğimiz armatörümüz için en uygun çözümü sunmak. Küçük tonajlı gemisi olan armatöre scrubber önermek ve kendi şahsi çıkarlarımızı gözetmek tabii ki de gülünç olur. Gerekli hesaplamaların yapılarak en uygun çözüme ulaştırılması bizim için en önemlisi. Bu durum eminim tüm Türk denizcilik sektöründe iş yapan sistem tedarikçisi arkadaşlarımız için de öyledir, yakıt tedarikçisi arkadaşlarımız için de öyledir. Her geçen gün büyüyen ve deniz ticaretinde oldukça önemli bir konumda bulunan ve adını sürekli güzel haberlerle duyuran ülkemizin denizcilik sektörüne en uygun çözümü ulaştırmak en temel gayemiz ve aynı zamanda görevimiz. Umarız en doğru çözüme en az maddi kayıpla ulaşılır.

 

Alfa Laval Denizcilik Bölümü Satış Müdürü Onur Yiğit

 

Scrubber ticareti zorlu

 

Gemi boya sektörü envanter ve ruhsatlandırma sıkıntısıyla baş başa Gemi boya sektörü envanter ve ruhsatlandırma sıkıntısıyla baş başa
  1. 1 - Bu konu her durumda farklılık göstermektedir. Scrubbera yapılan yatırımın geri dönüşü, gemi büyüklüğüne, gemini rotasına ve yakıt fiyatlarına bağlı olarak değişmektedir. Elbette gemi yaşı da bu yatırımın geri dönüşünde rol oynamaktadır. Genel olarak scrubber ticaretinin zorlu olduğunu söyleyebiliriz. Aynı zamanda gemiler için scrubber yatırımının geri dönüşü yukarıda faktörlere bağlı olarak 1-3 yıl arasında olduğu öngörülmektedir.

 

2  - Bu yakıt fiyatlarına bağlı olduğu gibi, geminin rotası ve gemi sahibinin stratejik seçimlerine de bağlıdır. DNV-GL ve Clarkson’un kaynaklarına göre, yakıt tüketimi daha fazla olan gemiler; örnek olarak büyük koteynır gemileri küçük gemilere göre daha fazla scrubber alımına sahiptir.

 

3 - Türkiye’de scrubber takılan ya da scrubber siparişi verilen gemilerin oranı 7 civarındadır. DNV-GL ve Clarkson’un raporlarına göre dünyada 4000 gemiye scrubber takılmış ya da siparişi verilmiştir. Bu globaldeki gemilerin yaklaşık 7sine denk gelmektedir, bununla birlikte yakıt tüketimine bakıldığında bu oran daha yüksektedir.

 

4 - Gelecek hakkında böyle bir öngörüde bulunamayız. Elbette yakıt fiyatlarının ticaret üstündeki etkisi büyük, bu yüzden scrubberın tercih edilip edilmemesi üstünde de etkisi bulunmakta.

Kaynak: 7deniz Dergisi Ocak-Şubat 2020 Sayısı

Editör: Haber Merkezi