Adriyatik denizinde 19 Ekim 2011 yılında iki Türk gemisi Ankara Feribotu ile Reina-1 isimli gemilerin çarpışması sonucu 8 kişinin ölümüne neden olan deniz kazasının davası görülmeye başlandı. Adriyatik denizinde meydana gelen kazada Ankara Feribotu’nun kaptanı Ahmet Atilla Günsur ve kaza sonucu batan Reina-1 isimli kuru yük gemisinin kaptanı Ahmet Bal hakkında ˮtaksirle ölüm ve yaralanmalara sebep olmakˮ suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada gemi kaptanları tutuksuz sanıklar Ahmet Atilla Günsur, Ahmet Bal, müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmada kimlik tespitinin ardından, tutuksuz sanık Ankara Feribotu’nun kaptanı Ahmet Atilla Günsur savunma yaptı. Kazadan önce sağ taraflarında seyreden yük gemisinin kendilerine yol vermesi gerektiğini söyleyen kaptan Günsur, “Bize yol vermesi gerektiği halde vermeyip önümüzden geçmesi sonucu benim kullandığım gemi, diğer gemiye çarpmış ve diğer gemi de yan yatıp, su alarak sonunda batmıştır. Ben gemi batınca hızlı kurtarma botunu devreye soktum. Geminin kaptanı ve ikinci kaptanını kurtardık. Ancak maalesef gemideki diğer kişileri kurtaramadık. Bu olayda benim kaptan olarak herhangi bir kusurum söz konusu değildir. Yol ve geçiş üstünlüğü bendeydi. Diğer geminin benim gemime yol vermemesi sonucu kaza meydana gelmiştir. Suçsuzum beraatımı talep ediyorum. Ben 40 senelik görev hayatım süresince 10 binlerce personel ve yolcu taşıdım. Kimseye böyle bir acı yaşatmadım. Her ne kadar vicdanen ve mesleki olarak kendimi kusursuz görsem de suça konu olay nedeniyle duyduğum acıyı yaşayacağımı ifade etmek isterimˮ dedi. Ankara Feribotu’nun kaptanı Ahmet Atilla Günsur’un savunmasından sonra kaza sonucu batan Reina-1 yük gemisinin birinci kaptanı tutuksuz sanık Ahmet Bal savunma yaptı. Kaptan Bal savunmasında gece saat 01.00 sıralarında kendisinin dinlenmeye çekilerek gemiyi 3. kaptana teslim ettiğini belirterek ‘’3. kaptanım beni heyecanla aradı ve diğer gemiden bahsederek ʹÜzerime doğru geliyorʹ dedi. Ben ayakkabımı bile giymeden köprü üstüne çıkmak için hareket ettim. Köprü üstüne varmadan çarpışma gerçekleşti. Köprü üstüne çıktığımda vardiyada 3. kaptan İlyas Güney ile usta gemici Murat Saltan vardı. 3. kaptanın bana anlattığına göre, diğer sanığın kullandığı gemiyle bağlantı kurmuş ve ne şekilde hareket edeceklerini bildirmişler. Ancak diğer gemidekiler önceden söylediklerine uygun hareket etmedikleri için çarpışma gerçekleşmiştir. Benim kanaatime göre kaza, kusur tamamen Ankara feribotunun kaptan ve görevlilerinde bulunmaktadır. Suçsuzum, beraatımı talep ediyorumˮ diye konuştu. Adriyatik Denizi’nde meydana gelen gemi kazasında hayatını kaybeden 8 mürettebatın yakınları da davaya müşteki sıfatıyla katıldılar. Müştekiler kazayı görmediklerini söyleyerek sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ettiklerini söyledi. Müşteki ifadelerinin ardından batan gemi Reina-1 gemisinin kaptanı Ahmet Bal Ankara gemisinin kazadan sonra geri çekildiğini söyleyerek, “35-40 dakika gecikmeli olarak denize kurtarma botu salındı. Ölüm ve kayıpların da bu gecikme nedeniyle meydana gelmiştir” dedi. İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti mahkemeye katılmayan müştekilerin ifadelerinin alınması için duruşmayı erteledi. 7DENİZ