Babası Behçet Saygı’nın askeri tersaneden uzun yıllar çalıştıktan sonra Saygı Denizcilik’i kurarak özel sektörde hizmet vermeye başladığını söyleyen Hasan Erdem Saygı, şirketin 2002’den günümüze yönetim kurulu üyeliğini yürütüyor. Balatta 50 metrekarelik bir atölyede kurulan Saygı Denizcilik’in, ülkemizin en eski gemi elektrik firması olduğunu açıklayan Erdem Saygı, sektörün ihtiyaçlarını yakından takip ettiklerini belirtiyor.

Kıbrıs Yakın Doğu Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği’ni 2002’de bitirdikten sonra Saygı Denizcilik’in yönetiminde çeşitli görevler üstlenen Hasan Erdem Saygı, şirketin kuruluş hikayesini şöyle anlatıyor; İlk yıllarda görece küçük olan Türk gemilerine bakım onarım hizmetleri verilerek bu serüvene başladık. Sonrasında yavaş yavaş büyüyen sektör yeni inşa ihtiyaçları doğrultusunda gemilerin elektrik sistemlerinin dizaynı ve buna müteakip malzeme ihtiyaçlarının tedariki konusunda da ek bir bölümümüz olarak bakım onarımla beraber devam eden bir yeni inşa bölümü oluşturulmuş. Bunun dışında da yine sadece gemi sektörüne hizmet veren bobinaj departmanımız kurulmuş. Gemilerdeki jeneratörlerin, motorların sarımları, gerekli revizyonları ve bakımlarının yapılması konusunda o dönemden gelen ve hâlâ sürdürdüğümüz iyi bir bobinaj departmanımız var. Bugünlerde onu çeşitli yurt dışı temsilcilikleri ile birleştirerek, İtalyan Marelli Motor’un Türkiye marine servis temsilciliğinin de sahibiyiz”.

Yeni alanlara yöneldik

Marelli Motor’un dışında başka temsilciliklerinin de olduğunu söyleyen Saygı, “Yeni inşa malzeme tedariki konusunda da Praxsis Otomasyon gibi büyük bir firmanın temsilciliği mevcut. Bu firma Hollanda merkezli uluslararası bir firma. Otomasyonun her dalında, makine otomasyonu alarm sistemleri, dynamic positioning sistemler, green enerji konularında ürünleri ve hizmetleri bulunmakta. Joystick tarafında Kwant Control markasının temsilcisiyiz. Ama bizim asıl konsantre olduğumuz konu denizcilik camiasındaki bakım onarım hizmetleri ve yeni inşa hizmetleridir. Yıllar içerisinde pano departmanımız da çok gelişti. Gemilerin enerji üretiminden dağıtımına, motor koruma ve kumanda panolarından, en kapsamlı otomasyon panolarına kadar bünyemizde yapabilir durumayız. Elektronik bakım ve onarım hizmetlerimiz , kalibrasyon departmanımız tam hızla tersanelerimize hizmet vermektedir. Yalova tarafında da tersanelerin artmasıyla beraber oradaki hizmet ağımızı genişlettik , Bobinaj ve bakım hizmetleri veriyoruz.

Ufuk Erinç IBIA’da söz sahibi olmaya talip oldu Ufuk Erinç IBIA’da söz sahibi olmaya talip oldu

Bu serüvene 1976 yılında Gesan Elektrik olarak başlamıştık. Firmanın büyümesiyle beraber satış faaliyetlerimizle imalat faaliyetlerimizi birbirinden ayırmak için Gesan Elektrik ve Saygı Elektrik olarak iki ayrı kulvara ayrıldık. Gesan Elektrik sadece malzeme satışı yapmakta. Satış yaparken gördük ki sektörün çok ciddi yerlileşme ihtiyaçları da var. Bu kapsamda aydınlatma armatürleri üretimi konusunda ciddi bir yol kat ederek üretim faaliyetleri son hızda devam ettirip, sertifikalı aydınlatma ürünleri üreten bir firma olarak faaliyetlerini sürdürmektedir. Gesan Elektrik’in başında Behçet Saygı bulunmaktadır” şeklinde konuştu.

Sektördeki firmaların birçoğu iş hayatlarına bizim firmamızda başlamıştır

Sektörde çok fazla firma olduğunu söyleyen Saygı, “Onların birçoğunun kurucusu bizim bünyemizden çıkmıştır. Bu çok olağan bir durum. Bizim en büyük avantajımız yeni inşa ve bakım onarım faaliyetlerini aynı çatı altında yürütmemizdir. Genelde bizim sektörde ya yeni inşa yapan firmalar ya da bakım onarım yapan firmalar mevcut. Biz bu hizmetleri şirketimiz içerisinde zor da olsa aynı bünye içerisinde topladık. Armatörler gemilerini teslim aldıktan sonra bizimle olan iletişimini hiçbir zaman için kaybetmiyor. Telefonla destek dahil, hizmet devam ediyor. Mart ayında Yeni Kaledonya'ya servise gideceğiz. Orada daha önce inşa ettiğimiz bir geminin yeni sahibiyle görüşmelerimiz olacak ve desteğimize devam edeceğiz. Bunu sadece bakım onarım olarak düşünmeyin, veri tabanımızda hangi gemide hangi ürünü kullanmışız biliyoruz, gerekli ihtiyaçlar konusunda çok hızlı hareket edebiliyoruz. Gemiler belirli süreler çalıştıktan sonra elektrik sistemlerinin kalibrasyona ve bakım onarıma ihtiyaçları oluyor. Biz bünyemizde aynı zamanda kalibrasyon hizmetleri de veriyoruz. Şalter kalibrasyonları, ölçü aletlerinin kalibrasyonları, sensörlerin kalibrasyonlarını veren bir departmanımız da mevcut. Bunların tamamı bir çatı altından çıktığı için en büyük avantajımız… Aslında bu, insanların gözünde de bizim asıl değerimizi oluşturan konuların başında gelmekte” ifadesinde bulundu.

2030 yılında borsaya açılma hedefimiz var

Genelde aile firmalarının büyüme hızları ilk başlarda çok hızlı olur ama ilerleyen zamanlarda yatay bir düzlemde ilerler diyen Saygı, “Biz bu işi bu şekilde devam ettirsek ortalama bir firma olarak devam ederdik ama bizim 2030 yılı hedeflerimiz var. Firmamızı öncelikle borsaya açmak istiyoruz. Biliyorsunuz borsaya açılması gereken firmaların şeffaf olması gerekir. Bu doğrultuda ilerliyoruz. En büyük hedefimiz budur. Özellikle sektörün yeni ihtiyaçlarını yakından takip ediyoruz. Yeşil enerji konusunda yatırımlarımız ve projelerimiz mevcut. Uluslararası kurallar gereği Türkiye’mizin ve dünyanın, özellikle Avrupa ülkelerinin yapması gereken karbon emisyon miktarlarının düşürülmesi, izlenmesi, gibi konular bulunuyor. Bunun sadece gemilerde değil, limanlar, tersaneler gibi kara tesislerinde de olması gerekir. Bu doğrultuda gemilerin bazı ihtiyaçları oluyor. Ülkemiz ve diğer gelişmiş ülkelerde karbon emisyon miktarının kontrolü ile alakalı yeni mevzuatlar mevcut. Bu doğrultuda rıhtıma yanaşmış olan gemilerin artık jeneratör çalıştırmaması gerekecek. Özellikle büyük gemilerin ihtiyacı olan yüksek gücü tamamıyla geminin voltaj ve frekansına uygun olarak limandan sağlayabilecek sistemler üretimi konusunda hazırlıklar yapıyoruz. Bununla beraber gemilerde de enerji verimliliği ile çözümler sunmak adına prototip çalışmalarımızı tamamlayıp, uygulamaları hayata geçirmekteyiz. Bu gibi sistemlerin ülkemizde üretilebilmesi kısa vadeli hedeflerimiz arasındadır. Ayrıca yerli marine tipi batarya ihtiyaçlarımız da olduğu aşikardır. Bununla ilgili ciddi Ar-Ge çalışmalarımız, yurt dışı birlikteliklerimiz mevcut, gelişmelerden camiamız haberdar olacaktır” şeklinde konuştu.

Balast suyu arıtma (BWTS) sistemleri talebi artırdı

Son dönemde tamir bakım alanındaki artan talebi de değerlendiren Saygı, “Gerekli mevzuatların gelişmesinden, zorlaştırılmasından dolayı çeşitli ihtiyaçlar haiz oldu. Balast suyu arıtma sistemlerinin kurulum işleri, bakım onarımı, departmanımıza talebin artmasında en büyük etken olarak görüyorum. Şu anda 2022 yılı içerisinde yaklaşık olarak 150 tane geminin balast suyu arıtım sistemlerini gemilere adapte ettik. Bunun dışında scrubber sistemleri çok yaygınlaşmaya başladı. İlk başta bu sistem yoğun olarak gemilere kuruldu ama yeni gelişen yakıt teknolojileriyle beraber bir miktar kurulumlar yavaşladı. Diğer etki de Rusya’daki kriz. Pandemide özellikle bizim sektörümüzün cansiperane çalışmayı sürdürmesi, sektörümüzün yoğunluğunun önemli sebeplerinde birisidir. Sektörde tersanelerin büyüme hızları ile yan sanayinin büyüme hızları arasındaki farkın arttığını görüyorum. Tersaneler arasındaki rekabet alım fiyatlarının aşağı çekilmeye çalışılması anlaşılır bir sebep olsa da denizcilik gibi kendine özgü ve görece dar piyasalarda güç dengesinin eşit dağılımına mani olmaktadır. Bunun tersane, yan sanayi dengesini uzun vadede bozacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

Bir refah varsa herkes ondan faydalanabilmeli

Sektörde en çok büyüyen firmaları göz önünde bulunduracak olursak, tersaneler ve yurtdışı temsilciliği olan firmalar, diyen Saygı, “Aynı dönemde alt yüklenicilere baktığımızda, örneğin; sac taşeronu, mobilya taşeronu, elektrik taşeronu, izolasyon vs. mevcut.  Bunların içerisinden dev firmalar çıkaramadık. Bu da demektir ki işçilik ülkemizde hala gerekli önemi görmüyor. Sektörün dengesiz büyümesi nedeni ile bir süre sonra bakarız ki bunları yapacak insan kalmamış. Herkes karlılığına, personelinin maaşlarını ödeyebilmesine odaklanmış durumda. Olay sadece personelin maaşlarını ödeyebilme üzerine odaklanmamalı. Bir refah varsa herkes ondan yararlanabilmeli” dedi.

Karadeniz gazı yeni bir sektör oluşturabilir

Geçtiğimiz yılı değerlendiren ve bu yıldan beklentilerini dile getiren Saygı, “Malum biliyorsunuz önümüzde seçim süreci var ve bu yılı çok etkileyecektir. Çevremizdeki durumlar 2023 içerisinde düzelecek mi diye bakmak lazım. Ben düzeleceğine inanmıyorum. Türkiye bölgedeki önemini sonuna kadar koruyacaktır. Karadeniz’de bulunan gaz var. Bu gazla birlikte oluşacak bir ekosistem olacak. Bunlar, drilling gemilerinden, depolamaya, boru döşeme gemilerinden destek gemilerine kadar birçok faktör mevcut. Bu apayrı, Türkiye’nin daha yeni tanıştığı bir sektör olarak ortaya çıkıyor. Bu da büyüyecektir. Çünkü devletimiz bu konuya önem veriyorsa beklentileri de büyüktür. Sektörümüz önemini koruyarak, 2023’ü de hatta 2024’ü de yoğun bir şekilde geçirecektir. Askeri projelerde yoğunluk var. Özel sektör askeri proje üretebilme yeteneğine kavuştu. Bu projeler bizim gibi firmalarla beraber büyüyen projeler. Özel sektöre gelme sebeplerinden birisi de bu. Biz bunu yaptıkça yoğunluğumuz artıyor. Personel ihtiyacı gibi çok önemli bir sorun ortaya çıkıyor. Bu kalifiye insanlar nereye gitti bilmiyoruz. Belki sektör değiştirmişlerdir. Sadece bizde değil tüm sektörde kalifiye eleman ihtiyacı var. Okullarda gemi elektriği diye bir bölüm yok, sadece elektrik zabitleri yetiştiriyoruz. Biz bu ekosistemi diğer dostumuz olan firmalarla birlikte oluşturuyoruz. Biz kendi personelimizi kendimiz yetiştiriyoruz. Bu konuda üniversite desteğinin olmasını çok isteriz. Personel zor yetişiyor ve kıymetli” dedi.

KAYNAK: 7DENİZ DERGİSİ

Editör: Haber Merkezi