İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Ekim ayı Olağan Meclis Toplantısı, Yönetim Kurulu Üyeleri, Meclis Üyeleri, Meslek Komite başkanları ve çok sayıda kişinin katılımıyla Meclis Salonu’nda gerçekleşti.
İMEAK DTO’nun eylül ayı faaliyetlerinin video gösteriminin ardından İMEAK DTO Başkanı Tamer Kıran açılış konuşmasını yaptı.
Konuşmasına geçtiğimiz Pazar günü Ankara’da İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü’ne yönelik terör saldırısını kınayarak başlayan Kıran, küresel ekonomi değerlendirmesiyle devam etti.
‘Enflasyonla ilgili kaygılar tekrar artmaya başladı’
Eylül ayında küresel ekonomide risk iştahının azalmaya başladığını belirten Kıran, “Bir taraftan küresel ekonomi yavaşlamasını sürdürürken diğer taraftan enflasyonun düşüşünün istenilen hızda olmaması nedeniyle başta FED olmak üzere merkez bankalarının sıkı para politikasında kararlılıklarının devam etmesinin bu düşüşün temel nedenleri olarak göründü” dedi. Son üç ayda yüzde 30’dan fazla artış gösteren petrol fiyatları ile yüzde 20’ye yakın artış gösteren doğalgaz fiyatlarının önümüzdeki süreçte enflasyonla ilgili kaygıları tekrar arttırmaya başladığına dikkat çeken Kıran, “ABD ve Hindistan dışında başka Euro Bölgesi olmak üzere yavaşlama çok daha belirgin hale geldi. Yılın ilk yarısında hizmet sektörlerinin desteği ile gücünü koruyabilen büyüme dinamikleri, son birkaç aydır hizmet sektörlerinin de gerilemeye başlamasıyla toptan bir yavaşlamaya dönmüş durumda. Bu yavaşlamada özelikle konut sektöründe sorun yaşayan Çin’in beklenenden daha düşük bir büyüme performansı sergilemesi de büyük rol oynadı. Buna paralel olarak küresel mal ticareti de yavaşlamasını sürdürerek temmuz ayında yıllık bazda yüzde 3.2’lik bir gerileme ile karşımıza çıktı. Enerji fiyatları özellikle petrol fiyatları büyük üretici devletlerin arz kesintileri nedeniyle ve nispeten güçlü büyüyen ABD ekonomisinin petrol stoklarını beklenenden fazla eritmesi ile yukarı yönlü bir hareket sürdürüyor. Küresel ve Çin’deki sorunlar petrolün artış hızını frenleme potansiyeline de sahip. Enerji fiyatlarında mevcut artış oranı enflasyonist beklentileri olumsuz yönde tüm dünyada etkilemiş durumda” diye konuştu.
‘Orta Vadeli Programı’nda başarı sağlanacağına inanıyorum’
Türkiye ekonomisi değerlendirmesiyle devam eden Kıran, iç talepte bir güç korunurken, dış talepte güçlü bir toparlanmanın görülmediğini aktararak, şunları söyledi: “Merkez Bankası’nın son iki aylık faiz artırımları, gerek kredi gerek mevduat faiz oranlarını hızlı bir şekilde yükselterek, tüketim eğilimini azaltmaya başladı. Makroekonomik dengelerimiz açısından bu sürecin devamını beklememiz doğru olacak. Büyüme ve istihdam dinamiklerini korumak için ihracatı destekleyen politikaların önemini bir kez daha gördük. Yaşadığımız yüksek enflasyon ortamı nominal değerler ile ciro ve karlılıkta önemli artışlar gösterse de enflasyondan arındırılmış reel değerler ciro ve karlılık büyümesinin çok daha sınırlı olduğunu gösteriyor. Dünya genelini olduğu gibi ülkemizi de etkileyen zor bir ekonomik dönemden geçiyoruz. Böylesine kritik bir süreçte, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan, 2024-2026 dönemini kapsayan Orta Vadeli Programı (OVP) çok kıymetli. İş dünyası ile yakın istişare ile hazırlanan programın, dünya finans çevreleri tarafından da pozitif yorumlandığını gözlemliyoruz. Nitekim birtakım uluslararası kuruluşlar da yukarı yönlü olarak Türkiye ekonomisine ilişkin büyüme tahminlerini güncellediklerini açıklıyorlar. Programın başarıyla uygulanması neticesinde başarı sağlanacağına olan inancımı bir kez daha tekrarlamak istiyorum.”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun katıldığı DTO toplantısının ardından ikinci kez bir araya geldiklerini belirten Kıran, yapılan toplantıda değerlendirilen konuları şöyle anlattı:
“-Türk sahipli deniz ticaret filosunun güçlendirilmesi ve dünyanın en büyük filoları sıralamasında ilk 10’a girebilmesi amacıyla DTO ve ilgili bakanlıklar tarafından çalışması yapılan kanun taslağının yeniden gündeme alınması ve uygulamaya konulması için gerekli mevzuat düzenlemelerinin yapılması,
-Gemi-yat inşa ve yan sanayi ile bakım-onarım hizmetlerinin geliştirilmesinin desteklenmesi ve uluslararası finansman imkanlarıyla güçlendirilmesi, yarattığı katma değer, döviz getirisi ve istihdam nedeniyle de stratejik sektör olarak desteklenmesi,
-Yat inşa ve yan sanayide özellikle süper yat inşasında dünya üçüncülüğü konumunda bulunan bu sektörün uluslararası pazarda rekabet gücünün arttırılabilmesi amacıyla bu sektörün ayrı bir üretim sahası ve bölgesine sahip olmadığı dikkate alınarak, yabancı müşteriler açısından cazip, prestijli ve toplu olarak bir arada bulunabilecekleri sadece yat inşa ve yan sanayi yatırımcıları için İstanbul veya Kocaeli sınırları dahilinde kıyılarımızda uygun bir toplu arazinin tahsis edilmesi,
-Tersaneden gemi-yat inşa ve yan sanayiden özellikle süper yat olmak üzere yat inşasında uluslararası pazarda rekabet gücünün arttırılabilmesi amacıyla bu sektörde kalifiye eleman temininde yaşanan güçlüklerin giderilmesi için özel istihdam tedbirlerinin alınması,
-Denizcilik Çalışma Sözleşmesi 2006’nın ulusal mevzuatımız ile uyumlulaştırılması,
-Kamu kurum ve kuruluşlarından kiralanan liman arazilerinin ve limanların yerlerinin işletme hakkı sürelerinin uzatılması ve liman yatırımlarına ilişki prosedürlerin sadeleştirilerek, limanların ticaret katkı ve etkilerinin planlanarak ülke çapında makro düzeyde projelendirilmesi,
-Denizcilik sektörümüzde uluslararası regülasyon ve kurallara uyum için enerji verimliliği ve yeşil dönüşüme yönelik devlet teşvikinin sağlanması, AB eşdeğeri bir ulusal emisyon ticaret sisteminin oluşturulması,
-Alternatif yakıtların geliştirilmesi ve üretilmesi, bu amaçlar doğrultusunda ulusal ve uluslararası AR-GE ile finansman imkanının yaratılması ve bu konudaki çalışmaların yaygınlaştırılması,
-Deniz turizmi araçlarının ve diğer çeşitli deniz araçlarının faaliyet alanına göre uygun bağlama ve barınma yerlerinin tahsis edilmesinin sağlanarak kullanım ve işletiminin yasal hale kavuşturulması,
-Kıyı tesisi işletme izin belgeli yanaşma, bağlama ve barınma yerlerinin oluşturulması, deniz turizmi ve yolcu gemisi türündeki araçların tekne imal ve çekek yeri yetersizliği ve Marmara, Ege ve Akdeniz kıyılarındaki tekne imal ve çekek yeri ihtiyacının giderilmesi,
-Ulaştırma ana planı ve kıyı yapıları master planı çerçevesinde balıkçı barınakları yatırımlarına ihtiyaçlar nispetinde devam edilmesi, atıl olanların ve atıl kapasitelilerin öncelikle deniz turizmi araçları olmak üzere diğer çeşitli ticari deniz araçlarına tahsis edilmesi, limanlarda tek kart uygulamasının hayata geçirilmesi,
olmak üzere toplam 11 başlık altında topladığımız sorunlar ve çözüm önerilerimiz hususunda görüş alışverişinde bulunduk.”
Geçtiğimiz günlerde 2023-2024’ün akademik yılı açılışını yapan Piri Reis Üniversitesi’ne de değinen Kıran, şu ifadeleri kullandı: “15 yaşında henüz çok genç bir üniversite olmasına rağmen Piri Reis Üniversitesinin ülkemizin denizcilik eğitimi ve teknolojilerinin gelişiminde lider, dünyanın saygın üniversitelerinden biri olma vizyonuyla çıktığı yolda her geçen gün hızla ilerlediğini görmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Okulumuz bu yıl da öğrencilerden büyük ilgi gördü. Üniversitemize yeni akademik yılda toplam 1583 öğrenci kaydoldu. Bugün itibariyle öğrenci sayımız 6771’e ulaştı. Bölümlerimizin çoğu bu sene kontenjanlarının tamamına yakınını doldurmayı başarırken, giriş puanları açısından da önemli yükselmeler gerçekleşti.”
Kıran, 11-14 Ekim tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek Expomaritt Exposhipping İstanbul’a tüm üyeleri davet etti.
İMEAK DTO Cumhuriyet’in 100’üncü yılını bir dizi etkinlikle kutlayacak
Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. Yıldönümü olan 29 Ekim 2023’ün heyecanını yaşadıklarını ve büyük bir coşkuyla kutlamaya hazırlandıklarını dile getiren Kıran, bu kapsamda 1 Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve 3 Yönetim Kurulu Üyesinden oluşan bir komite oluşturduklarını ve 1 yıl süreyle gerçekleştirilecek kutlama faaliyetlerini 4 ana başlık altında planladıklarını belirterek, “İlk olarak 29 Ekim tarihinde İstanbul Valiliğimiz koordinasyonunda gerçekleştirilecek resmi kutlama programına katılım sağlayacağız. Bu çerçevede Deniz Kuvvetleri Komutanlığımıza bağlı gemilerin önderliğinde gerçekleştirilecek İstanbul Boğaz Geçişi kortejinde Odamız üyelerinin tekne ve deniz araçları da yer alacak. 29 Ekim’den sonraki bir tarihte Odamızca verilecek 100. Yıl Resepsiyonu için hazırlıklarımız sürdürüyoruz. Ardından Meclis toplantılarından birisinin Ankara’da yapılması ve tüm Meclis üyelerimizle birlikte Anıtkabir’in ziyaret edilmesi planlıyoruz. Önümüzdeki 1 yıl içerisinde 100. Yıl teması ile denizcilik liselerinin katılımıyla kompozisyon, resim ve fotoğraf yarışmaları yapılacak, Piri Reis Üniversitemiz ile ortak konferans ve etkinlikler düzenlenecektir. 1 Temmuz 2024 Kabotaj Bayramımız 100. Yıl teması ile kutlanacaktır.”
Açılış konuşmasının ardından Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nafiz Arıca, Piri Reis Üniversitesi’nin genel durumuyla ilgili sunum yaptı.
Piri Reis Üniversitesi’nin hedefi ilk 1000’de olmak
Piri Reis Üniversitesi’nde Denizcilik Fakültesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Hukuk Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Denizcilik Meslek Yüksek Okulu ve Lisansüstü Eğitim Enstitüsü olarak 7 akademik birim olduğunu belirten Arıca, “Akademik ve idari personel ile öğrenci sayılarımıza yıllar içinde baktığımızda, akademik personelimiz 200’ler civarında. İdari personelimiz de 140 civarında. Öğrenci sayımız ise 2016’da 3113 iken şu anda 6771 öğrenciye ulaşmış durumdayız. Öğrencilerimizi önlisans, lisans, yüksek lisans ve doktora olarak ayırdığımızda 4262 lisans öğrencimiz, 2379 ön lisans öğrencimiz, 106 yüksek lisans ve 24 doktora öğrencimiz var. Hedefimiz yüksek lisans ve doktora öğrenci sayımızı arttırmak” dedi.
Arıca, sunumunun sonunda Piri Reis Üniversitesi’nin en yakın hedefinin 2029’da dünyanın ilk bin üniversitesine arasına girmek olduğunu söyledi.
Toplantı şube başkanları, meslek komite başkanları ve meclis üyelerinin sektörel görüş ve önerileriyle devam etti.
7DENİZ - ÖZEL