Dünyanın en önemli su yollarından biri olan Kızıldeniz, İsrail’in Gazze saldırılarıyla beraber “istikrarsız” bir güzergâha dönüştü. ABD ve İngiltere öncülüğünde başlatılan ve Yemen’deki Husilerin saldırılarını durdurmayı amaçlayan operasyonlardan da henüz sonuç alınabilmiş değil. Hem ABD savaş gemileri hem de İsrail’e gittiği iddia edilen gemiler hedef alınmaya devam ediyor.

Bu durum nedeniyle Kızıldeniz üzerinden Süveyş Kanalı'na gidip gelen, tekstil ürünlerinden otomobil parçalarına kadar her şeyi taşıyan yüzlerce konteyner gemisi, Ümit Burnu çevresinde seyahat etmek için artık rotalarına iki hafta daha ekliyor.

Konteyner nakliye maliyeti 2 ayda dört kattan fazla arttı

Türkiye İhracat İklimi Endeksi martta 51,6 oldu Türkiye İhracat İklimi Endeksi martta 51,6 oldu

Uzayan yol ve risk, denizcilerin çift maaş talep etmesi ve sigorta oranlarının hızla artması nedeniyle, gemicilik şirketleri normalde dünya deniz ticaretinin yüzde 12'sinin gerçekleştiği güzergahtan uzaklaşıyor.

Kargo rezervasyon şirketi Freightos'a göre ise Çin'den Akdeniz'e konteyner nakliyesinin maliyeti kasım ayının sonundan bu yana dört kattan fazla arttı.

TRT Haber'e konuşan Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Bilgehan Engin mevcut krizin Süveyş Kanalı’nı kullanan çok sayıda Asya, Orta Doğu ve Avrupa ülkesini doğrudan etkilemeye devam edeceğini belirtti.

Süveyş Kanalı’nın Asya ve Orta Doğu'dan Avrupa'ya emtia ve enerji başta olmak üzere Avrupa sanayisine girdi sağlayan ürünlerin taşınması için önemli bir rota olduğunu belirten Engin şöyle devam etti:  “Avrupa'daki elektronik, kimya, otomotiv, makine gibi sektörlerde önemli ölçüde Asya’dan ithal edilen girdiler kullanıldığından ilk etapta bu sektörlerin olumsuz etkilenmesi muhtemeldir.”

Geçtiğimiz günlerde küresel otomobil üreticileri Volvo ve Tesla'nın, izin bileşenlerinin Asya'daki tedarikçilerden temin edilememesi nedeniyle Avrupa'daki fabrikalarında üretimin askıya alınacağını duyurması önemli bir göstergeydi. İngiliz perakendeciler Tesco ve Marks & Spencer ise daha yüksek maliyet riskini işaret etti.

Dünyanın en büyük 2 numaralı konteyner taşıyıcısı Maersk da geçen hafta aksaklıkların en az birkaç ay süreceği konusunda uyardı. Pek çok şirket hâlâ etkileri hissetmediklerini söylese de, kriz ne kadar uzun sürerse ekonomik etkinin de o kadar geniş olacağı bekleniyor.

Bilgehan Engin’e göre Kızıldeniz’deki krizin çözülmesi zaman alacak. Ticari aksaklıkların etkisi yılın ilk yarısında daha etkili olmak üzere 2024 boyunca hissedilecek. Bu durum yüksek enflasyon baskılarını artıracak.

“Türkiye için fırsatlar barındırıyor”

Dünyanın en önemli su yolunda yaşanan krizin Türkiye’yi etkilememesi düşünülemez. Ancak Bilgehan Engin, “Kızıldeniz’deki kriz büyük riskler içeriyor ancak ülkemizin dış ticareti ve lojistik sektörü için bir takım fırsatları da içinde barındırıyor” dedi. Engin, bu fırsatları iki önemli etkene bağlayarak şöyle açıkladı:  “Önemli ticaret rotaları üzerinde konumlanmış ülkemiz doğu-batı arasındaki ticarette kilit bir rol üstlenme potansiyeline sahip. Öte yandan Asya’dan verilen siparişlerdeki gecikmeler, satın almaların ülkemize yönelmesi sonucunu doğuracaktır."

Editör: Haber Merkezi