Dünyanın en eşsiz koylarına sahip olan Fethiye’de 30 yılı aşkın süredir dalış turizmi alanında hizmet veren DiversDelight, misafirlerine unutulmaz anlar yaşatıyor. Dalış tutkunları ve hayatında unutulmaz anılar biriktirmek isteyenlerin adresi DiversDelight’in sahibi Yaşar Yılmaz ile hem firmasının hizmetlerinden ve dalış turizmi ile ilgili Fethiye’nin en güzel koyuna demirlenmiş dalış teknesinde konuştuk.

Elazığ’da dünyaya gelen Yaşar Yılmaz, lise eğitiminin ardından İstanbul’da tesadüfen karşılaştığı bir gazete ilanıyla ile Deniz Astsubay Meslek Yüksekokulu’nda eğitimine devam eder. Türkiye’nin en önemli tarihi olaylarından biri olan 12 Eylül Askeri Darbesi’nin ilk günü Deniz Kuvvetlerinde başlayan Yılmaz, burada deniz ast subay olarak göreve başlar. Sualtı Savunma (SAS) Komando’da görevini yürüten Yılmaz, burada dalış yapmayı öğrenir. 1989 yılında Deniz Kuvvetleri’nden ayrılan Yılmaz, Fethiye’ye giderek Türkiye’nin ilk dalış merkezlerinden biri olan DiversDelight kurar.

Yunan adalarına kapıda vizede hizmet bedeli 90 euroya çıkıyor Yunan adalarına kapıda vizede hizmet bedeli 90 euroya çıkıyor

34 yıldır dalış tekneleriyle Atatürk Koyu mevkiinde hizmet veren DiversDelight, Ölüdeniz plajına 500 metre uzaklıkta, 6 metre boyundaki fiber bot ile plajdan dalış için gelenleri alıp 20 metrelikdalış teknemize getiriyoruz ve iyi donanımlı tecrübeli dalış ekibimizeşliğinde dalışların gerçekleştirdiğinde tekrardan fiber bot teknemizle plaja bırakıyoruz. Düzenli olarak turist taşıyarak dalış heyecanını yaşatıyoruz. 2-3 saat gibi süre temel dalış eğitimi alan misafirler, ardından dalışa hazır hale geliyor. Ve eğitmenlerin eşliğinde maksimum 5 metre dalacak şekilde, yarım saatlik su altı gezisi yapıyor. Dalış yapan konuklara istekleri doğrultusunda video ve fotoğraf hizmeti de veriliyor. İsteyenlere ilk deneme dalışlarının yanı sıra 3 veya 4 günlük eğitimlerle uluslararası bir kuruluş olan CMAS 1 Yıldız Dalış Sertifikası veriliyor.

Devletin bir politikası olmalı

Dalış turizmi açısından Türkiye’nin en önemli merkezlerinden olan Fethiye’de 90’lı yıllar ile günümüz arasında ziyaretçi ve dalış meraklılarıprofilinde göze çarpan bir değişim yaşandığını belirten Yaşar Yılmaz, eskiden İngilizlerin daha çok ilgi gösterdiği dalış turizmine son 10 yılda Türklerin de ilgi göstermeye başladığını belirtti. Türkiye’nin Çanakkale’den Antalya’ya uzanan çok güzel kıyı bandına sahip olduğunu kaydeden Yılmaz, “İnanılmaz güzel ülkemiz var. Muhteşem bir kıyı bandımız var. Özellik Kaş ile Bodrum arası dünya çapında bir bölge. Ama maalesef, ne devlet ne de millet olarak bunun farkında değiliz. Böyle doğa harikası bir yere sahibiz ama hak ettiği seviyeye getiremedik. Dalış turizminde de durum aynı. Su altına yatırım yapmadık. Su altını koruyamadık. Flora ve fauna anlamında koruyamadığımız için her yıl kayıplar yaşadık. Fethiye’ye ilk geldiğim yıllarda her dalışımda İstakoz, Ahtapot, Muren ve birbirinden fazla canlı ile karşılaşırdım. Son yıllarda görmek mümkün değil. Bu da koruyamadığımız anlamına gelir. Su altındaki canlılar için yapay resifler yapmamız gerekiyordu. Yapmadık. Gerekli yatırımlar yapılmıyor. Su altına ilgi yok. Biz de gücümüz ölçüsünde mücadeleyi bir yere kadar götürebiliyoruz. Devletin bu konularda bir politikası olmalı. Doğa hazır ve bizi bekliyor. Gerekli koruma ve yatırımla bu kıyı bandındaki her koyumuzu bir akvaryuma dönüştürebiliriz” dedi.

DTO’nun gücünü su altında görmek istiyoruz

Yıllarca İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın sualtı hizmet komitesinde yer alan Yılmaz, DTO’nun kıyı bandında ve deniz turizmiyle ilgili alanlarda su altı turizmiyle ilgili destek beklediklerini ifade ederek “Odamızın gücünü su altında görmek istiyoruz” dedi.

7DENİZ - ÖZEL

Editör: Haber Merkezi