Institute of Chartered Shipbrokers (ICS) Başkanı Bahadır Tonguç ile bir araya geldiğimiz sohbetimizde ICS üyesi olmanın gemi brokerlerine olan kazanımlarını masaya yatırdık. “ICS ve Baltic Exchange’in ortak düsturu Our Word, Our Bond cümlesidir yani Sözümüz senedimizdir. Her ICS üyesi bir ilkeye gönülden bağlıdır” diyen Tonguç, 1911 senesinden bu yana sektördeki hakimiyetini sürdüren ICS üyelerinin, sektörde öncü pozisyonlarda yer aldıklarının altını çiziyor.

Sistemli hareket edip, sağlam adımlarla ilerliyoruz Sistemli hareket edip, sağlam adımlarla ilerliyoruz

Sohbetimize öncelikle ICS’in (Institute of Chartered Shipbrokers) hakkında bilgi edinerek başlamak isteriz…

Institute of Chartered Shipbrokers, dilimize “İmtiyazlı Gemi Brokerleri Kurumu” olacak çevrilebilir. Chartered sıfatı aynı zamanda “lisanslı”, “yetkin”, “uzman” gibi anlamlarda da kullanılmaktadır. Bu sıfat sadece gemi brokerleri için değil, muhasebeciler için veya mühendisler için de mevcuttur. Farklı meslek gruplarındaki uzmanlığı ve uzmanları temsil etmek üzere Institute of Chartered Accountants, International Institute of Chartered Engineers veya Chartered Institute of Procurement & Supply gibi birçok kurum mevcuttur.

Londra’daki arşivlere bakacak olursanız komisyonculuk mesleğine ilişkin düzenlemelerin 13. yüzyıla dayandığını görürsünüz. Bir komisyoncuya ticaret lisansı yıllık 5 sterlin ücret karşılığında verilirdi ve belirli kurallara uymasına bağlıydı. Bu sistem altı yüzyıl boyunca sürdü ve “Honest Broker” (Dürüst Komisyoncu) teriminin ortaya çıkmasına neden oldu. Bahadır Tonguç1 (3)Ardından 1900'lerin başında, gemi brokerlerinin bir kurum oluşturma arzusu belirdi. 1 Eylül 1910'da Fairplay dergisinde yayımlanan “Reciprocity and the Shipbroker” makalesinde, David Garbutt Pinkney, gemi komisyoncularının koruma sağlayan bir kuruma ihtiyaç duyduğunu belirtti. Pinkney'nin önerisine verilen tepkiler olumluydu ve 20 Ekim 1910'da Baltic Exchange'de bir toplantı yapılarak Institute of Chartered Shipbrokers’ın kurulması kararlaştırıldı.

Günümüzde ICS; gemi brokerleri, armatörler, kiracılar, acenteler ve diğer profesyonellerini temsil etmektedir. Her yıl, dünya genelinde 110'dan fazla merkezde yaklaşık 5.000 aday sınavlarına girmekte ve ICS’in nitelikleri, dünya çapında profesyonelliğin simgesi olarak kabul edilmektedir. ICS ve Baltic Exchange’in ortak düsturu “Our Word, Our Bond” cümlesidir yani “Sözümüz senedimizdir”. Her ICS üyesi bir ilkeye gönülden bağlıdır.

Hemen akabinde ICS’in ülkemizdeki yolculuğundan bahseder misiniz?

ICS’in temelleri ülkemizde Gemi Brokerleri Derneği’nin kuruluşunun hemen ardından atıldı. 2010 yılında kurduğumuz GBD’nin başkan vekilliğini yürütürken ilk hedefimiz ICS sınavlarının ülkemizde de yapılmasıydı. Değerli meslektaşlarım Ergün Güneş ve Todor Vassilev’in de destekleri ile bu yola koyulduk. Önce sınavları yapmaya başladık sonra eğitim merkezi kurduk ve ardından 2022 yılında şubeleştik fakat kuruluş seremonimizi pandemi ve diğer bazı sebepler yüzünden ertelemiştik. Bosphorus Gemi Brokerleri Yemegini de vesile ederek, dünyanın dört bir yanından misafirlerimiz zaten İstanbul’a geliyorken, kuruluş törenini de aynı tarihte yapalım dedik. Tüm süreçler tamamlandı ve ICS’in 27. Şubesi olarak Türkiye tescil edildi.Bahadır Tonguç1 (1)ICS’e üyelik koşulları nelerdir?

ICS üyeliğine başvuru hak kazanmak için adayın bir dizi sınavdan başarıyla geçmesi gerekmektedir. Zorunlu ve seçmeli olan toplam yedi adet sınavı beş sene içinde vermesi beklenen adaylar her sene Mayıs ve Kasım aylarında yapılan sınavlara katılabilmektedirler. Sınavlar çoktan seçmeli değil, makale formatında cevaplanmaktadır. Teorik bilgilerin pratik bilgiler ile sentezlendiği cevaplar toplanarak Londra’daki merkeze gönderildikten sonra dünyanın farklı yerlerindeki değerlendirmenler tarafından çift-kör (double-blind) yöntemiyle değerlendirilmektedir.

Adaylar sınavlara kendi başlarına çalışabilecekleri gibi, dünyanın farklı şehirlerindeki eğitim merkezlerine başvurarak sınavlara hazırlık eğitimleri alabilirler. Dileyen herkes ücretini ödeyerek sınava girebilir. Örneğin yabancı dil yeterliliğini ve becerisini test eden ve tescilleyen TOEFL, IELTS, DELF gibi uluslararası geçerliliğe sahip kurumlar varsa, profesyonel deniz ticaretine ilişkin yeterlilik ve becerileri de ICS test etmekte ve tescillemektedir. Eğitim zorunlu değildir fakat ülkemizde verilen ICS eğitimi bireysel ve kurumsal ölçekte yoğun ilgi görmektedir.

Sınav sisteminin yıllardır değişmeden ve esnemeden devam etmesinin asıl amacı ise adayın bilgi birikiminin ve tecrübesinin sınanmasına ilave olarak, bildiklerini ifade edebilme ve başkalarına aktarabilme kabiliyetinin de sınanmasından geçmektedir. Ancak böylelikle doğru bilgi ve pratikler topluma yayılır ve gelecek nesillerin profesyonel oyuncular olması sağlanır.Bahadır Tonguç1 (2)-1ICS’in Türk denizciliğindeki yeri ve önemine de değinmenizi rica ederiz…

ICS bilindiği üzere, gemi brokerlerini ve daha birçok profesyoneli dünya çapında temsil eden ve genel kabul görmüş tek yapıdır. Dünyanın önde gelen üniversitelerin ilgili bölümleriyle çok etkili iletişim ve dayanışma içinde olan ICS, ülkemizde de ITU Denizcilik Fakültesi, Dokuz Eylül ve Karadeniz Teknik Üniversitesi mezunlarına bazı sınavlardan muafiyet sağlamaktadır. Çok seçkin bir üye profiline sahip olan ICS, üyelik şartları konusunda da oldukça seçici davranmayı sürdürüyor. 1911 senesinden bu yana sektördeki hakimiyetini sürdüren ICS üyeleri, sektörün öncü şirketlerinde önemli pozisyonlarda bulunuyorlar. Küresel şirketler de ise alımlarında genellikle ICS üyeliğini bir tercih sebebi veya şart olarak öne sürüyorlar. Nasıl ki bir doktorun diploması ve sertifikalarıyla mesleğini en kaliteli şekilde icrasına yansıtmakta ise deniz ticareti ile uğraşan profesyonellerin de niteliklerinin ölçülmesi ve belgelenmesi fevkalade önemlidir. Hak verirsiniz ki test edilmemiş, sorgulanmamış, resmen dogma haline gelmiş yapayanlış uygulamalar nesilden nesile geçerek ciddi maddi riskler oluşturmakta ve sektöre zarar vermektedir. Kolektif amacımız ve milli ülkümüz, şahlanmakta olan Türk denizciliğini uluslararası platformlarda en üst seviyelere çıkartmaktır.

ICS’in uluslararası bağlantıları ve ulusal yapılarla ilişkileri ne seviyede ilerlemekte?

ICS’in Bimco, Fonasba v.b. örgütlerde ciddi bir lobi gücü bulunuyor. Birçok sivil toplum kuruluşu ile yakın çalışan ICS, ülkemizde de Türk ticari denizciliğinin çatı kuruluşu İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın yanı sıra, Gemi Brokerleri Derneği ve diğer ilgili kurumlarla sürekli temas halinde bulunmakta ve birlikte etkinlikler de düzenlemektedir. Network açısından bakacak olursak, ICS üyelerinin kullandığı MICS (Member of ICS - ICS Üyesi) ve FICS (Fellow of ICS - ICS Yüksek Üyesi ve İmtiyazlı Gemi Brokeri) kısaltmaları, bireysel temaslarda farklı bir algı ve güven ortamı yaratmaktadır. Üye olduktan sonra kişinin amacı, sıfatına yaraşır şekilde davranmak ve sektöre katkı sağlayarak diğer bireylerin gelişimine yol açmaktır. Tam bu noktada eğitim kurumları ile işbirliği çok önem kazanmaktadır.

Ben denizci aileden gelen biriyim ve bana öğretilen ilkelerden biri “piyasadan aldığının fazlasını piyasaya geri vermek” için uğraşmaktı. Her fırsatta bunu yapmaya çalışıyorum.  Ticaretle uğraşan kişiler olarak elbette vaktimiz çok değerli fakat haftada birkaç saatimizi genç kardeşlerimizin eğitimi için ayırmazsak, denizciliğimiz istediğimiz noktaya gelmekte zorlanır. Her şeyi akademisyen hocalarımızdan beklemek yanlış olur çünkü pratiğe yönelik tecrübeler, hikayeler, örnekler gerçekten çok değerli. Bu sebeple Piri Reis Üniversitesinde hem deniz brokerliği hem de tedarik zinciri ve lojistik derslerini birkaç dönem verme fırsatını yakaladım. Tuzla kampüsümüzde büyük harflerle yazılıdır ki “öğretmek yeniden öğrenmektirBahadır Tonguç (5)

ICS’in geleceğe yönelik planları arasında ne gibi projeler bulunuyor?

ICS Türkiye şubesine kayıtlı üyelerimizin ortak amacı Türk denizciliğine katkı sağlamak, eğitim düzeyini yükseltmek, öğretim kurumlarımız ile yakın temasta olup genç kardeşlerimizi iş dünyasına hazırlamak ve en önemlisi, etik değerlerimize sahip çıkarak güvenli bir ticaret ortamı hazırlamaktır. Ancak, önümüzdeki engellerden biri, işleriyle meşgulken zaman ayırıp gönüllü olarak eğitime katkı sağlamaya çalışan meslektaşlarımızın, 'ticareti beceremeyen eğitmen olur' gibi karalamalara maruz kalmasıdır. Bu tür durumlar onların heveslerini kırabilmektedir. Bir diğer engel ise bazı kişilerin, uluslararası donanıma ve lisanslara sahip olunmasına engel teşkil edecek nitelikteki tutumlarıdır. İyi bilinmelidir ki ICS akreditasyonuna sahip üniversiteler arasında World Maritime University, Erasmus University, Cass Business School, Plymouth University, Southampton Solent University gibi dünyanın önde gelen okulları bulunmaktadır.

Amacımız; halihazırda ICS akreditasyonuna sahip olan Dokuz Eylül Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Karadeniz Teknik Üniversitesi gibi değerli okullarımız haricinde Piri Reis Üniversitesi ve diğer ilgili okullarımız için de benzer standartları sağlayarak ICS akreditasyonuna başvurmaktır. Böylelikle mezunlarımız bazı ICS sınavlarından muafiyet alabilecek, üyeliğe daha rahat hak kazanacak ve uluslararası oyuncu konumuna geleceklerdir.

Son olarak belirtmek isterim ki uzun zamandır başkanlığını yürüttüğüm ICS Türkiye şubesindeki görevimden yakın gelecekte ayrılacağım. Bu kararımın sebebi hem yurt dışındaki girişimlerim sebebiyle yılın büyük bölümünü ülke dışında geçiriyor olmam hem de yönetimi artık diğer üyelerimize devretme vaktinin gelmiş olmasıdır. ICS’in ülkemizde bu noktaya gelerek tüm diğer şubelere örnek olmasında emeği geçen tüm dostlarıma ayrı ayrı teşekkür eder, bu yolda birlikte yürüdüğüm yönetim kurulu üyelerimize minnetlerimi sunarım. Seçilecek yeni yönetime de en içten duygularımla başarılar dilerim, Allah selamet versin.

Kaynak: 7DENİZ DERGİSİ

Editör: Haber Merkezi