Liman

Liman girişinde tek kart uygulaması neden gereklidir?

2019-2023 yılları arasındaki 5 yıllık dönemi kapsayan 11. Kalkınma Planında gümrük hizmetleriyle ilgili olarak “kamu kurumları arasındaki koordinasyonun güçlendirileceği” vurgulanmış ve bu kapsamda “Limanlara girişte tek kart uygulamasına geçilecektir” ifadesi yer almıştır.

Abone Ol

2019-2023 yılları arasındaki 5 yıllık dönemi kapsayan 11. Kalkınma Planında gümrük hizmetleriyle ilgili olarak “kamu kurumları arasındaki koordinasyonun güçlendirileceği” vurgulanmış ve bu kapsamda “Limanlara girişte tek kart uygulamasına geçilecektir” ifadesi yer almıştır. Bu ifadeden limanlara girişte (halihazırda) birden fazla kart kullanıldığı net bir şekilde anlaşılmaktadır. Bu kartlar içinde en yaygın olan iki tanesi Ticaret Bakanlığına bağlı Bölge Müdürlüklerinin liman sahalarında faaliyet gösteren acente, gemi gözetim firması ya da gemi tedarik firmaları gibi taraflarda görev alan personel için düzenlediği “Dış Hatlara Sefer Yapan Gemilere Giriş ve Çıkış Senelik İzin Belgesi” ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Deniz ve İç Sular Düzenleme Genel Müdürlüğünün (DİDGM) acente temsilcileri için düzenlediği “Gemi Acentesi Personeli Tanıtım Kartı”dır.

 

Öncelikle gemilere giriş-çıkış için gerekli olan karttan bahsetmek yerinde olacaktır. Bilindiği gibi limanlar gümrüklü sahalardır ve limanlardaki gümrüklerle ilgili faaliyetler, Ticaret Bakanlığının Bölge Müdürlüklerine bağlı idarelerce yürütülür. Dönemin Bakanlar Kurulu tarafından kabul edilen 1961 tarihli “Dış Hatlara Sefer Yapan Gemilere Giriş ve Çıkışın Düzenlenmesi Hakkındaki Yönetmelik” ve bu yönetmeliğe dayandırılan (04/10/1991 tarih 1991/223 sayılı ve 08/05/2014 tarih, 2014/1 sayılı) Genelgeler ile “emniyet ve gümrük hatlarının korunması, gemilere giriş-çıkışın disiplin altına alınması amacıyla yabancı limanlara sefer yapan milli gemilerimizle limanlarımıza gelen yabancı bayraklı gemilere iş gereği veya başka geçerli sebeplerle girip çıkmak isteyen ilgililerin” senelik ve (farklı Bölge Müdürlüklerine bağlı gümrük idarelerinde faaliyet göstermeleri için) geçici süreli izin belgeleri alması zorunludur.

Bu uygulamada gerekçe olarak “emniyet ve gümrük hatlarının korunması, gemilere giriş-çıkışın disiplin altına alınması” gösterilmektedir ki bu gerekçenin tartışılacak bir yanı yoktur. Diğer yandan bahsi geçen gemilere hizmet veren firmaların belirli şartları sağlayarak Gümrük Bölge Müdürlüklerine yaptıkları başvurular sonucunda bu belgelere sahip olmalarının “zorunlu” olması da mantık çerçevesindedir.

 

Ancak uygulamada önemli sıkıntılar var

 

Ticaret Bakanlığına bağlı 18 Bölge Müdürlüğü bulunmakta, bir Bölge Müdürlüğünden alınan gemilere “giriş-çıkış senelik izin belgesi” başka bir Bölge Müdürlüğünce kabul edilmemekte, firma yetkilisinin geçici izin belgesi almadan liman sahasına girip, gemilere giriş-çıkış yapmasına izin verilmemektedir. Daha sade bir örnekle açıklayacak olursam örneğin bir acente yetkilisi Kocaeli’ndeki Doğu Marmara Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğünden aldığı belgeyi İstanbul’da yer alan bir limandaki gemiye giriş-çıkış yapmak için kullanamamakta, bunun için aynı Bakanlığa bağlı İstanbul Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğünden geçici izin belgesi almak zorunda kalmaktadır. Alınması zaten zorunlu olan bir belgenin, aynı kurum içinde farklı birimler tarafından tanınmaması ve geçici izin belgesi almak gibi başka zorunluluğa neden olması (doğal olarak) beraberinde yıllarca süren tartışmalara zemin hazırlamıştır.

 

Bahsetmek istediğim diğer kart ise “Gemi Acentesi Personeli Tanıtım Kartı”dır. Bu kart ile ilgili hükümler ağırlıklı olarak 05.03.2012 tarihinde 28224 sayılı Resmi Gazete yayınlan Gemi Acenteleri Yönetmeliğinde tanımlanmıştır. Yönetmeliğe göre gemi acentelerinin Türkiye’de faaliyet gösterebilmesi için “Yetki Belgesine”, bu belgeye sahip olan acentelerde çalışan personelin ise DİDGM tarafından düzenlenen “Gemi Acentesi Personeli Tanıtım Kartı”na sahip olması zorunludur. Diğer yandan acentelerin aldıkları yetkinin coğrafi sınırları vardır ve bu sınırlar Yönetmeliğin 5. Maddesinde tanımlanmıştır. Buna göre Türkiye kıyıları, Hopa Liman Başkanlığı sınırlarından İskenderun Liman Başkanlığı sınırlarına kadar 4’e bölgeye ayrılmıştır. Örneğin birinci bölge Hopa ve Bartın Liman Başkanlıklarının idari sınırlarını kapsarken, ikinci bölge Zonguldak ve Ayvalık Liman Başkanlığı sınırlarını kapsamaktadır. İşte acentelerin aldıkları yetki belgeleri de alındığı bölge sınırlarında geçerlidir ve aynı acente farklı bir bölgede acentelik faaliyeti yürütmek istiyorsa zorunlu olarak ya şube açmalıdır ya da tali bir acente ile çalışmak durumundadır. Kart konusuna tekrar dönecek olursak, örneğin 1. Bölge için alınmış bir tanıtım kartının yine örneğin 4. Bölgede geçerli olmadığı bu noktada kolayca anlaşılacaktır.

Acentelerden farklı olarak gemi gözetim ve gemi tedarik firmalarının sorumluluk sahaları coğrafi olarak bölünmediği ve aldıkları yetki belgeleri ile Türkiye kıyılarında yer alan tüm limanlarda hizmet verdikleri için, gözetim firmalarının yaşadığı zorluk daha çok gemi giriş-çıkış kartlarının Ticaret Bakanlığına bağlı diğer Bölge Müdürlüklerince tanınmamasından, geçici belge alırken zamanla yarışmak ve bürokrasi ile uğraşmak zorunda kalmalarından kaynaklanmaktadır. Benzer sorun ülke çapında verilmesi gereken bazı gemi acenteliği faaliyetleri için de geçerlidir (Koruyucu acentelik). Diğer yandan Acenteler, bağlı oldukları Gemi Acenteleri Yönetmeliğinde tanımlanan 4 bölge sınırı içinde yer alan farklı Gümrük İdaresi sahalarındaki gemilere, aynı gemi giriş-çıkış kartı ile hizmet verememektedir. Farklı Bakanlıkların farklı bölge sınırları, farklı uygulamalara zemin hazırlamakta, gemi acentesi yetkilisi yetki sahası içinde dahi farklı belgeler ile iş yapmak zorunda kalmaktadır.

 

Ayrıca tüm bu yazdıklarımın dışında liman işletmelerinin güvenlik seviyelerine bağlı olarak kendi giriş-çıkış prosedürleri de uygulanabilmektedir. Diğer yandan bahsettiğim tarafların işlemleri sadece liman işletmeleri ya da Gümrük İdareleri ile sınırlı değildir. Liman Başkanlıkları, Sahil Sağlık Teşkilatı ve Emniyet Müdürlüğü (GBT sorguları için) gibi farklı birimler de ticaret mekanizmasında yer alan diğer kamu kurumlarıdır. Bazı durumlarda bu kamu kurumları ile liman işletmeleri arasında onlarca kilometre mesafe olabilmekte, daha da önemlisi bazı kurumların sadece mesai saatlerinde hizmet vermesinden dolayı bahsettiğim tarafların verdiği hizmetlerde önemli gecikmeler yaşanabilmektedir. 

Zaman ve para kaybı

 

Gemi acenteleri, gemi gözetim firmaları ve gemi tedarik işletmeleri gibi deniz ticaretinde yer alan tarafların hizmetleri, deniz ticaretinin doğası gereği 7/24 çalışma esasına dayanmakla kalmayıp, ayrıca gemilerin limanda geçirdikleri sürenin asgari düzeyde olmasını gerektirmektedir. Bu işletmeler sürekli “zamanla yarış” halindedir. Tüm bu tarafların tüm Bölge Müdürlüklerinden gemi giriş-çıkış kartı alması ve bu işlemi her yıl tekrar etmesi akılcı olmamakla birlikte uygulamada önemli bir zaman ve para kaybına neden olacaktır. Bu firmaların her defasında geçici izin belgesi almaları ise yine uygulanan bürokrasi ve zaman kaybından dolayı deniz taşımacılığının doğasıyla örtüşmemektedir. Deniz taşımacılığı gibi karmaşık ve dinamik bir yapıda faaliyet gösteren ve çoğunlukla doğrudan müdahale gerektiren iş dallarının, ilgili ve birbirinden farklı kamu kurumlarının bir araya geldiği “Tek Pencere Sistemi” gibi uygulamalara ihtiyacı vardır. Bu noktada 11. Kalkınma Planında yer alan “Limanlara girişte tek kart uygulamasına geçilecektir” ifadesi ve planın yayınlanmasından kısa bir zaman sonra İMEAK Deniz Ticaret Odasında ilgili kamu ve özel sektör kurumlarının katılımıyla yapılan toplantı ile atılan somut adımlar oldukça yerindedir, memnuniyet vericidir.

 

Herhangi bir Gümrük Bölge Müdürlüğünden alınacak kart ile Türkiye’deki tüm limanlara giriş-çıkışın sağlanması ile sektör rahat bir nefes alacaktır.

 

Teşekkür

Yazının hazırlanmasına değerli görüşleri ile destek veren aşağıdaki katılımcılara sonsuz teşekkürlerimi sunarım. 

 

Kerem KALPAKLI

İlya Gemi Acenteliği - Acente Müdürü

Kocaeli Gemi Acenteleri Derneği (KOGAD) Yönetim Kurulu Üyesi

 

Orçun ERBAYRAKTAR

CIS Karkont Gözetim Türkiye Müdürü

UGFD – Uluslararası Gözetim Şirketleri Derneği Kurucu Yönetim Kurulu Üyesi

DEFMED - D.E.Ü. Denizcilik Fakültesi Mezunlar Derneği Başkanı

 

Safa TÜRKSEVER

Mare Supply&Services Satış Müdürü

 

 

Prof.Dr. Soner ESMER

D.E.Ü. Denizcilik Fakültesi – soneresmer@gmail.com