Ülkemiz, deniz ve kıyılarının doğal güzellikleri, biyolojik çeşitliliği ve su altı varlıkları açısından dünyanın en zengin ülkelerinden biri. Bunu korumak ve gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak için önemli çalışmalar yapan TÜDAV (Türk Deniz Araştırmaları Vakfı) ile Henkel firması “Kıyılarda Temizlik Dalgası” adıyla bir proje başlattı. Proje kapsamında İstanbul, İzmir, Samsun ve Adana’da kıyı temizliği başlatıldı.
EŞZAMANLI TEMİZLİK
İstanbul Kilyos’ta gerçekleşen etkinliğe Okan Bayülgen, Bennu Gerede, Şilan Makal, Tuan Tunalı, Ümit Kantarcılar, Nilay Deniz Karabulut gibi isimler de katıldı. Böylece ülkemizi çevreleyen Karadeniz, Akdeniz, Marmara ve Ege denizlerinde eşzamanlı olarak kıyılar temizlendi. Toplanan atıklar geri dönüşüm tesislerinde yeniden üretime kazandırılacak. Projeyle ilgili TÜDAV Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk ile görüştük.
YILLARCA DENİZDE KALIYOR
Ülkemizde deniz kirliliğinin boyutları hakkında bilgi verir misiniz?
Denizin kirlenmesinde birçok kaynak söz konusudur. Evsel atıklar, gemi kökenli kirlenmeler ve son dönemde en çok göze çarpan plastik atıklardır. Plastiklerin deniz ve okyanuslardaki kalış süreleri yıllarla ifade edilir. Çünkü bu plastik parçacıklar besin zinciri yoluyla insana kadar ulaşabilmektedir. Üstelik plastik şişeleri yunuslar, balinalar ve deniz kuşları besin zannederek ağızlarına aldıkları için boğularak ölebilmektedir. Yaptığımız araştırmalarda ülkemiz denizlerinde karaya vuran balinaların ve yunusların midelerinde, ciddi oranda naylon poşet ve başka plastik kökenli malzemeye rastladık. Bu plastiklerin bir kısmının deniz araçlarından atıldıklarını biliyoruz.
PLASTİK TÜKETİMİ AZALMALI
Plastik kullanımını ve tüketimini azaltmalıyız. Cam veya dönüşebilir malzeme kullanmaya gayret etmeliyiz. Çöplerin denizlere atılmaması ve düzenli toplanması, naylon poşetlerin yasaklanması konusunda belediyelerin ve bakanlıkların üzerine düşeni yapması gerekmektedir. Bu anlamda Bref ile işbirliğimizi önemsiyoruz. Bu konuda bir farkındalık oluşturmak için sinerji gerekir. Bu da uzun erimli iş birliği ve stratejilerle olabilir.
HAZIRLIKLI OLMALIYIZ
Son olarak küresel ısınmanın etkilerini dünya iyice hissetmeye başladı. Uzmanlar gelecek için umutlu konuşmuyor. İklim değişikliği ve küresel ısınma konusunda alınacak uzun bir yol var. Unutmayalım ki iklim değişikliği sadece ekonomik, ekolojik değil aynı zamanda bir güvenlik sorunudur ve buna hazır olmak zorundayız. Halkımızın bilinçlendirilmesine ihtiyacımız vardır.
DENİZLERİMİZ İÇİN ÇABA SARFEDİYORUZ
Henkel Türkiye Çamaşır ve Ev Bakım Genel Müdürü Güray Yıldız
Henkel olarak sürdürülebilir çevre için yaptığınız çalışmalar hakkında bilgi verebilir misiniz?
Sürdürülebilir çevre kavramına büyük önem veriyoruz. 2030 yılına kadar ürünlerimizin ve teknolojilerimizin çevresel ayak izi karşılığında yarattığı değeri üç kat artırmaya yönelik bir idealimiz var ve 2012 yılında Sürdürülebilirlik Elçileri adını verdiğimiz bir program başlattık. Paris İklim Sözleşmesi uyarınca, Henkel de iklimin korunmasına aktif katkı sağlama planını sürdürüyor. 2030’a kadar kullandığı elektriğin 100’ünü yenilenebilir kaynaklardan tedarik çalışmalarını sürdürüyor. Henkel, çalışanlarının yanı sıra ortaklarını da değer zincirine dahil ediyor. Denizlerimizin korunması konusunda sosyal medyanın gücünü kullanmak istiyoruz.
Zeki Gümüş - Akşam