Pandemi sonrası yaşanan enflasyonist ortam ve ardından merkez bankalarının faiz artırış süreci, 2023 öncesinde belirsizlikleri artırıyor. Özellikle ABD ve Avrupa merkez bankalarının faiz artırımlarını devam ettireceklerine yönelik açıklamaları, resesyon (durgunluk) beklentilerini büyütüyor. Bu durumun Türkiye'nin ihracatını da etkileyeceği ifade ediliyor. Avrupa'daki savaş ve resesyonun devam edeceğini söyleyen Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Başkanı Zeki Sarıbekir, dünyada da yeni yılın ilk çeyreğinde daralma beklediklerini belirtti. İhracatçıların alternatif pazarlara yönelmesi gerektiğini ifade eden Sarıbekir, Türkiye'nin yeşil dönüşüm ve sürdürülebilir üretime ayak uydurmaması durumunda kayıp yaşayabileceğini aktardı. ASD olarak karbonsuz ekonomiye geçiş sürecini yakından takip ettiklerini vurgulayan Sarıbekir, şöyle konuştu:
Coğrafi avantaj var
“Dünyada yaşanan iklim nötr dönüşümü çerçevesinde Türkiye büyük avantaj yakalayabilir. Avrupa, Ortadoğu ve Afrika gibi coğrafi olarak yakın olduğumuz pazarlarda büyük avantajlar elde edebiliriz. Türkiye konumuyla daha da ön plana çıkacaktır. İhracatta çemberimizi genişletebiliriz. Ayrıca tedarik zincirinin bozulmasıyla birlikte Çin'den uzaklaşan ülkelerin durağı da Türkiye oluyor.”
Çin'den uzaklaşan Türkiye'ye geliyor
Önümüzdeki yıl 10 milyar dolarlık ihracat hedeflediklerini söyleyen ASD Başkanı Zeki Sarıbekir, tedarik zincirinin bozulmasıyla birlikte Çin'den uzaklaşan ülkelerin durağının Türkiye olmaya başladığını kaydetti. Ülke ekonomisine ve çevreye katkıda bulunmak için ambalajın geri dönüşümünün önemli olduğuna dikkat çeken Sarıbekir, “Ambalaj atığı ekonomi yaratan malzemelerdir. Bundan dolayı da ülkemizin geri dönüşüm altyapısını kuvvetlendirmeliyiz. ASD olarak bilinçlendirme çalışmalarımızı farklı projelerle sürdürüyoruz” dedi.
