Bizler hala çevrenin iş süreçlerine entegrasyonun konuşa duralım, yeşilin bir pazarlama unsuru olarak öne çıkması bu günde hala rağmen gören bir unsurdur. İşte bu girişten sonra limanlar için iş süreçlerin çevre ve iş sağlığı ve güvenliği ile birlikte bir yönetim modeli içinde ele alınarak sürdürülebilir liman olmak adına T.C. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı önemli bir girişim başlattı. Bence yerinde bir girişim olup ortalama bir yılda ne kadar yol aldık bakmak lazım. Ne yapılması gerekmektedir? Bu sorunun yanıtında ise iş süreçlerinizin ele alınarak bir zincirin halkası gibi çıkarılması ve süreçlerin nasıl yönetileceği konusunun irdelenmesi öncelikli konudur. Bu konu bu gün ISO 9001: 2015 Kalite Yönetim Sistemleri standardının da temel konusu olup, bu standart esas alınarak sistemin altlığının kurulması, ardından çevre ve risk boyutlarının çıkarılarak çevre ve ISG programının Risk ve Fırsatlar Programına entegre edilmesi zorunludur. Sistemlerin Kalite-Çevre ve İş Sağlığı ve Güvenliği ile entegre edildiği ve 3. taraflarca belgelendiği bir kurumda artık atıkların da düzenli ve sistematik olarak yönetileceği konusuna gelebiliriz. Tabii ki günümüz de çevre yönetimi yasal bir zorunluk olarak limanlarda da karşımıza çıkmaktadır. Atık yönetim planlarının oluşturulması, atıkların kaynakta kodlarına uygun olarak ayrıştırılması, toplanması ve geçici depolanmasına kadar geçen süreçlerin fiili uygulamada görülmesi YEŞİL LİMAN olmak için de bir gereklilik. Hedeflerle , sistematik ve planlı bir yönetime geçiş aslında ulaşılmak istenen konu. Neden mi rekabet edebilmek ve uzun soluklu bir liman olabilmek için. Selam ve Saygılarımızla, Şafak Özsoy – Tulip Eğitim ve Danışmanlık 7DENİZ
Editör: TE Bilisim