Dünya ticaretinin yaklaşık yüzde 80’lik kısmı denizyolu ile yapılıyor. Bunun en büyük sebebi ise denizyolu taşımacılığının demiryolu, karayolu ve havayoluna göre çok daha ucuz olması. Ülkemizde de bu durum farklı değil. Dış ticaretimizin yüzde 87’si denizyolu ile taşınıyor.  Demir cevheri, kömür, tahıl gibi kuru dökme yükler ve ham petrol gibi ağır ve uzun mesafelerde taşınması gereken yükler ancak gemiler vasıtasıyla taşınabiliyor. Bu açıdan bakıldığında “gemiler ve onları kumanda eden denizciler olmasaydı dünyanın bir yarısı açlıktan diğer yarısı ise soğuktan yaşamını sürdüremeyecek duruma gelirdi” önermesini yapmak yanlış olmaz. Dünya Deniz Ticaret Filosu kullanılarak bir defada toplam 1,53 milyar ton yük  taşınabiliyor. Dünya deniz ticaret filosunun 1,43 milyar DWT’luk kısmı yani yüzde 93,7’si 30 ülkenin kontrolünde. Türk sahipli deniz ticaret filomuz ise 2014 yılında 30,4 milyon tonluk taşıma kapasite ile dünyada son 11 yılda 19’uncu  sıradan 13’üncü sıraya yükseldi. Alternatif bir yaşam biçimi Gemilerde profesyonel olarak görev yapan insanlara genel olarak gemiadamı adı verilir. Gemiler denizlerde gece ve gündüz her şartta kesintisiz hizmet veren araçlardır. Liman içinde, kapalı denizlerde ve açık denizlerde seyir yapan gemilerde çalışan gemi adamları, güverte, makine ve diğer yardımcı sınıflarda çeşitli rütbelerde görev yaparlar. Güverte bölümünün en yüksek yeterliği uzak yol kaptanlığı, makine bölümünün ise uzak yol baş mühendisliğidir. Yardımcı sınıf olarak gemilerde telsiz, sağlık, elektrik ve elektronik branşları bulunuyor.  Tayfalar ise güverte bölümünde gemici, makine bölümünde ise yağcı ya da makine tayfası olarak adlandırılırlar. Deniz taşımacılığının hızla gelişmesine karşın dünya ölçeğinde yeterli sayıda kalifiye gemi adamı bulmakta zorlanılıyor. Zira denizcilik kendine özgü ve sevgiyle yapılması gereken bir meslek. Alternatif bir yaşam biçimi. Evinden ve ülkesinden uzun ayrılıklar, fırtınalı denizler, farklı ülkelerde bambaşka mevzuatlara tabi olarak görev yapmak, çok uluslu mürettebatla birlikte farklı kültürleri kabullenerek harmoni içinde çalışmak herkese göre değil. Bununla birlikte denizciliği seçenler, karadaki diğer mesleki alanlara göre gerek iş bulma gerekse yüksek ücret elde etme imkanları ve meslek yaşamında esnek çalışma biçimiyle göreceli pek çok avantaja da sahipler. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) verilerine göre dünya genelinde toplam 1.2 milyon gemiadamı bulunuyor. Bunların 466 bin’i zabit (ticaret gemisi subayı), 721 bin’i tayfa olarak gemilerde çalışıyor. Baltık ve Uluslararası Denizcilik Konseyi ile Uluslararası Denizcilik Federasyonu (BIMCO-ISF)’nun 2010 yılında yaptığı son araştırmada küresel ölçekte 637 bin zabit ve 747 bin tayfa talebi olduğu belirtildi. BIMCO-ISF tarafından 5 yılda bir güncellenerek yayımlanan istatistiki veriler çerçevesinde ülkemiz, 2010 yılı itibariyle gemi adamı sayısı bakımından 36 bin 734 zabitan ve 51 bin 9 tayfa sınıfı gemi adamı ile Çin’den sonra yüzde 6,66’lık pay ile 2’nci sırada yer alıyor. Günümüz verilerine bakıldığında ise bugün itibari ile gemiadamı kayıt sistemimizde zabitan sınıfında 47 bin 368 adet, tayfa sınıfında ise 132 bin 460 gemi adamı kayıtlı. Uluslararası istatistikler bizlere sayı olarak gemiadamlarımızın dünya denizcilik sektöründe ve kendi filomuzda önemli bir yer edindiğini gösteriyor. Türkiye’de denizcilik eğitimi Yüksek Öğretim Kurulu’na (YÖK) bağlı lisans ve ön lisans düzeyinde eğitim veren üniversiteler ile Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı ortaöğretim kurumları ve özel öğretim kurumları tarafından veriliyor. Bugün itibariyle, Bakanlığımızdan yetkili YÖK’e bağlı 7 denizcilik fakültesi, 10 denizcilik meslek yüksekokulu, MEB’e bağlı 39 Anadolu denizcilik meslek lisesi ve 55 özel eğitim kurumu olmak üzere 111 eğitim kurumu var. Bu okullardan yaklaşık olarak her yıl lisans seviyesinde 1500, önlisans seviyesinde 700 ve lise seviyesinde  2 bin gemi zabiti adayı mezun oluyor. Ancak denizcilikle ilgili eğitim kurumlarından mezun olmak gemilerde çalışmak için yeterli değil. Gemiadamlarının tüm dünyada eğitim, sınav ve belgelendirme işlemleri ülkemizin de taraf olduğu Gemiadamlarının Eğitim, Belgelendirme ve Vardiya Standartları Hakkında Uluslararası Sözleşme’ye (STCW-78) göre yapılıyor. Bu sözleşme gereği, denizcilik eğitimi veren eğitim kurumlarının sözleşmede belirtilen kalite standartları yönünden izleme ve değerlendirme faaliyetlerinin tamamlanması ve mezunların Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından yapılan yeterlik belgesi (gemiadamı ehliyeti) sınavlarında başarılı olmaları gerekekiyor. Denizcilik eğitimi görmek gerçekten bir ayrıcalık. Denizlerdeki şartları karaya taşıyan modern simülatörler ve gemideki ücretli staj imkanlarıyla uygulamalı eğitim almak, üniformalı bir eğitim sonunda gemisinde şerefle bayrak taşıma sorumluluğunu üstlenmek ve dünya denizlerinde Türk milletini temsil etmenin ayrıcalığını taşımak son derece önemli. Üniversitelerimizde denizcilik eğitimi mühendislik, lojistik, ulaştırma, işletme yönetimi alanlarında ön lisans, lisans, lisansüstü ve doktora düzeyinde gerçekleştiriliyor.  Bu bölümlerin büyük çoğunluğu, deniz ticaret filosuna uzakyol zabiti yani her denizde ve her tonajda çalışabilen ticaret gemisi subayı yetiştiren bölümler. Üniversitelerimizin ön lisans düzeyinde denizcilik bölümlerinden mezun olanlar ile meslek liseleri ise yine deniz ticaret filosu için daha küçük tonajlı gemilerde çalışacak zabitler yetiştiriyor. Bunların yanı sıra her düzeyde tayfa ve zabitlere, denizde emniyet eğitimleri, mesleki gelişim eğitimleri ile yat kaptanlığı alanlarında kurslar düzenleyen özel eğitim kurumları yani gemiadamı kursları da bulunuyor. Ayrıca, son yıllardaki atılımlarıyla eğitim adasına dönüşmeye başlayan KKTC’de de denizcilik eğitimine büyük önem veriliyor.  Bugün KKTC’de 4 büyük üniversitede lisans ve ön lisans seviyesinde denizcilik eğitimi veriliyor. Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) tarafından yapılan değerlendirmelerde Beyaz Liste’de yani yeterlik belgeleri dünyaca geçerli görülen ülkeler arasında yer alıyor. Aynı şekilde Türk gemiadamlarının Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin bayrağını taşıyan gemilerde çalışabilmesi için, denizcilik eğitim sistemimiz AB adına Avrupa Deniz Emniyeti Ajansı (EMSA) tarafından yapılan denetimlerde STCW Sözleşmesi’nin gereklerine uygun olduğu değerlendirilerek AB tarafından da onaylandı. Söz konusu rapora istinaden gemiadamlarımızın tüm AB üyesi ülkelerin bayrağını taşıyan gemilerde çalışabilmesinin önü açıldı. Kadınlar da denizciliğe ilgi gösteriyor Mevcut okul sayımız ve öğrenci sayımız göz önünde bulundurulduğunda, dünya piyasalarında yaşanan açığı kapatacak nitelikli gemiadamları için potansiyele sahibiz. Bununla birlikte genel olarak dünya deniz ticaret filosunda çalışan gemiadamı sayımızı arttırdığımızda ülkemizdeki istihdam oranını da yükseltmiş olacağız ki, bunu ülkemiz için çok büyük bir fırsat olarak görüyoruz. Ancak, sanayi ve nüfusumuzun büyük bir bölümü sahil kesiminde olmasına rağmen, vatandaşlarımız yeteri kadar denizcilik işkoluna yönelmiyor. Dünyada ve ülkemizde gemilerde çalışacak kalifiye ve nitelikli gemiadamlarına ihtiyaç duyulurken ilgi azlığını denizcilik sektöründeki işkollarının yeteri kadar bilinmemesine bağlıyoruz. Denizcilik sektörü çok dinamik bir sektör, sürekli değişiyor. Denizcilik mesleği karada eğitim ile başlayan ancak bir ucu sürekli denizde öğrenmeyi gerektiren bir meslek. Bu meslekte çalışanların Denizdeki yaşam ile kendilerini geliştirmeleri gerekiyor. Dolayısıyla kariyerlerinin her noktasında öğrenecekleri ve kendilerini geliştirecekleri hususlar bulunuyor. Denizcilik sektöründe gemiadamlarının ücretlerinin iyi olması, kısa zamanda kariyerlerinde en üst seviyelere çıkma şanslarının olması, uluslararası şirketlerde çalışma ve uzun vadeli iş imkanlarına sahip olmaları ve birçok ülkeyi görme imkanlarının olmasının gençlerimizi bu sektöre çekeceğini düşünüyoruz. Gemide çalışmak insanlara, el becerilerinin gelişmesini, her türlü şartlarda mücadele edebilmeyi, sağlıklı ve çabuk karar verebilme yeteneklerini kazandırıyor. Son yıllarda denizcilik kadınlar tarafından da tercih edilen bir meslek haline dönüşüyor. Özellikle büyük tonajlı gemilerin kaptan köşkünde ve makine dairesinde kadınları görebiliyoruz. Ülkemizde denizcilik eğitiminin gelişmesi ve daha iyi noktalara gelmesi bizlerin elinde olup bunu en iyi şekilde yapacağımıza inanıyorum.  Bakanlığımızın 2023 hedeflerinden biri olan denizcilikte 100 bin zabit, 350 bin tayfa, 1 milyon amatör denizci sayısına erişilerek uluslararası denizcilik istihdamına katkı sağlanması hedefine ulaşmak için tüm eğitim kurumlarımızla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bakanlığımız, bu hedefe ulaşma yolunda gemi adamlarımızın daha kaliteli eğitim sistemine sahip olabilmeleri için her türlü desteği vermeye hazır. Lütfi ELVAN - Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı 7DENİZ
Editör: TE Bilisim