Sayın Başkanın Mesajı Şöyle:

 

21.YY’ın henüz ilk çeyreğinde, etkileri sonraki kuşaklara aktarılacak kritik gelişmeler yaşanmıştır. Evrensel bir dönüşüme neden olan bu gelişmelerin ilk adımları ağırlıklı olarak önceki yüzyılda atılmış ve aslında insanlık tarihi içinde oldukça kısa sayılabilecek bir dönemde gerçekleşmiştir. Bir yandan hayatımızın her alanında baş döndürücü bir hızla ilerleyen, bazen mutluluk bazen de endişe veren teknolojik gelişmeler varken, bir yandan da yaşadığımız bu değişim çağının belki de en anlamlı ve bir o kadar trajik tanımı “belirsizlik” olmuştur. Neyse ki insanlık her dönem olduğu gibi bu dönemde de tüm bu belirsizlik içinde çok kutuplu değişimin evrensel değerlerine tutunabilme ya da küresel tehditlere karşı birlik olabilme yeteneğini önemli oranda korumayı başarmıştır.

 

Bugünün evrensel değerleri insanın, çevrenin ve soluduğumuz havanın sürdürülebilirliğini sağlama odaklıdır. Neredeyse her endüstri dalında ve hayatımızdaki her detayda bu odaklanmanın etkileri görülmektedir. Doğası gereği küresel bir niteliği sahip olan ulaştırma sektörü ve sektörün tartışmasız en baskın ulaştırma şekli olan denizyolu taşımacılığı, bu değişimin her dönem öncülerinden birisi olmuştur.

 

Limanlar hem hacim hem de değer olarak dikkate alındığında dünyada taşımaya konu olan yükler için tartışmasız en kritik ulaştırma alt yapısıdır. Çağımızda limanlar gemiler için geleneksel barınak rolünden çok öte, küresel tedarik zincirlerinin odak noktaları ve merkezleri haline gelmişlerdir. Sürekli büyüyen küresel ticaret hacmine paralel olarak denizyoluyla yapılan ticaretinin sürekli bir gelişim içinde olması, ulusların rekabeti ve sürdürülebilirliği için sahip oldukları limanları üretim güçleri kadar önemli bir konuma ve değere taşımıştır. Bu önem özellikle Türkiye gibi jeostratejik konuma sahip olan ülkeler için daha da fazladır.

 

Türkiye Doğu medeniyetlerinin Batısında, Batı medeniyetlerinin Doğusunda yer alan çok kültürlü bir ülke olarak geçmişten bu yana pek çok uluslararası ticaret güzergahının üzerinde yer almış, lojistik hafızası oldukça güçlü bir ülkedir. Uzun yıllardır uluslararası sistemle sağladığı entegrasyon ve Avrupa Birliği (AB) tam üyelik perspektifiyle, merkezi konumu, iletişim altyapısı ve bulunduğu coğrafyanın sağladığı avantajlarla çokuluslu şirketler ve küresel ticaret için de önemli bir bölgesel merkez konumundadır. Bu bölgesel merkez konumunu bir üretim, dağıtım ve lojistik avantaja dönüştürmek ülke olarak en önemli görevimizdir.

 

Geçmişten bu yana ortaya çıkan gelişmelere baktığımızda ülkemizin sahip olduğu jeostratejik avantaj tek başına yeterli değildir. Bundan dolayı da lojistik yeteneğini ve altyapısını geleceğin ihtiyaçlarına göre her dönem geliştirmek önem kazanmaktadır. Lojistik yetenekler ve altyapı imkanları açısından konuya baktığımızda ülke olarak sahip olduğumuz limanlar, denizlere erişim sağlayarak fiziksel sınırları ortadan kaldıran yapısı ile dünyada olduğu gibi Türkiye’nin de en kritik öneme sahip olan varlıklarından birisidir. Bugün limanlarımız sadece ülkemizin üretim ve dış ticaretteki gücünü değil, bölgemizdeki transit taşımacılığının da en önemli destekleyicisidir. Bu transit güzergahlar içinde Kuşak ve Yol gibi Doğu-Batı yönlü küresel girişimler de bulunduğu gibi Karadeniz-Akdeniz güzergahları gibi gelişme potansiyeli oldukça yüksek olan Kuzey-Güney güzergâhları da bulunmaktadır.

 

Tüm bu odaklar ülkemiz limancılığının üstlendiği misyonu her geçen gün arttırmaktadır. Bu bilinçle TÜRKLİM, kurulduğu 1996 yılından bu yana Türkiye’de limancılık sektörünün sesi olmuş, limanların ekonomik ve sosyal değer yaratma yeteneklerini güçlendiren politikaları geliştirmiş ve savunmuştur.

 

TÜRKLİM, ülkemizde limancılık sektörünün güçlü ve tek sivil toplum örgütü olarak sektöre ilişkin ortak sorunları çözmeye, sürdürülebilir uygulamaları geliştirmeye ve limanların denizcilik sektörlerine ve ülkemize verdiği hizmetleri sürekli iyileştirmeye odaklanmıştır. Kamu kuruluşları ve üye limanları ile ilişkileri oldukça güçlü olan TÜRKLİM, bu yeteneği ile sektöre ilişkin doğru bilginin üretilmesine ve bu değerli bilginin kamuoyu ile paylaşımına önem vermektedir. TÜRKLİM, dış ticaretimizin ve Türkiye limancılık sektörünün gelişimi içi çalışmakta, toplumun yararına daha temiz, daha güvenli ve çevresel açıdan sürdürülebilir yarınları hedeflemektedir.

 

Limanlarda elleçlenen konteyner miktarında rekor artış Limanlarda elleçlenen konteyner miktarında rekor artış

2050 yılında karbon-nötr olma hedefine yönelik yeşil ekonomi yol haritasının gerekliliklerini tüm paydaşlarının katılımıyla hazırlayan, kararlı uygulamaları sinerji içinde gerçekleştirecek kurumsal yapıları oluşturan, ekosistemin dengesini gözeten, gelecek kuşaklara yeşil ekonomik dönüşümü içselleştirmiş bir liman yönetim modeli sunan ve her şeyden öte limancılık işkolumuzda toplumsal cinsiyet eşitliğini vazgeçilmez bir iş modeli haline getirmiş bir limancılık sektörünün temellerini ve paradigmasını oluşturma görevi şüphesiz ki TÜRKLİM’in en öncelikli vizyonudur. Doğal olarak uluslararası bağlantıları, küresel ortaklık ve paydaşlık nitelikleri çok yüksek seviyede olan limancılık sektörünün bu paradigma ve iş modeli etrafında yükselmesinin ve büyümesinin önünü açmak, başta yeşil dönüşüm olmak üzere küresel uygulamalarla uyumlu bir şekilde limancılık sektörümüzü çok daha yüksek bir seviyeye taşımak amacıyla yol haritalarını, ihtiyaç ve etki analizlerini, kapasite ihtiyaçlarını ve mevzuat gereksinimlerini belirleyecek çalışmalarını başta kamu idaremiz olmak üzere tüm paydaşlarımızla birlikte yapmak TÜRKLİM’in temel görevleri arasında olacaktır.

 

Saygılarımla,

Aydın ERDEMİR

Editör: Haber Merkezi