Türkiye, konteyner krizi ve deniz taşımacılığında artan maliyetlere karşı BAE ve Pakistan ile “TIR Karnesi”ni devreye soktu. Bu kapsamda BAE’deki Sharjah Limanı’ndan yüklenen TIR’lar, İran’daki Bender Abbas Limanı’na, oradan da Gürbulak Sınır Kapısı ve İskenderun’a ulaştı. Süveyş Kanalı’nın kullanıldığı Sharjah-Mersin güzergahı 20 gün sürerken yeni rota 6-8 gün olacak. Pakistan’dan ise 1 ay süren deniz yolculuğu karayoluyla 10-12 güne indi.

 

20 günden 8'e düştü

 

Taşımanın yapıldığı alüminyum ve silika cinsi eşyanın bulunduğu sefer, BAE’nin Ras al Khaima kentinde başladı. Söz konusu yükler, deniz yolu etabında BAE’deki Sharjah Limanı’ndan İran’daki Bender Abbas Limanı’na Basra Körfezi üzerinden götürüldü. Sonrasında Türkiye’ye Gürbulak Sınır Kapısı’ndan giren yükler, İskenderun’a ulaştırıldı. TIR Karnesi sayesinde Birleşik Arap Emirlikleri’nden deniz yoluyla 20 gün süren Süveyş Kanalı geçişli Sharjah-Mersin güzergahı yerine, İran üzerinden kara yoluyla yapılmış oldu. Bu sayede taşımalar 6 ila 8 günde gerçekleştirilebilecek. Öte yandan diğer güzergahta, İslamabad-Tahran-İstanbul kara ulaştırma koridoru üzerindeki ilk kara yolu taşıması da ekim ayı içinde TIR Karnesi ile yapıldı.

 

Zaman ve maliyetten tasarruf sağlar

 

Koridorun 5 bin 300 kilometrelik ilk seferiyle taşınan yükler, İstanbul Muratbey Gümrük Müdürlüğüne ulaştı. Seferde, Pakistan’dan ithal edilen bisiklet lastiği ve kumaş cinsi eşya getirildi. Pakistan ile kurulan bu koridorla halihazırda 1 ay süren deniz yolu taşımasının, kara yolunda 10 ila 12 güne indirilmesi ve iki ülke arasındaki ticaretin daha da hızlanması hedefleniyor.

 

Pakistan ile yapılan anlaşma, Ticaret Bakanlığı ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın koordinasyonunda Pakistan Büyükelçisi Syrus Sajjad Qazi ile birlikte Pakistan ve İran’dan gelen temsilcilerin, ayrıca Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği (IRU) ve Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) gibi uluslararası örgütlerin de katılım sağladığı toplantı ile yapılmıştı. Bu süreçte TOBB da ana paydaşlardan biri olarak yerini aldı. Özellikle konteyner krizinin yaşandığı bu dönemde ihracatçı firmalar için zaman ve maliyet avantajı sağlayacak bu yeni koridor da Türkiye’nin dış ticaret işlemleri için sürdürülebilir niteliğe kavuşması bakımından önem taşıyor. Nakliye masraflarının da azalmasıyla alıcı ve göndericiler için avantajlı ticaret ortamı oluştu.

Uraloğlu: Kalkınma Yolu ile nakliye süreci 25 güne düşecek Uraloğlu: Kalkınma Yolu ile nakliye süreci 25 güne düşecek

 

TIR Karnesi nedir?

 

Süreci takip eden yetkililerin verdiği bilgiye göre, ülkemiz ile BAE arasında yeni bir deniz karayolu ticaret rotası oluşturuldu. Bu rota Karayoluyla Uluslararası Eşya Taşımacılığı Konusunda Gümrük Sözleşmesi, (1975 TIR Sözleşmesi) sayesinde hayata geçti. Açıklamada ayrıca şu ifadelere yer verildi: “Ülkemizde TIR Sözleşmesi’nin akit tarafı olan Ticaret Bakanlığı yetkililerimiz saha ziyaretlerinde tecrübelerini BAE yetkilileriyle paylaşmış ve ilk taşımada taşımacı firmaya gerekli yardımı sağlamıştır. Taşımada Ticaret Bakanlığı’mızın destekleri son derece önemlidir. BAE ile ülkemiz arasında arasında ikili bir karayolu anlaşması bulunmamakta olup, anlaşmanın her iki ülke Ulaştırma Bakanlığı arasında imzalanması anılan rotanın gelişimine katkı sağlayacaktır.” TIR Karnesi ise, uluslararası kara taşımacılığını, ticaretin kolaylaştırılmasını sağlayan bir transit belgesi olarak kullanılıyor.

 

7DENİZ 

Editör: Haber Merkezi