KMPG tarafından ‘Geleceğe Hazır Dijital Liderler Olmak’ adlı araştırmasından çıkan verilerin teknoloji sektörünün tamamını etkileyen kilit konulara ışık tuttuğunu belirten PEAKUP CEO’su Ahmet Toprakçı, “Teknoloji bu kadar hızlı gelişip, önüne gelen her şeyde mutlak bir değişime yol açarken CIO’ların işleri de zorlaşıyor. CIO’ların öncelikle çalıştıkları kurumun değişime hazır olduğundan ve dijital dönüşümle ilgili her şeyin öngörülmüş ve planlanmış olduğundan emin olmaları gerekiyor. Dijital dönüşümden önce CIO’ların sorumlulukları o kurumun BT altyapısını ve operasyonel sistemlerini yönetmekti. Şimdi ise, bulut teknolojilerinin iş birimlerinde nasıl kullanılabileceği, veri analizi ve üretilen verilerden faydalı sonuçların nasıl şirket iş modeline dönüştürüleceği gibi konular bu yöneticilerin en stratejik hamleleri haline geliyor” dedi.

 

'CIO’ların yüzde 84’ü geleneksel BT dışındaki iş alanlarının sorumluluğunu taşıyor'

 

Toprakçı, verilere bakıldığında üst düzey CIO’ların en az yüzde 84’ünün, geleneksel BT dışındaki iş alanlarının sorumluluğunu taşıdığını anlatarak, “Araştırmalar, başarı kriteri hakkında soru sorulduğunda, performans ölçümlerine daha fazla odaklanmanın yerine iş sonuçlarına odaklanmanın daha verimli olduğunu gösteriyor. Bu yüzden dijital iş yeri ne kadar olgun olursa, CIO’nun CEO’ya rapor verme olasılığı da o kadar yüksek oluyor” diye konuştu.

 

'Bulut teknolojilerine duyulan güven artıyor'

 

Günümüzde bulut teknolojilerinin, daha yaygın kullanıldığını, yıllar içerisinde yaygınlaşan bulut teknolojilerine bakış açısının da giderek değiştiğinin gözlemlendiğini söyleyen Toprakçı, şöyle konuştu: “Veriler kuruluşların, bulut teknolojilerini kullanma konusunda son üç yılda daha fazla güven duyduğundan yana. CIO’lar bu konudaki gelişmelere yakın durmalılar.

 

Beş yıl içinde sektörlerin iş gücü, yapay zeka veya otomasyon ile değişecek

 

2017-2019 yıllarını kapsayan ve 108 ülkede yer alan 3 bin 645 BT yöneticisinin dahil olduğu veriler, teknoloji trendlerini ve bu alanlarda karşılaşılacak en büyük beceri eksikliklerini ortaya koyuyor. Rapora göre, en yeni teknoloji yatırım eğilimini; IoT (Nesnelerin İnterneti), on-demand platforms, robotic prosess automation (RPA), AI (Yapay Zeka) ve machine learning (Makine Öğrenmesi) oluşturuyor. Günümüzde kurumların en az beşte biri, bu teknolojilerden birine sahip ve önümüzdeki dönemlerde de bu alanların büyümesi ve işletmelerin yatırımlarını sürdürmeleri bekleniyor. Bu da CIO’ların da önümüzdeki dönem iş listesinin başında bunların yer alacağını gösteriyor.

 

İş modelleri üç yıllık süre zarfında değişecek

Dış ticaret açığı ocak ayında yüzde 56,4 azaldı Dış ticaret açığı ocak ayında yüzde 56,4 azaldı

 

Rapordan çıkan sonuçlara göre, kuruluşların yüzde 44’ü üç yıl içinde iş modellerini değiştirecek. Bu yıl diğer yıllara göre en büyük yatırımların teknolojiye yapıldığı yıl oldu. Görülüyor ki; genellikle şirketlerinin iş gücünün yaklaşık yüzde 10’unun beş yıl içinde yapay zeka (AI) tarafından değiştirileceğine inanılıyor. Bu da demek oluyor ki; yapay zeka ve siber güvenlik, çalışanların daha fazla beyin gücü gerektiren işleri yapmasını sağlayacak. Yapay zeka uygulamalarını ağırlıklı olarak müşteri deneyimini arttırmak ya da sahtekarlıkla mücadele etmek için kullanan CIO’ların yüzde 95’i ayrıca siber güvenlik tehditlerinin artmasını beklese de sadece yüzde 35’inin bu alanda yatırım yaptıkları paylaşılıyor. Ankete katılanların hem fikir olduğu en yaygın problem, bu teknolojilerin, özellikle de yapay zekanın gerektirdiği yeni yeteneklere sahip insan kaynağının bulunmaması. Bunun yanı sıra ‘İş zekası ve Analitik’ hala listedeki en üst noktayı koruyor ve en iyi performans gösteren BT liderleri, bu alanı stratejik olarak değerlendiriyor. Çünkü veriler, dijital ürün ve hizmetlerin yaratılması, sunulması konusunda en önemli yönlendiricidir. Kullanıcı etkileşimleri bağlamında da bilgi akışı, tüm taraflar için daha iyi katılım ve değer yaratmaya yol açıyor.

 

Yeni eğilimler ve insan kaynağında oluşan 9 yetenek eksikliği

 

Araştırmada öne çıkan bir başka önemli değerlendirme de yeni eğilim becerileri ve insan kaynağında oluşan yetenek eksiklikleri. Bu eğilim ve eksiklikler sırasıyla şu şekilde: Güvenlik ve Dayanıklılık, Teknik Altyapı Mimarisi, Proje Yönetimi, Yazılım, İş Analitiği, Kurumsal Altyapı Mimarisi, Siber Güvenlik, Yapay Zeka, Büyük Veri-Analitik. CIO’lar ekiplerini oluştururken bu yeteneklere dikkat etmeliler.”

 

7DENİZ 

Editör: Haber Merkezi