Türk Deniz Kuvvetleri Barbaros Türk Deniz Grubuʹnun 17 Mart-27 Haziran arasında Güney Afrikaʹda gerçekleştireceği sefere eski Donanma Komutanı emekli Oramiral Nusret Güner tepki gösterdi: “Kırım ve Ukraynaʹda gelişen olaylardan ötürü Karadenizʹde sular sıcak. ABD ve Rusya adeta satranç oynuyor. Karşılıklı hamle yapıyorlar. Her an bir çatışma olasılığı olma ihtimali varken, bölgede daha az bir kuvvet bulunmasına sebep olacak şekilde, Türk Deniz Kuvvetleriʹnin Afrika seferine angaje olması kabul edilemez bir durum.” Rusya, Kırımʹı 3 haftadır askeri denetim altında tutuyor. Kırım hava sahasında, pilotsuz Amerikan casus uçağının Rus kuvvetleri tarafından tespit edilerek yere indirdiği açıklandı. Bölgede bu sıcak gelişmeler olurken Türk Deniz Kuvvetleri, Barbaros Türk Deniz Görev Grubu 17 Mart-27 Haziran arasında 2 fırkateyn, 1 korvet ve 1 lojistik gemisiyle 102 gün boyunca 27 ülkede seyirler icra edecek. 1,5 yıl Donanma Komutanlığı yapan, Deniz Kuvvetleri Komutanı olması beklenirken, istifa eden, sonrasında yaptğı eleştiriler sebebiyle Genelkurmay Başkanlığı tarafından orduevlerine girişi 6 ay yasaklanan emekli Oramiral Nusret Güner, Hürriyetʹe Karadeniz sularındaki sıcak saatleri, Türk donanmasının Güney Afrika seyahatini ve olası olumsuz durumları değerlendirdi.  TÜRK FİLOSU GÜNEY AFRİKA SEFERİNE ÇIKMAMALI Nusret Güner, ʹTürk Filosu Güney Afrika Seferine çıkmalı mı? Baştan buna kısaca Hayır yanıtını veriyorumʹ diye başlıyor söze. Bunun ise 2 temel nedeni var Nusret Günerʹe göre; ʹBirincisi, Bölgedeki Kırım ve Ukrayna krizi yüzünden bölgedeki mevcut risk ve tehditler, 2ʹncisi Deniz Kuvvetleriʹnin Balyoz vb gibi davalarla içine düşürüldüğü durum nedeniyle personelin mesleki tecrübe ve yeteneklerinde meydana gelen zafiyetʹ UKRAYNAʹYA KARŞI KIRIM HAMLESİ Önce Uluslararası konjektür açısından başlıyor söze Nusret Güner, ʹMevcut şartlar  bölgemizde güçlü olarak bulunmamızı gerektirmekte..Öncelikle Ukrayna Krizi ki, ben bunu başından itibaren Kırım Krizi olarak değerlendiriyorum. Kırım, Rusya için, sıcak denizlere bir adım daha yaklaşmak için önemli stratejik bir mevki teşkil etmekte, sadece Karadenizʹi değil, esas olarak, Türk Boğazlarıʹnı (İstanbul Boğazı, Marmara Denizi ve Çanakkale Boğazı) kontrol etmektedir. Kırımʹın, bu Stratejik pozisyon nedeniyle tamamen Rusyaʹnın kontrolüne girmesi; Batı (ABD ve AB) ve özellikle Küresel Güç olan ABDʹnin kabul edemeyeceği bir durumdur. Krizi kim çıkarmış olursa olsun, Batıʹnın Ukraynaʹyı ikiye bölerek, bir parçasını ABʹye bağlama oyununa karşı; Rusya, sıcak denizlere inme yolunda kendine büyük avantaj sağlayacak olan Kırım seçeneğini ileri sürmüştürʹ BÖLGEDE ÇATIŞMA RİSKİ  VARKEN KUVVETLERİ AFRİKAʹYA GÖNDERMEK HATA Karadenizin sularının şu an çok sıcak olduğunun altını çizen Nusret Güner, ʹBu değerlendirmeler çerçevesinde; Tarafların menfaatleri ve ihtiyaçları; Bölgemizde, özellikle ABD ve Rusya arasında gerginliğe ve küçük olasılıkla da olsa bir çatışmaya dönebilecek bir durum yaratmaktadır. Bu şartlar altında, Türk Deniz Kuvvetlerinin, Bölgede daha az bir Kuvvetle bulunmasına sebep olacak şekilde, bir kısım unsurları ile Afrika Seferine angaje olması kabul edilemez bir durumdurʹ DAVALAR NEDENİYLE PERSONEL ZAAFİYETİ VAR Nusret Günerʹe göre Türk Deniz Kuvvetleriʹnin Güney Afrika seferine gitmemesi gerekliliğinin 2ʹnci nedeni ise özetle şöyle açıklıyor, Kırım krizi çerçevesinde Donanmaʹnın mümkün olan fazla sayıda kuvvetle Bölgede bulunma zorunluluğu ve Balyoz, Casusluk vb. davalarla kurulan kumpas kapsamında personelin mesleki tecrübe ve yeteneklerinde meydana gelen zafiyet nedenleriyle; Barbaros Deniz Görev Grubuˮnun Güney Afrika Seferininde büyük ölçüde risk görmekteyim. Türk Deniz Kuvvetleri, hiç kimseye birşeyler ispatlamak zorunda değildir. Yapması gereken, zayıf düştüğü bu yıllarda, ülke savunmasına ağırlık vermesi, bu uğurda ellerinden geleni yapması ve gerektiğinde ülkesi için canlarını feda etmesidir.ʹ 7deniz
Editör: TE Bilisim