Denizciler için uzun kontratlar pandemi ile gelen seyahat zorlukları sebebi ile daha uzun gemide kalma surelerine dönüştü. Ayrıca gemiden ayrılıp eve giderken test zorunlulukları ve Covid-19’e karşı aşılanma cabaları eklendi. Covid-19 PCR testi Ticari gemilerde çalışan mürettebat için baslarda ulaşılması zordu. Ancak bu sorun test üretiminin hızla artması sayesinde aşıldı. Bununla beraber PCR test maliyeti kendi vatandaşı olduğunuz ülke dışında yaptırıyorsanız halen çok yüksek seviyede. Amerika’da hava alanlarında yolcular için yapılan PCR testleri şu an için 250-500 dolar arasında değişiklik gösteriyor. Ticari gemi mürettebatını gerek laboratuvarda gerekse gemide yapılacak PCR testlerinde fiyatlandırmalar ise 700-1200 dolar arasında farklılık gösteriyor. Buna bir de test karada bir laboratuvarda yapılacak ise ulaşım masrafları da eklendiğinde gemi işletim masrafına ciddi bir masraf kalemi eklendiğini söyleyebiliriz. PCR test kiti üretimleri artış gösterdikten sonra bu testlerin kullanımı ülke dışından gelen denizciler içinde sağlanmış ve bu sektörde hizmet veren sağlık şirketlerine de önemli bir gelir kapısı açılmış oldu.

 

Şimdi pandemi ile mücadelenin testten sonra asıl önemli adımı olan aşıya ulaşma çabaları başladı. Aşı üretimi halen patent hakları ve dünyanın silah lobisi ile birlikte en büyük lobisi olan ilaç şirketlerinin baskıları sebebiyle limitli olarak ancak belirli ülkelerde üretilebilmekte. Aşı üretimini sağlamış gelişmiş ülkeler bu sağlık imkânını dünyanın geri kalanı ile paylaşmakta büyük bir kıskançlık yarışına girmiş bulunuyor. Nüfusunun çok üzerinde aşı stoklayan Avrupa ülkeleri ve asi fiyatının 2 katını teklif ederek aşı tedarikinde listede öne çıkma çabası olan Ortadoğu ülkeleri deşifre oldu. Yine bu ülkelerde aşırı stoklanan bazı aşıların lojistik hatalar sebebiyle bozulması ve teklif ettikleri yüksek miktardaki parayı dahi asiyi teslim aldıktan sonra ödemeyen bu ülkelerin samimiyetsizlikleri insanlık tarihine kaydediliyor.

 

Dünya sağlık örgütünün 18 yaş altına aşı yapılmaması, bunun yerine eldeki aşıların dünyada ihtiyaç olan diğer ülkeler ile paylaşılması yönündeki tavsiye kararına rağmen fazla üretim ve iç piyasada tüketilmeyen aşıyı dahi paylaşmamak için aşı yaşı Amerika’da 12’ye kadar düşürüldü. Aşılama yaşının çok daha düşürüleceği de bekleniyor. Tabi bu kararlar güvenilirliği şüpheli durumda olan gerekli testler ve onaylar hızlıca yapılarak alındı. Amerika’da üretilen ve tek doz uygulanan bir aşı markasında sorunlar yaşandıktan sonra kullanımdan geçici olarak kaldırılması ve daha sonrasında tekrar kullanıma sunulması da bunu gösteriyor.

 

Covid-19 vakalarında ve bu sebepten ölümlerde dünyada en üst sırada bulunan Amerika Birleşik Devletleri, Pandemi ile mücadeledeki başarısızlığını örtmek için üretilen aşıları paylaşmama politikası izliyordu. Amerika’da benim de yönetim kurulunda görev aldığım deniz ticaret örgütü gemicilerin aşılanmasının önemini yerel ve federal yetkililere aşılamanın başlamasından bugüne anlatmaya çalıştık. Bunun önemi ancak gemilerde Covid-19 vakalarının görülmeye başlaması, bunun sonucu üzerinde yük bulunan gemilerin limanda 10 ila 20 güne varan sure gecikmelere uğraması, Amerikan ihracatının ve ithalatının sekteye uğraması sebebiyle görüldü.

Danimarka deniz kirliliğini önlemek için scrubber tahliyesini yasakladı Danimarka deniz kirliliğini önlemek için scrubber tahliyesini yasakladı

 

Amerika’nın ithalat ve ihracatının yüzde 90 fazlası kısmının denizden yapıldığını düşünürsek ekonomiye ne kadar büyük bir tehdidin kapıda olduğu çabucak anlaşıldı. Tatbiki biz böyle bir maddi tehdit olmaksızın ülkenin ve yetkililerin aşıları paylaşmakta insani değerlere öncelik vermesini ve insani değerleri öne çıkarmasını dilerdik. Mayıs ayı ikinci haftasında aldığımız haber ile yurt dışından gelen gemicilere de artık aşı sağlanabileceğinin müjdesini verdik. Halen denizcilere aşılama uygulaması sınırlı sayıda limanda uygulanıyor. Gemi sahipleri mürettebatı aşılamak konusunda ısrarcıydı ve bu haberle hemen tüm gemiler talepte bulundu. Ancak Amerika’da 3 değişik asi uygulanmasına rağmen denizciler için sadece tek doz uygulanabilen asi tipi kullanılmak zorunda. Malum ikinci doz zamanı geldiğinde geminin nerede olacağı bilinmiyor.

 

Amerika’da şu an için aşılar Pfizer 2 doz, Moderna 2 doz, Johnson & Johnson 1 doz olarak kullanımda. Teoride her üç aşı da denizcilerin kullanımına sunulmuş olsa da pratikte denizciler için sadece tek öz uygulanan Johnson&Johnson aşının yapılması mümkün. Şu an için 21 eyalet denizcilere aşı temin etmekte. Güncellenmiş listeyi ekteki linkten takip etmekte mümkün https://namma.org/vaccines/. Aşı randevuları gemiler gelmeden birkaç gün önce yapılması tavsiye edilmekte. Mürettebatının aşılanmasını teşvik ve tercih eden şirketlere de birkaç tavsiyemiz olacak bu konuda.

 

Öncelikle denizcilerin muhtemel yan etkiler ve denizcinin kendi sağlık durumuna paralel yaşanabilecek sorunlar hakkında denizciler bilgilendirilmeli ve legal sorunlar yaşanmaması için aşılanma tercihinin bireylere ait olduğu ve sorumluluğun bireysel olduğu hatırlatılmalı. Muhtemel yaşanacak yan etkiler sebebiyle aşılanan mürettebatın bir veya birkaç gün görev yapamayacağını göz önünde tutarak gemi mürettebatının tamamının ayni gün ve hatta aynı liman ziyaretinde aşı yapılmasının tercih edilmemesi ve gemi mürettebatının tamamının birkaç guruba ayrılarak aşılanması tercihen daha olumlu olur.

 

Son olarak gemi sahiplerinden birinden aldığım duyuma istinaden belirtmek istiyorum ki, armatörün gemilerinden birinde sadece bir mürettebat aşılanmış ve gemi sonraki Güney Amerika seferinde tüm mürettebata Covid-19 testi yapıldığında sadece bu asili mürettebatta pozitif Covid-19 test sonucu alınmış. Bu sonuçla gemi limanda bir süre bağlanmak zorunda kalmış. Tüm mürettebatın uzun sureli olarak gemide beraber olduğunu varsayarsak ve sadece bir tek aşılanmış mürettebatın testinin pozitif sonuçla çıkması acaba aşılanan kişilerde Covid-19 testlerinin yanıltıcı pozitif çıkma ihtimali var mı fikrini doğuruyor. Bu çalışmaların da sonuçlarının da ileride bizlere sunulacağını tahmin ediyoruz. Şu an için gemide aşılama uygulaması çok sınırlı ancak bu çalışmada giderek yaygınlaşacak. Pandemi surecinden maddi olarak en karlı çıkan sektörlerden birinin medikal ürünleri üreten şirketler olduğunu biliyoruz. Bununla beraber denizcilere sağlıklı çalışma ortamı sunulmaması durumunda medikal şirketlerin üretim yapacak ham maddelere ulaşmaları ve ürettikleri ürünlerin dağıtımının yapılamayacağını görmeleri gerekmektedir. Herkese sağlıklı yarınlar diliyoruz.

 

Kapt. Kubilay Ulucan

Maritime Exchange USA – Yönetim Kurulu Üyesi

Editör: Haber Merkezi