İMEAK Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nün son zamanlarda emniyeti elden bıraktığını belirterek, deniz dolandırıcılığı yaptığını iddia etti. İMEAK Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nün son zamanlarda emniyeti elden bıraktığını belirterek, ticarete soyunduğunu kaydetti. Bahçeşehir Üniversitesi Türk Boğazları Uygulama ve Araştırma Merkezi öncülüğünde düzenlenen 2. Türk Boğazlarında Durumsal Farkındalık Sempozyumu’nda konuşan İMEAK DTO Başkanı Metin Kalkavan, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nün Türk Boğazları’nda verdiği hizmete atıfta bulunarak, “Hem kurtarma hem kılavuzluk hem römorkörcülük yapacaksın. Böyle bir şey dünyada yok. Bana göre Türk Boğazları’nın en büyük sorunlarından bir tanesi, patronlar sorunudur” dedi. Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nün hizmet verdiği alanlarda tüccar mantığı ile hareket ettiğini söyleyen Kalkavan, sözlerine şöyle devam etti; “Müşteri bekliyor. Kaza olacak da para kazanacak. Hangisi? Emniyet mi? Ticaret mi? Şimdi bu ikisi yürümez. Dünyada böyle birşey yok. Kıyı Emniyeti diye bir kuruluş varsa, verdiği görevleri yapar. Görevi emniyettir. Ticaretle alakası olamaz. Kınıyorum. Kılavuz var, römorkör var, ha bir de şuraya dokun bir arıza yap, dünyanın parasını alayım. Bu uygulama sürdürülebilir değil, mutlaka değişmesi lazım. Mutlaka değişmek zorunda. Başımıza gelen olay bu. Gelince de alıyorsunuz. Gemide kılavuz var. Yanında da römorkör var. Bir makine arızası var. O arıza emniyeti mi düşürsünüz parayı mı düşünürsünüz? Böyle şey olmaz. 3 bin dolarlık masrafta 525 bin dolar para al. Gemideki bir kaptan hata yaptı, demiri indirmedi. Suya indirse 10 bin dolar, indirmedi 525 bin dolar. Şimdi, bu uygulanabilecek birşey değil. Emniyetse emniyet. Bu zihniyetle Boğaz’daki kazaları artırırız” diye konuştu. YAPILAN İŞLEM, DENİZ DOLANDIRICILIĞIDIR! Türk Boğazlarında meydana gelen bir makine arızasında 500 bin dolar para alan Kıyı Emniyeti’nin yaptığı işlemin deniz dolandırıcılığına girdiğini ifade eden İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, bu tür olayları dünyaya anlatmakta zorluk çekeceklerini söyleyerek şunları kaydetti; “Ufacık bir makine arızasından 500 bin dolar sigortadan para alacaksın. Kurtarma yardımına gelecek. Bunu dünyaya anlatamayız. Deniz dolandırıcılığına girer. Dolayısıyla bu ikisi çalışmaz. Hem kurtarma hem kılavuzluk hem römorkörlük, böyle bir şey dünyada yok. Bana göre Türk Boğazları’nın en büyük sorunlarından bir tanesi, patronlar sorunudur. Yoksa yapılanlar çok daha iyiye gidiyor. Çok daha iyi olacak. Hep şikayet ediyoruz ama insanlar insanlar geriye ve nereden geldiğimize bakmaz. Niye olmadı düşündüklerimiz, isteklerimiz. Halbuki gelişim diye bir süreç vardı. Neydik ki nereye geldik? Buna bir bakmak lazım. 20-30 yıl 50 yıl önce. Herkes istiyor Amerika olayım, Batı Avrupa olayım. Bir de onun tarihlerine bak, kaç senede bu hale gelmiş. Dolayısıyla Türk Boğazları her zaman gündemde kalacak. Ama dediğimiz güvenlik ve emniyet açısından diğer tarafı çok riskli bir alan. Ama bizi ilgilendiren ikisi olarak çevre güvenliği, mal ve can emniyeti” diyerek sözlerini tamamladı. METİN KALKAVAN’I KIZDIRAN OLAY 2 Nisan 2014 tarihinde Turkon Holding mülkiyetinde bulunan M/T ORKUN KALKAVAN isimli Marshall Adaları bayraklı konteyner gemisi, Gelibolu’da kılavuz kaptan aldıktan sonra makine arızası yaparak sürüklenmişti. Tehlikeye maruz kalan M/T Orkun Kalkavan isimli konteyner gemisi karaya oturmaya 9 gomina kalmışken, Kıyı Emniyeti’ne ait Kurtarma-10 römorkörü halat alarak gemiyi emniyetli bir şekilde Şevketiye demir bölgesine demirletmişti. Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü internet sitesinde kaza ile ilgili yayınlanan bilgiye göre, 2 Nisan 2014 günü saat. 04,30’da gemi kaptanı ile Kurtarma-10 kaptanları arasında TOF kurtarma yardım sözleşmesi yapılmış, bilahare Kıyı Emniyeti ile armatör firma arasında sulh anlaşması yapılarak kazazede gemi M/T Orkun Kalkavan’ın seyrine izin verilmişti. TURKON HOLDİNG 525 BİN DOLAR ÖDEDİ Metin Kalkavan’ın Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nü “deniz dolandırıcılığı” yapmakla suçladığı konuşmasında, yapılan kurtarma yardım anlaşması sonucu, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’ne 525 bin dolar para ödediği ve bu olaydan dolayı tepkisini gösterdiği öğrenildi. KALKAVANʹIN SÖZLERİ, ÜLKEYİ SIKINTIYA SOKAR İMEAK Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavanʹın, Türk Boğazları Sempozyumuʹnda Türk Boğazlarıʹndan sorumlu otorite konumunda bulunan Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü hakkında ˮDeniz Dolandırıcılığıˮ suçlaması yapması, başta IMO olmak üzere, Türk Boğazlarını kullanan ülkeler nezdinde, karşılık bulacağı tahmin ediliyor. Konu ile ilgili konuştuğumuz denizcilik uzmanları, Türk Sivil Denizcilik sektörünün çatısı konumunda bulunan İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavanʹın bu sözlerinin, uluslararası toplantılarda başta Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü olmak üzere Dışişleri Bakanlığı ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı yetkililerinin önüne konulacağı belirtildi.  (Kaynak:Denizhaber.com.tr ) 7deniz
Editör: TE Bilisim