Dünyanın en iyi korunan plajları arasında yer alan ve caretta caretta deniz kaplumbağalarının üreme alanı Ortaca İztuzu sahilinde pandemi döneminde yumurta bırakan kaplumbağa sayısında artış yaşandı. Nesli tükenme tehlikesi altında ve tüm dünyada koruma altında olan caretta caretta deniz kaplumbağalarının Muğla bölgesindeki en önemli üreme alanı Ortaca’nın İztuzu sahiline kaplumbağaların yumurta bırakmaları devam ediyor.

 

Mart ayından itibaren tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüs salgını sonrası plajlar girişe geçici olarak kapatılmıştı. Deniz kaplumbağalarının İztuzu sahiline Mayıs ayında başlayan yumurta bırakmaları Temmuz ayı sonuna kadar devam edecek. Yumurta bırakmanın yanında ilk yumurtalardan çıkacak yavrular denizle önümüzdeki günlerde buluşacak.

 

Deniz kaplumbağalarının sahile yumurta bıraktıkları akşam saat 20.00 ve sabah 08.00 arasında plaja giriş yasak. Pandemi döneminde yumurta bırakılan yuva sayısında artış olduğu tespit edilirken, deniz kaplumbağalarının bu yıl plajların insan girişine kapalı olduğu dönemde yaklaşık 350 yuvaya yumurta bıraktığı açıklandı.

 

Yaralı deniz kaplumbağalarının tedavisinin yanı sıra yuvalama kumsallarında koruma çalışmalarını ve çeşitli bilimsel araştırma projelerini sürdüren Deniz Kaplumbağaları Araştırma Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi (DEKAMER) bir taraftan ziyaretçileri ağırlamaya başlarken, diğer taraftan merkeze gelen yaralı kaplumbağaların tedavisini yapıyor. Merkezde gönüllü olarak çalışan öğrenciler sahile kaplumbağalar tarafından bırakılan yuvaları koruma altına alıyor ve gündüz sahile gelen vatandaşların yumurtalara zarar vermesinin önüne geçiliyor.

 

Merkez ziyarete açıldı

 

Deniz Kaplumbağaları Araştırma Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi (DEKAMER) Müdürü Pamukkale Üniversitesi, Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Yakup Kaska, Haziran ayı başından itibaren merkezin ziyaretçilere açıldığını belirtti. Kaska, “Haziran ayından itibaren kontrollü olarak sosyal mesafe kuralları dahilinde merkezimizi ziyaretçilere açtık. Şu anda günde 100 civarı ortalama bir ziyaretçimiz oluyor. Ama geçtiğimiz yıl bu dönemlerde yaklaşık 400-500 ziyaretçimiz vardı” dedi.

 

8 kaplumbağanın tedavisi sürüyor

 

DEKAMER merkezinde 8 deniz kaplumbağasının tedavi sürecinin devam ettiğini açıklayan Prof. Dr. Kaska, bir hafta önce Bodrum’da sahile vuran yaralı kaplumbağa hakkında bilgi verdi. Kaska, “Bodrum’dan merkezimize getirilen kaplumbağaya Mavi ismi verildi. Kafasında çok görünür bir yara var. Şu anda antibiyotik dozunun birinci bölümü tamamlanmış durumda. Üstü antibiyotik kremlerle ve balmumu ile kapatıp su içerisinde gözlemi devam ediyor. Yoğun bakımda tutuyoruz kaplumbağayı ve ziyaret ortamına almadık. Kaplumbağanın iyileşme durumu iyiye doğru gidiyor. Daha önce uyguladığımız yöntemleri tekrar ettiğimiz zaman bu kaplumbağayı da kurtaracağımıza inanıyorum. Şu anda merkezimizde 8 kaplumbağanın tedavi süreci devam ediyor” dedi.

 

'Şu anda 350 yuva var'

 

Son 5 yıl ortalamasının 658 yuva olduğunu belirten DEKAMER Müdürü Kaska, “Bu sene de bu sayıya yakın bir rakam olacağını düşünüyoruz. Şu anda 350 civarında bir yuva var. Şu anda sezonun yarısı sayılır. Daha sezonun ikinci yarısı Temmuz ayında da yuvalama olacağını düşünürsek mevcut yuvamız kadar daha yuvanın olmasını bekliyoruz” dedi.

 

'Pandemi süreci deniz kaplumbağalarına yaradı'

Fırtına sonrası denizde kirlilik oluştu Fırtına sonrası denizde kirlilik oluştu

 

Pandemi sürecinin kaplumbağalara yaradığının altını çizen Kaska, “Kaplumbağaların pandemiden çok yararlandığını söyleyebiliriz. Önceden insanların bile şezlongların arasından yürüyerek geçmesi mümkün değildi. Biz o zaman insanlara diyorduk ki, ‘3-5 metre aralık verin ki kaplumbağalar sahile çıktığında yuva yapabilsin’ Bu yıl virüs sağ olsun bizim adımıza söyledi. Sosyal mesafe adına iki şezlong arası mesafe kaplumbağaların yuva yapması için daha iyi bir ortam oluşturdu. Kumsalların da belli bir dönem ziyaretçiye kapalı olması kaplumbağaların insanlar tarafından rahatsız edilmemesi onların yuva yapma başarılarını da arttırmış oldu. Ancak yavruların denize yönlendirilmesi ve ışıktan etkilenmesi gibi durumlar önümüzdeki günlerde yine dikkat edilmesi gereken durumlar. Dolayısıyla yuvanın çok olması demek, denize ulaşan yavru sayısının çok fazla olmaması demek negatif olarak etkilenebilir. Bir de her ne kadar kumsallar boş kalınca kaplumbağalar başarılı bir şekilde yuva yapıyor ama tilkiler ve porsuklar gibi hayvanlar da rahatça dolaşabiliyor. Bu dolaşma da onların besin olarak deniz kaplumbağalarını tercih etmelerine sebep olabiliyor. Biz bu sınırlandırmayı da yüzde 20 civarında bu parçalayıcılara bırakıyoruz. Ama yüzde 80’ini de koruma altında tutmaya çalışıyoruz” dedi.

 

7DENİZ 

Editör: Haber Merkezi