İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Ağustos Ayı Meclis Toplantısı, pandemi kısıtlamalarının neden olduğu kapanmaların ardından uzun bir aradan sonra ilk kez fiziki olarak gerçekleşti. Online katılımın da olduğu toplantıya Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran ve çok sayıda meclis üyesi katıldı.

 

İMEAK DTO Meclis Başkanı Salih Zeki Çakır’ın başkanlığındaki toplantı 10 günü aşkın bir süredir yaşanan orman yangını felaketinde hayatını kaybedenlere baş sağlığı dileğiyle başladı.

 

Haziran ayı mizanının okunup onaylanması ile temmuz ayı faaliyet raporu gösteriminin ardından toplantının diğer gündem maddelerine geçildi.

 

Son 20 yılda denizcilik sektöründe önemli atılımlar yapılıyor

 

Toplantıda konuşan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, denizcilik sektörünün kapsamlı ve çetrefilli boyutları olan bir alan olduğunu belirterek, bakanlık olarak sektörün kabiliyetinin ve yeteneklerini kazanıma dönüşmesi için cansiperane bir mücadele içinde olduklarını kaydetti. Denizcilik sektöründe Türkiye'nin sahip olduğu imkan ve kabiliyetlerin tam anlamıyla hayata geçirilmesi adına atılması gereken adımlar olduğunu dile getiren Kıran, “Son 20 yılda denizcilik sektöründe son derece önemli atılımlar yapılmakta ve bu atılımlarda son derece kapsamlı ve geniş boyutta ele alınması gereken ve Türkiye’nin elini siyasi anlamda da güçlendiren bir noktaya ulaştı” dedi.

 

Son dönemde özellikle konteyner ticareti bağlamında yaşanan sorunlar sorunların farkında olduklarını belirten Kıran, ilgili kurumlarla koordinasyon halinde çözüm için çabaladıklarını söyledi. Kıran, Gine Körfezi’nde korsanlık faaliyetine maruz kalan vatandaşların kurtarılması konusundaki tahliye operasyonları veya saldırılara rağmen ticaretin durdurulmaması konusundaki gerekli mücadeleyi gösterdiklerini aktardı.

 

Türkiye’nin güçlü olması denizcilik sektörünün kabiliyetinin güçlenmesinden geçiyor

 

Kombine taşımacılıkla deniz ticaretinin yenilenmesi, yenilikçi ve vizyoner tutumunun bir  yansıması olarak dünyadaki gelişen trendlere uyum sağlaması için sektörün sahip olması gereken yeni kapasiteler ve imkanların temin edilmesi konusu başlı başına ele alınması gerektiğini ifade eden Kıran, “Karadeniz başta olmak üzere ülkemizin denizlerdeki enerji kaynaklarından istifade edilmesi, keşfedilmesi konusunda attığı adımlar elbette devletimizin bu konudaki kudreti liderliği. Türkiye’nin masada muhataplarıyla bir araya geldiğinde güçlü mücadele vermesinin yolunun topyekun denizcilik sektöründeki imkan ve kabiliyetin güçlenmesinden geçtiğinin farkındayız” dedi.

 

 

DEHAKUM önemli bir adım

 

Konuşmasının devamında geçtiğimiz hafta İMEAK DTO’da yapılan Ankara Üniversitesi (AÜ) Deniz Hukuku Ulusal Araştırma Merkezi (DEHAKUM) Yönetim ve Danışma Kurulu Toplantısı’na da değinen Kıran, “Merkezimiz bu anlamda çok önemli bir işlev görecek. Nitekim merkezi kurduğumuz ilk günlerde rekabet ettiğimiz ülke basınında pek çok haber yer aldı. Demek ki doğru noktadayız, doğru adımlar atıyoruz. Şimdi bu insan kaynağını yetiştiren ülke, buradaki kapasitemiz, dünyada belirleyici güçte hukukçularımız yetişecektir. Buna inanıyoruz. Geçtiğimiz haftaki toplantımızda pek çok gündem başlığı vardı. Konu başlıklarını ele alma fırsatı bulduk” dedi.

 

Türk P&I Sigorta'nın finansal değerlendirme notu arttı Türk P&I Sigorta'nın finansal değerlendirme notu arttı

Denizcilik alanındaki projeleri destekliyor

 

Bugün dünyadaki en önemli altyapı projelerinin lojistik, ulaştırma alanında olduğunun altını çizen Kıran, “Dünyadaki yeni trendlere, teknolojik gelişime baktığımızda kara, deniz ve hava taşımacılığının kombine bir şekilde güçlü olması, ticaretinde güçlü olmasının önünü açıyor. Bu bakımdan denizcilik alanındaki bütün alt yapı projelerinde destekliyoruz, desteklemeye devam edeceğiz. Türkiye, özellikle son 15 yılda 100 milyar dolar değerinde altyapı projesine imza attı. Bunların büyük bir bölümü aslında gemicilik sektöründeki ulaşım ağının güçlenmesi adına yapılan çalışmalar. Ama burada yapılan her projenin özellikle Çin’in “Kuşak ve Yol Projesi” ülkemizin öncülük ettiği Hazar geçişli orta koridor projesi, bunların özellikle tarihi İpek Yolu'nun canlandırılması konusunda ve yine bu projelerden istifade ederek deniz taşımacılığında daha hızlı hale getirilmesi konusunda yapılan çalışmalar.”

 

Kıran, “Bugün Türkiye’de ithalat-ihracat dengesine baktığımızda bunun yüzde 60 oranında denizden gerçekleştiğini görüyoruz. Dünya ortalamasına baktığımızda yüzde 60 oranında ticaretin, denizlerden gerçekleşmesi önemli bir ama yeterli değil. Çünkü dünyanın gelişmiş ülkelerine baktığımızda ticaretinin yüzde 80’ini yapıldığını görüyoruz. Türkiye’nin kısa sürede bu yüzde 60’lardan yüzde 80’lere gelmesi işten bile değil. Biz bu adımları desteklemek adına her zaman sektörümüzün yanındayız” diye konuştu.

 

7DENİZ – ÖZEL

Editör: Haber Merkezi