Gönüllü genç denizcilerden oluşan bir yapıya sahip olan GEDDAD, sektörde hiçbir karşılık beklemeden yardıma ihtiyacı olan herkese en ivedi şekilde ulaşmak için 7 gün 24 saat hazırda bekleyen kalifiye ekibiyle sektörün hizmetinde. Genç Denizciler Dayanışma Derneği GEDDAD 2011 Eylül ayında kurulan bir dernek. Kuruluş amacı öncelikle denizcilik öğrencileriyle denizde yapılabilecek faaliyetler ve sektörün geliştirilmesini sağlamak. GEDDAD, emniyet alanında araştırma ve geliştirme faaliyetleri amaçlıyor ve kurucuları denizcilikten mezun ya da denizcilik öğrencilerinden oluşuyor.

Genç Denizciler Dayanışma Derneği (GEDDAD) Yönetim kurulu Başkanı Umur Zamanoğlu, yaptıkları işin tamamen gönüllülük esasına dayalı olduğunu ve yaptıkları çalışmalarla denizcilik sektörüne katkı sağlamak amacıyla hareket ettiklerini söyledi. Zamanoğlu, 'Öncelikle deniz emniyet ve güvenlik sistemlerine yönelik AR-GE çalışmaları yapıyoruz. Yaptığımız bu AR-GE çalışmalarında daha sonra; lise, meslek yüksekokulu ve fakültelerde okuyan denizcilik öğrenciyle beraber kendi içimizde uygulamalar ve pratikler yapıyoruz. Tekne nasıl yanaşır, nasıl kalkar? Teknenin tipleri, elementleri gibi konulara okulda eksik kalınan eğitimleri biz burada kendi içimizde tamamlamaya çalışıyoruz. Artık kendi botlarımızla ve deniz unsurlarımızı suya indirip prototip çalışmalarına başladık. Aynı zamanda biz bir gönüllü ordusuyuz. Bu gönüllü ordusu olarak denizde emniyet ve arama kurtarma alanlarında faaliyet gösteriyoruz. Arama kurtarma alanında denizde yüzen 6 adet unsurumuz var. Kapalı ve açık kasa olarak boylarına göre değişkenlik gösteren RİP bot dediğiz araçlardan oluşuyor. Bunun dışında karada da lojistik destek araçlarımız var' şeklinde konuştu.

Maltepe, Haydarpaşa, Eyüp Haliç ve Silivri olarak dört bölgeye yayılmış durumda olduklarını vurgulayan Zamanoğlu, 'Marmara Denizi'nde denizden ve karadan intikale hazır durumdayız. Hem bu bölgelerde denizcilik okullarında okuyan öğrenciler uygulamalı manevralar yapabiliyorlar. Üst sınıflardan aldıkları bilgileri alt bölümlere aktarıyorlar. Hem de afet ve kaza durumlarında acil müdahale ekibi olarak olay yerine intikal ederek en kısa sürede arama ve kurtarma çalışmalarına dahil olmuş oluyorlar. Devletin tüm organlarıyla koordineli bir şekilde tüm afet durumlarında hareket ediyoruz' ifadelerini kullandı.

Finansal açıdan nakdi olarak hiçbir gelirlerinin olmadığını belirten Zamanoğlu, 'İşin finansal kısmında devletin hibe fonlarından ve destek projelerinden yararlanıyoruz. Dernek olarak hiçbir şekilde, ne emniyet görevi, ne kurtarma görevi, yedekleme, çeki ve sportif faaliyetler gibi etkinlikler için hiçbir şekilde nakdi karşılık kabul etmiyoruz. Biz gönüllüyüz. Karşı taraf zorunda değil ama bize yardımda bulunmak isterse, biz hibe olarak can yeleği, yakıt, operasyon malzemeleri gibi bizim ihtiyacımız olan malzemeyi temin ediyorlar. Biz kesinlikle para kabul etmiyoruz' ifadesinde bulundu.

Bundan sonraki hedefleri arasında denizde daha fazla araca sahip olmak ve daha fazla akademik eğitim imkanını yakalamak olduğunu belirten Zamanoğlu, 'Eğer mümkünse bir gün bütün üniversite hocalarıyla birlikte biz akademik eğitimimizi tamamlamak istiyoruz. Biz burada akademik eğitim açısında yeterli imkanlara sahip değiliz. Eğer hocalarımız bize gönüllü olarak destek olurlarsa ya da okullar arası bir protokolle daha iyi denizciler ve daha kalifiye zabitler yetiştirmek istiyoruz. Okulda hocalar akademik ve teorik manada eğitim verirler. Kendi simülatörlerinde ve laboratuvarlarında bir yere kadar eğitim verebilirler. Oysa burada bizim dediğimiz; teknelerimiz, botlarımız, telsizlerimiz var. Biz bunları burada bozabiliyoruz, kırabiliyoruz, modifiye edebiliyoruz, araştırabiliyoruz, geliştirebiliyoruz. Farkımız bu' dedi.

Arama kurtarmada 7 gün 24 saat esasına göre 4 istasyonda görev yaptıklarını ifade eden Umur Zamanoğlu, 'Olası bir olayda bizim toplamda 12 personelimiz görev yerine ulaşabilecek şekilde sistemimiz dizayn edildi. Bu sistemde botlarımızla, karada ve denizden veya amfibik unsurlarla ivedi bir şekilde İstanbul Boğazı'nda en fazla 20 dakika içerisinde müdahale edilmediğimiz herhangi bir yer yok. Şuana kadar denizden cenaze çıkarılması görevinde bulunduk. 14 gün boyunca kayıp şahısların aranması görevlerinde bulunduk. Kumburgaz'da, Rumeli kavağında, Haydarpaşa limanında meydana gelen bir kazaya ivedi bir şekilde müdahale de bulunduk. Jurnale baktığımızda bu yaz için 14 vaka görebiliyoruz. Biz donanımlarımızla ve ekipmanlarımızla eğitim ve öğretimlerimizin daha kaliteli bir şekilde devam ediyoruz. Daha iyi birer zabit olacağımızı düşünüyoruz. Bunun için belli standartları tutturduk. Bununla alakalı çeşitli kurum ve kuruluşlarla arama kurtarma, güvenlik ve emniyet faaliyetlerini icra ediyoruz. Bizim bütün personelimiz gönüllü. Ancak amatörler. Ancak ve ancak en büyük dayanağımız biz STCW ve konvansiyonlarına uygun personel tarafından donatıldık. Bizim ilkyardım belgemiz iki günde kursunu alıp bir günde sınavına girip aldığınız belgelerden değil. İMO standartlarında ilkyardım belgesine sahip personelimiz var. Bütün belgelerimiz ve yeteneklerimiz İMO standartlarındadır. Bu belgelere uygun bir şekilde hareket ettiğiniz zamanda Shell gibi büyük firmalar da sizinle çalışmak istiyorlar' şeklinde konuştu.

Zamanoğlu, 'Her isteyen gönüllü bize katılamıyor. Bize gelmeniz için kesinlikle STCW belgeniz olmanız gerekiyor. Denize gönül vermiş olan herkes gelebilir. Elimizden geldiğince onlara gerekli eğitim veririz. Ancak biz ona bir sertifika veremeyiz. Sıfırdan gelen bir insana akademik eğitim vermeden ar-ge çalışması yapamazsınız. Denizde sportif amaçlı haftada bir kullanan birini, ben denizi seviyorum dediğinde onu da arama kurtarma elemanı yapamayız. Onun için de ilk yardım belgesi olması gerekiyor ama bizim için yetersizdir. Bu denizde ilkyardım belgesi denizde geçerli olan STCW olması gerekiyor. Bu belge olmazsa çıkılamaz açık denizde. Bizde bu belgeyi vermeye yetkili olmadığımıza göre gerekli belgelere sahip olması gerekiyor. Bu zaten dernek tüzüğümüze de aykırı, mantığa da aykırı' dedi.

Cengiz Tepebaş - 7DENİZ

Editör: TE Bilisim