Niyazi Şenol, İstanbul Boğazı’nda yaşanan kazayı Seyr-i Sabah programında değerlendirdi. Şenol, gemi kaptanlarının paralı kılavuz kaptan veya ücretli Kanal İstanbul’u kullanmak istemeyebileceklerini dile getirdi. İstanbul Boğazıʹnda düzenli olarak yaşanan gemi kazaları, şehrin tam ortasındaki boğazı tüm şehir için bir tehdit haline getiriyor. Yaşanan son kazadan gelen telsiz kayıtları, gemi kaptanının kılavuz kaptanın bir şeylerin ters gittiği izlenimine katılmadığını ve gerekli önlemleri almadığını açık bir biçimde gösteriyor. Yaşananlar, bu gibi şeylerin önümüzdeki dönemde İstanbulʹun başına gelebileceğini açık bir biçimde gösteriyor. Emekli Dz. Kur. Alb. ve Uzak Yol Kaptanı Niyazi Şenol, Seyr-i Sabah programında yaptığı değerlendirmelerde ücretli kılavuz kaptanlık sisteminin veya yine paralı olacak Kanal İstanbulʹun geçecek gemiler için nihai bir çözüm olmadığını dile getirdi: ˮKlavuzluk zor bir görevdirˮ ˮGemi kaptanları uluslararası denizcilik kurallarına göre geminin her zaman emniyet ve salahiyetinden (yetki) sorumludur. Kılavuzlar sadece danışmandır. Manevra sağlığının çok dar olduğu yerlerde danışmanlık yapar, nelere dikkat edilmesi gerektiğini söylerler. Onların verdiği tavsiyeleri kaptanlar aynen uygulamak zorunda değildir uluslararası anlaşmalar gereği.  Gemi daha boğaza girişten iki saat önce girişle ilgili tüm bilgilerini verir müsaadesini ister. Kılavuza karar verdiyse yavaşlar ve kılavuzlar hızlı botlarla denizdeki gemiye giderler. Kılavuzluk zor bir görevdir. Kılavuz köprüye çıkar, süvariyle tanışır ve seyre birlikte devam ederler. Bu görev geçişin tamamlandığı boğazın çıkışındaki noktaya kadar devam eder. Kılavuz kaptan daima gemide kalır. İstanbul Boğazıʹnda 225 metre uzunluğundaki geminin dümeninin kilitlenmesi ve sürüklenmesinin ardından çarptığı Hekimbaşı Salih Efendi Yalısı ön cepheden çok büyük hasar aldı. ˮKaza çok ucuz atlatılmışˮ Bu kadar dar sularda seyir yapanlar için konmuş kurallar vardır: Boğazlardan geçişte gemi üstünde daha çok personel bulunmalıdır, her an demir atmaya hazır personel olmalıdır, makine dairesinde hazır bekleyen çalışanlar vardır. Bizimki gibi dar ve akıntılı boğazlarda geminin her an her şeye hazır olması gerekir. Ölüm ve yaralanma yok, çevre kirliliği yok. Bu yüzden bu kaza çok ucuz atlatılmış anlamına geliyor. Bundan sonra tamamen deniz ticaret hukuku kuralları uygulanacak. Hasara uğrayan yalı ve geminin, gemide yükü bulunanların kayıpları olacak. Deniz ticaret hukuku kurallarına göre kaza bizim karasularında olduğu için bizim mahkemeler geçerli olacak. Gemiden uçaklardaki kara kutuya benzeyen kayıtlar alınacak. Kaza uzmanları sigorta şirketleriyle devreye girecek. Deniz kazalarında hukuk sistemi uzun sürer. Bu dava dosyası uzun yıllar devam edecek. Boğazlardan yılda 50 bin gemi geçiyor Dünya deniz ticaretinin büyük bir kısmı kılavuz kaptan alırsanız çok maliyetli. Biz kılavuz kaptanı ücretsiz vereceğiz desek gemilerin hepsi bunu gönüllü olarak alır diye düşünüyorum. Montrö ile açılacak suni bir kanal ilişkisi ne olur bilemiyorum. Bana çok mantıklı gelmiyor. Çünkü sizin açtığınız kanal yine parayla çalıştırılacak. Siz seçenek sunmuş olacaksınız. Paralı kanaldan mı geçeceksiniz parasız boğazdan mı derseniz kaptan parasızdan geçer. Boğazdan geçen 40-50 bin geminin geçiş yaptığı coğrafyada kazaların olması çok olağanüstü değil. Ama olaylar dikkat çektiği için bizim bir anda irkilmemize neden oluyor. Olası kazalar çevre kirliliklerine de sebep olabiliyor. Bir anda dikkatler yoğunlaşıyor. Kanal İstanbul başlı başına İstanbulʹun kendi kendine felaketi haline dönüşebilecek bir proje. İstanbul Boğazı için bir birim çalışıyorsak bu kanalın güvenliği için bin birim çalışmalıyız.ˮ Kaynak: Sputnik
Editör: TE Bilisim