İMEAK Deniz Ticaret Odası Haziran ayı Meclis Toplantısı, video konferans sistemiyle düzenlendi. İMEAK Meclis Başkanı Sahil Zeki Çakır başkanlığında gerçekleşen toplantıya çok sayıda denizci internet üzerinden bağlandı.

 

Toplantıda söz alan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Deniz Ticaret Odası’nın hem sektörün gelişmesinde hem de ülkemizin uluslararası rekabet gücünün artaması açından kritik bir öneme sahip olduğunu ve dünya ticareti ve Türkiye dış ticaretinin yüzde 90’ının deniz ticareti üzerinden gerçekleştirildiğini belirterek, “Maalesef salgınla birlikte daralan dünya ticaretinden deniz ticareti ve taşımacılığı da büyük ölçüde etkilendi” dedi.

 

AB başta olmak üzere neredeyse tüm büyük pazarlarda dış talebin durma noktasına geldiğini dile getiren Varank, bu sene uluslararası ticarette yüzde 30’lara varan bir daralmanın beklendiğine işaret ederek, “Bu durum küresel ekonomide küçülmeyi de beraberinde getirecek” dedi.

 

Bu dönemin kazananları kendi kendine yetebilenler oldu

 

Virüsle mücadelede ülkeler arasındaki gelişmişlik farklarının ortadan kalkmaya başladığının da görüldüğüne vurgu yapan Varank, “Ekonomik gücüyle övünen ülkeler, salgını yönetmekten aciz kalırken, uluslararası kuruluşlarda yaraları sarmaya dönük kapsamlı bir yaklaşım geliştirilemedi. Bu dönemin kazananları kendi kendine yetebilen alt yapıları ve kurumsal kapasiteleri güçlü ülkeler oldu” diye konuştu.

 

Pek çok ülkeden pozitif yönde ayrıştık’

 

Türkiye’nin bu küresel krizde başarılı bir sınav verdiğinin altını çizen Varank, “İnşallah bundan sonra da vermeye devam edecek. Sayın  cumhurbaşkanlığımızın liderliğinde attığımız adımlar sayesinde pek çok ülkeden pozitif yönde ayrıştık. Sağlık tedbirleriyle birlikte ekonomik tedbirleri de eş zamanlı bir şekilde uyguladık. Tüm dünyada fabrikalar kapatılırken ülkemizde üretimin durmaması yönünde çalışmalar yaptık. İstihdam, finansman ve sosyal yardım alanlarında benzersiz politikaları hayata geçirdik. Yurt içi sanayimizin yetkinlikleri sayesinde ihtiyaç duyulan her ürüne kolayca erişebildik. Bunun da ötesinde sağlık endüstirisinde inovatif ürünler geliştirerek küresel rekabette bizde varız dedik. İki haftada ürettiğimiz yerli yoğun bakım solunum cihazıyla dünya standartlarında bir ürünü piyasa ile tanıştırdık. Tanı kitleri, aşı ve ilaç alanındaki projelerimizde de dünyanın ilgisini çekiyoruz” şeklinde konuştu.

 

 

Türkiye’den sadece iki ayda büyük başarı

Beks Denizcilik'ten yaptırımlara karşı bayrak değiştirme hamlesi Beks Denizcilik'ten yaptırımlara karşı bayrak değiştirme hamlesi

 

Varank, şöyle devam etti: “Bu projelerin ruhuna dokunan birkaç örnek vermek istiyorum. Tedavide kullanılan ve daha önce de ifade ettiğimiz iki farklı ilacın etken maddesini sentezyelerek artık kendi başımıza üretebiliyoruz. Virüs proteinlerini çoğaltıp -ki bu önemli bir kabiliyet gerektiriyor- satabiliyoruz. Aşı da geleneksel yöntemlerin yanında hiçbir ülkenin denemediği yeni teknolojileri deniyoruz. Geliştirdiğimiz yüksek antikorlu plazmayı, hasta tedavilerinde kullanıyoruz. Şimdi bunun ticarileştirme çalışmaları da sürüyor. Tanı kitlerinde nano teknolojiyi esas alan ve dünyada bir ilk olabilecek yeni bir ürünü geliştirmeye çalışıyoruz. Bahsettiğim tüm bu yetkinlikler sadece iki ayda ortaya çıktı. İstediğimiz zaman, odaklandığımız zaman, en iyi şekilde koordine oluyor, milli seferberlik ruhuyla, büyük işler başarabiliyoruz.”

 

Bakan Varank’tan DTO üyelerine TSE logosu tescilleme çağrısı

 

Covid-19 pandemisi kısıtlamalarının kaldırılmasıyla birlikte ‘yeni normale’ giriş yapılan bu dönemde denizcilerin de tedbir almasının önemine değinen Varank, “Türk Standartaları Enstitüsüyle birlikte üretim tesislerinde alınması gereken önlemleri içeren bir klavuz hazırladık. Tedbirleri yerine getiren firmalara Covid-19 güvenli üretim kalite belgesi veriyoruz. 3 haftada 118 sanayi kuruluşundan başvuru aldık. O kuruluşun denetimleri olumlu bir şekilde tamamlandı ve belge almaya hak kazandılar. Güvenli üretimde ilk belgeler, Gaziantep, Konya, Bursa ve Malatya’daki işletmelere verildi. Belgeyi alan firmalar TSE logosunu ürünlerinde, belgelerinde ve tabiki yayınlarında kullanabilceekler. Bundan sonra bu belgeyi alan tesislerimize üstünde bu logo olan belgelerini teslim edeceğiz. Böylece müşterilerine işletmelerinin kalitesini uzun uzun anlatmalarına gerek kalmayacak. Tek bir logoyla piyasada kendilerine duyulan güveni tazelemiş olacaklar. DTO üyeleri de bu sürecin bir parçası olmalı. Sizleri kılavuzda yer alan önlemleri uygulamaya ve işletlemelerinizi TSE logosuyla tescillemeye davet ediyorum” ifadelerini kullandı.

 

 

‘10 koster projesini destekleyeceğiz’

 

Bakan Varank, konuşmasının devamında denizcilik sektörüne ilişkin olarak kendilerine iletilen talepleri detaylı bir şekilde incelediklerini belirtti. Cumhurbaşkanı kararnamesiyle koster filosunu güçlendirmek için KOSGEB kredi faiz destiği yönetmeliğinde değişiklik yaptıklarını dile getiren Varank, “Projenin ilk yılında 10 kosteri desteklemeyi ve programın nasıl çalışacağını görmeyi planlıyoruz. 5 yıl süresince her bir gemi için yıllık azami 3 milyon lira kredi finansman desteği vereceğiz. Bankalarla görüşmeyi KOSGEB yapacak. Elbette koster sahipleri de bankalarla görüşebilirler. Koster yapımı için aldığınız krediye KGF kefaleti sağlanması için KOSGEB yine devreye girecek. Elbette gemilerin Türkiye tersanelerinde inşa edilmesini şart koşacağız. Bu gemilerin 3 bin ila 12 bin DTW  ton aralığında olmasını bekliyoruz. Destekten yararlanmak isteyen üyeleriniz kosterin tonajı, muhtemel maliyeti, öz kaynak miktarı, kredi ihtiyacı ve talep edilen kredi finansman desteği tutarını, KOSGEB’e iletmesi gerekiyor. Bu bilgiler ışığında en fazla özkaynak koyan ve en az kredi faiz desteği talep eden ilk 10 koster projesini destekleyip deniz ticaret filomuzun güçlendirilmesi projesine başlayacağız. Bu işi bir an önce neticelendirelim. İlk imzaları atalım. Sektör bizden bunu belkiyor ve önümüzdeki yeni normalde filomuzun güçlenmesi de önemli bir konu olarak gündeme gelecek” şeklinde konuştu.

 

‘Önümüzdeki günlerde deniz taşıtları ile ilgili yeni duyurular yapacağız’ 

 

Gemi inşa sektörünün oluşturduğu istihdam ve katma değer açısından öncelikli olarak gördükleri bir sektör olduğuna dikkat çeken Varank, “Aslında yatırım teşvik mevzuatında bu durumun yansımaları çok net bir biçimde görülüyor. Örneğin yeni bir ürün olmasına rağmen teşvik belgesi düzenlenebilen tek konu. Başka hiçbir sektör bu ayrıcalığa sahip değil. Ayrıca gemi inşa sektörü yatırım döneminde sigorta primi işveren hissesi desteğinden de faydalanabilen tek sektör. Bugüne kadar bu alanda 22 milyar liralık yatırımı teşvik ettik. Ve 45 bin kişilik istihdamın oluşmasını sağladık. Bununla birlikte tersane yat inşası, ve armatörlük alanlarında da 3 milyar liralık yatırım teşviklerimiz de hayata geçti. Deniz taşıtları, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı’ndaki stratejik sektörlerden bir tanesiydi. İnovatif ve yenilikçi projelerimize bu program kanalıyla da destek almanız mümkün. Hamle programının ilk çağrısını makine sektöründe açmıştık. Sonuçlarını çok yakın bir zamanda açıklayacağız. Önümüzdeki aylarda deniz taşıtları dahil olmak üzere diğer öncelikli alanlarda yeni çağrıları duyuracağız” diye konuştu.

 

‘Gemi yan sanayiide Ar-Ge merkezleri kurulmasını teşvik edeceğiz’

 

11. Kalkınma Planı’nda deniz teknolojileri, gemi inşa ve yan sanayinin rekabet gücünü arttırmak için Deniz Teknolojileri ve Sanayisi Teknik Komitesi’nin kurulmasına karar verdiklerini ifade eden Varank, şunları söyledi: “Sektörün tamamında Ar-Ge, yenilikçilik ve markalaşma kültürünün daha da gelişmesini istiyoruz. Teknik Komite aracılığıyla nokta atışlar düzenleyip, potansiyeli olan firmaların Ar-Ge merkezleri kurmasını teşvik edeceğiz. Sektörde mevcut durumda çok yoğun şekilde ithal ürünler kullanılıyor. Maalesef biz sadece bunların montajını yapar durumdayız. Bu durumu değiştirmeliyiz. Otomotiv yan sanayiinde sahip olduğumuz yetkinliğe gemi yan sanayiinde de ulaşabiliriz. Yerli gemi ekipmanlarının tersanelerimiz tarafından kullanılmasını teşvik edeceğzi. Teknik komitenin ilk toplantısını Şubat ayında düzenledik. İkinci toplantıyı önümüzdeki aylarda yapacağız. DTO’nun teknik komitedeki katkıları ve önerileri bizim için çok değerlidir.

 

 

Elektrikli gemi projesinde çalışmalar sürüyor

 

Gelecek dönemde gemi sevk sistemlerinde elektrikli batarya teknolojilerinin yoğun bir biçimde kullanılacağını da düşünüyoruz. İç sularda yük ve yolcu taşımacılığı yapan gemilerin elektirikli gemilere dönüştürülmesi konusu Bakanlığımız koordinatörlüğünde yürütülüyor. Tam elektrikli gemi çalışmalarında mevzuatı Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, pilot projeyi istanbul şehir hatları genel müdürlüğü yerli üretim kabaliyetlerinin tespitini ise bakanlığımız takip ediyor. Firmalarla görüşüyor saha incelemesi yapıyoruz. Tersanelerle listeler üzerinde çalışıyoruz. Kapsamlı bir rapor oluşturacağız. Ve bu raporu Eylül sonunda tüm paydaşlar ve deniz hattı işleten belediyelerle paylaşacağız.”

 

Gemi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi önemli rol oynayacak

 

Varank, “Yalova’da kurulan gemi ihtisas organize sanayi bölgesinin faaliyete geçmesi sektörün dışa bağımlılığını azaltmada önemli bir rol oynayacktır. Yatırımcılar için 3 bin 500 metre kareden 150 bin metre kareye kadar arsa tahsis imkanı bulunuyor. Bu bölge hem gemi yan sanayinin geleceği hem de 10 bin kişilik istihdam hacmi ile stratejik bir öneme sahip. Ancak hala burada bazı beirsizlikler olduğunu biliyorum. Artık burada da netice almamız adım atmamız gerek” dedi.

 

7DENİZ – ÖZEL

Editör: Haber Merkezi