Muğla'nın Datça ilçesinde, eşsiz güzellikteki koylarda kıyı temizliği yapıldı. Datça Amatör Denizciler ve Gemi Adamları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği ile Datça Belediyesi'nin işbirliğinde 5 ayrı koyda gerçekleştirilen etkinlikte, 30 büyük poşet çöp toplandı.

 

Datça Yarımadası'nın Akdeniz'e bakan bölümünde, karayoluyla ulaşılamayan koylara teknelerle giden dernek üyeleri ve belediye işçilerinden oluşan 20 kişilik ekip, 5 saat süreyle temizlik yaptı. Datça ilçe merkezine 15 kilometre mesafedeki İnceburun Koyu'ndan başlayarak, Kargı Koyu'na kadar olan Kunta Kinte, İncirli İn, Armutlu Su ve Akvaryum koylarında yapılan temizlik çalışmasında, 30 büyük çöp poşeti atık toplandı.

 

Toplanan çöpler arasında özellikle pet şişe ve teneke içecek kutuları ile naylon poşetler ve ambalaj atıklarına rastlanırken, Yunanistan'ın Sömbeki (Simi) Adası'ndan geldiği tahmin edilen ve üzerinde bir adresin bulunduğu kargo paketi dikkat çekti. Temizliğe katılanları en fazla uğraştıran ise, Armutlu Koyu'ndaki yüzlerce metrelik branda bezi oldu. Sıkıştığı kayalıklar ve kumların arasından, kazma ve küreklerle çıkartılan dev branda bezi, parça parça kesilerek çuvallarla teknelere taşındı. Etkinliğe katımları en çok üzen olay ise, koyları çevreleyen kayalıklardaki yağlı boya yazılar oldu. Tekneler ile ilçe merkezinde limana getirilen çöpler, belediye temizlik görevlilerine teslim edildi.

İzmit Körfezi’nde biyoçeşitlilik araştırması sürüyor İzmit Körfezi’nde biyoçeşitlilik araştırması sürüyor

 

DENİZ KİRLİLİĞİ, SINIR TANIMIYOR

 

Datça Amatör Denizciler ve Gemi Adamları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Hacı Dağ, deniz kirliliğine dikkat çekmek istediklerini belirtip, "Deniz kirliliği sınır tanımıyor. Bugün yaptığımız temizlik çalışmaları sırasında komşu Yunan Adası Simi'den gelen bir atık dikkatimizi çekti. Karşı kıyıdan gelmiş ve bizim sahilimizde bulunuyor. Herkese sesleniyorum, lütfen denizlerimiz kirletmeyelim" diye konuştu.

 

'DENİZ YAŞAMI KORUR'

 

Denizlerin bir yaşam kaynağı olduğunu ifade eden Dağ, "Aldığımız her nefeste denizin payı var, yaşamak için ihtiyaç duyduğumuz oksijenin yüzde 75'i denizlerden geliyor. Deniz yaşamı korur, hayat kurtarır. İnsanoğlunu, zararlı mor ötesi ışınlardan koruyan ozon tabakasını oluşturur. Kanser ilaçlarının yüzde 65'i deniz canlılarından ve bitkilerinden yapılmaktadır" dedi.

 

Denizlerin besin deposu olduğuna da dikkat çeken Dağ, şöyle devam etti: "Dünyadaki en büyük protein kaynağı denizdir. İnsanların aldığı proteinin yüzde 20'sini sağlar. Deniz aynı zamanda bir eğlencedir. Deniz birçok kültürde nesiler boyunca bir eğlence, tazelenme, dinlenme, romantizm, neşe ve keyif kaynağı olmuştur. Denizler, dünyanın çöp kutusu değildir."

Editör: Haber Merkezi