Bankanın döviz ve emtia sratejistlerinden Craig Cohen aybaşında yazdığı bir makalede özellikle İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Amerikan Doları'nın dominant para birimi haline geldiğini fakat bunun önümüzdeki yıllarda değişebileceğini öngörüyor.

 

Amerikan Doları'nın birden bire rezerv para haline gelmediğini bir önceki dominant para birimi olan İngiliz Sterlini'nin gücünü kaybetmesinin onlarca yıl aldığını hatırlatan Cohen, Bretton Woods anlaşmasının Dolar'ın gücünü tasdik eden son adım olduğunu belirtti.

 

Ekonomik ağırlık doğuya kayıyor

 

İkinci dünya savaşı sonrasında Amerika Birleşik Devletleri dünyadaki ekonomik üretimin yüzde 25'ini tek başına gerçekleştiriyordu ve buna Batı Avrupa ülkeleri dahil edildiğinde genel olarak 'Batı' şeklinde tabir edilen gelişmiş ülkeler dünya ekonomisinin yüzde 40'ını oluşturuyordu.

 

Fakat zamanla bu ağırlık doğuya doğru kaydı. Özellikle Çin'in dünya ekonomisindeki payı dört katlık artışla yüzde 20'ye ulaşarak Amerikan ekonomisinin payına yaklaştı. Çin'in yanısıra Hindistan gibi ülkelerdeki gelişim sayesinde Asya Ekonomik Bölgesi dünya ekonomisinin yarısını temsil etmeye başladı. Bu ülkelerin büyüme hızları da bu ağırlığın önümüzdeki yıllarda daha da artacağına işaret ediyor.

 

Merkez Bankaları rezervlerindeki Doları yerini Euro ve altına bırakıyor

 

Ekonomik ağırlığın Amerika merkezli olmaktan çıkması doğal olarak Dolar'ın da etkinliğini azaltıyor. Özellikle 2007-2008 küresel finansal krizin ardında merkez bankaları rezervlerindeki Dolar'ı azaltmaya başladı.

 

Resmi veriler bu süreçte Euro cinsi rezervlerde ve altında artış olduğunu gösteriyor. 2018'de merkez bankalarının altın talebi 1971'den bu yana en yüksek seviyesini gördü.

 

Dış ticaret açığı şubat ayında azaldı Dış ticaret açığı şubat ayında azaldı

Ticaret savaşları Dolar’a uzun vadede zarar veriyor

 

Amerika Birleşik Devletleri yönetiminin Çin, Meksika ve Avrupa Birliği başta olmak üzere neredeyse tüm ticaret ortaklarıyla sorunlar yaşaması ülkelerin ABD'ye bağımlılıklarını azaltmaya itiyor.

 

Hali hazırda ABD dünya ekonomisinin yaklaşık yüzde 25'ini oluştursada dünya ticaretinin yüzde 85'i Dolar ile yapılıyor. Son yıllardaysa ülkeler dolar kullanmadan ticaret yapabilmek için alternatif mekanizmalar geliştirmeye yöneldi.

 

Son olarak Uluslararası Uzlaşma Bankası Başekonomisti Claudio Borio petrol fiyatlandırmalarını Euro üzerinden yapmayı teklif etti. Borio petrol ticaretinin ve uzlaşmaların Euro üzerinden yapılması ödemelerin Dolar'dan Euro'ya kaymasını sağlayacağını savunuyor.

 

Avrupa Merkez Bankası'da haziran ayında yayınladığı raporunda ticaret gerilimlerinin ve tek taraflı yaptırım kararlarının Euro'nun uluslararası gücüne arttırıcı etki yaptığı belirtildi.

 

7DENİZ

Editör: Haber Merkezi