İMEAK Deniz Ticaret Odası Kasım ayı meclis toplantısı, Cengiz Kaptanoğlu’nun başkanlığında İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. Yoğun katılımın gözlendiği toplantıda sorunlar masaya yatırıldı. Denizcilik sektörünün uluslararası rekabete çok açık olduğunu ve belli başlı faaliyetlerde haksız rekabetle karşı karşıya kaldığını dile getiren Salih Zeki Çakır,“Meslek gruplarının projelerini hayata geçirebilmelerinin şartı, bir dereceye kadar kamu desteğini sağlamak olacaktır” dedi. “DENİZCİLİĞİMİZ 2023 MAKRO HEDEFLERİNE PROJELERLE ENTEGRE OLMALI” Türk denizciliğinin geleceğinin, yeni Türkiye vizyonuna uygun olarak yeniden ele alınması gerektiğini belirten Çakır; “Tabiri caizse denizciliğin kitabının yeniden yazılması gerektiğine inanıyorum. Soyut bir kavram olarak denizciliğimizi bir bütün olarak anlamanın önemli bir şartı, bu bütünün parçalarını oluşturan alt faaliyet alanlarındaki büyüme potansiyellerini ortaya çıkarmaktır. Malumunuz bizler uzun yıllardır kamuda, bürokraside, siyasette ve kendi aramızda denizcilik genel ana hatlarıyla anlaşılmaya çalışılıyor. Üç tarafı denizlerle çevrili, denizci ülke, denizci millet, 8 bin 400 km sahil şeridi, doğal oto yol gibi kavramlarla anlaşılmaya çalışılıyor. Fakat bu burada kalmamalı. Bu kavramların altının şimdiye kadar gerektiği gibi doldurulduğuna inanmıyorum. Bu anlamda denizcilikteki ana faaliyet alanlarındaki meslek gruplarının, projelerini ortaya koyması, projeler üzerinden taleplerde bulunması ve denizciliğin 2023 makro hedeflerine bu projelerle entegre olması kaçınılmazdır. Amatör denizcilikten balıkçılığa, gemi inşa ve yan sanayiden her türlü armatörlük faaliyetlerinin bu bağlamda değerlendirilmesi gerekir. Yine malumunuz olduğu üzere denizcilik uluslararası rekabete çok açık ve belli başlı faaliyetlerde haksız rekabetle karşı karşıya kalan bir sektördür. Meslek gruplarının projelerini hayata geçirebilmelerinin şartı, bir dereceye kadar kamu desteğini sağlamak olacaktır. Çünkü karşımızda dev firmalar ve karteller var. Özellikle küresel kriz dönemlerinde belli ölçüde koruma kalkanı sağlanamayan sanayilerin uzun vadeli rekabet avantajı sağlayamayacağı ve eriyip gitmesi kaçınılmaz olacaktır. Bu tür projeler ülkenin diğer alt yapı yatırımları, oto yolları, köprüleri gibi düşünülmelidir. Bu anlamda sektörde projesi olan değişik meslek gruplarının projelerinin değerlendirileceği, oda bünyesinde, proje havuzu ve proje piyasasının oluşturulmasının gereğine vurgu yapmak istiyorum.” dedi. “KOSTER YENİLEME PROJESİ KAMU DESTEĞİ OLMADAN HAYATA GEÇİRİLEMEZ” Bir süredir devam eden koster yenileme projesine de değinen Çakır; “Sizlerin de çoğunuzun malumu olduğu gibi son yıllarda hatta makul bir süredir sektörde ciddiyetle takip ettiğimiz bir koster yenileme projemiz var. Her fırsatta işi gücü bırakarak bu projenin kabul görmesi ve gerekli desteği sağlaması için birçok platformda çalışmalar yapıyoruz. Bu anlamda içeriği oldukça zengin bir fizibilitemiz mevcut. Fakat geçtiğimiz günlerde bir konferansta da vurgu yaptığım gibi böyle bir projenin kamu desteği olmadan hayata geçirilmesi piyasa şatlarında mümkün değil. Bu anlamda zaman kaybettiğimize dikkat çekmek istiyorum.” açıklamasında bulundu. MARMARA BÖLGESİ’NDE RO-RO TERMİNALİ KURMA PROJESİ… Marmara Bölgesi’nde kurulması planlanan Ro-Ro terminali konusunu da dile getiren Çakır, projeyle ilgili şu açıklamayı yaptı: “Bir de başka bir meslek grubu olan,  benim de içinde olduğum ROFED’in yürütmekte olduğu Marmara Bölgesi’nde doğu batı aksında, özellikle de kuzey güney hattında bir Ro-Ro terminali kurma projesi mevcut. Bunlara vurgu yaparken şunu belirtmekte fayda görüyorum. Tabi geneli ilgilendiren konuları gündeme taşımak istiyorum. Sektörün önemli bir kısmını geneli ilgilendiren projelerin bu kapsama dahil edilmesini, genelin yararına olan projelere sahip çıkılmasına dikkat çekmek isterim. Bunun dışında ikinci bir konumuz; geçen ay bakanlar kurulu kararıyla Türkiye Ulusal Deniz Araştırma Stratejisi Belgesi yayınlandı. Bu aynı zamanda Türk denizcilerin Ar-Ge piyasası da denilebilecek bir belge. Burada benim dikkatimi çeken, eylem planında stratejik belgeye destek verecek kurumlar içinde Deniz Ticaret Odası’nı görememek oldu. Böyle Ar-Ge gerektiren, kaynak kullanılacak,  Ar-Ge’si yapılacak bir konu ve bir icraat eğer ticarete entegre olamıyorsa bana göre kaynak israfıdır. Dolayısıyla Deniz Ticaret Odası’nın bu belgeye nasıl taraf olunacağının açıklığa kavuşturulmasını istiyorum ve talep ediyorum. Sadece sivil ticaretin buna entegre olması ve iş birliği yapmasının önemine vurgu yapmak istiyorum.ˮ 7deniz
Editör: TE Bilisim