İTÜʹnün kuruluş yıldönümünü simgeleyen Balık Günüʹne katılan Binali Yıldırım,ˮKüresel krizlerden denizciliğimizin en az etkilenmesi için gereken her türlü çalışmayı yapıyoruz, gereken her türlü desteği veriyoruz ve vermeye devam edeceğizˮ dedi. İTÜ Denizcilik Fakültesi (YDO) Mezunları Derneği ve İTÜ Denizcilik Fakültesi işbirliği ile her yıl geleneksel olarak düzenlenen Balık Günü, bu sene Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın katılımıyla, bugün İTÜ Denizcilik Fakültesi Tuzla Yerleşkesi’nde yapıldı. İstanbul Teknik Üniversitesi’nin 131. kuruluş yılını simgeleyecek geleneksel “BALIK GÜNÜ” organizasyonu bugün saat 11:00 de Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırımʹın da katılımıyla  İTÜ Denizcilik Fakültesi Tuzla yerleşkesinde coşkuyla kutlandı. Balık Günüʹnde bir konuşma yapan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, şu anda bütün dünyada olduğu gibi Türk denizcilerinin de sorunları olduğunu belirterek, ˮKüresel anlamda devam eden krizlerden denizciliğimizin en az etkilenmesi için bakanlık olarak gereken her türlü çalışmayı yapıyoruz, gereken her türlü desteği veriyoruz ve vermeye devam edeceğizˮ dedi. Yıldırım, İstanbul Teknik Üniversitesiʹnin (İTÜ) Tuzla Yerleşkesiʹnde gerçekleştirilen ˮİTÜ Denizcilik Fakültesi 131. Geleneksel Balık Günüˮ etkinliğine katıldı. Yerleşkeye girişinde bando takımının performansıyla karşılanan Yıldırım, burada öğretim görevlileri, denizciler ve vatandaşlarla sohbet etti. Etkinlikte konuşan Yıldırım, hayatı boyunca İTÜ ve denizcilik ailesinin bir mensubu olmaktan hep gurur ve mutluluk duyduğunu belirterek, buraya geldiğinde denizcilik ailesinin mensubu olduğunu bir kez daha kalbinin en derininde hissettiğini söyledi. Bütün dünyanın övgüyle bahsettiği Türk aile kavramının sadece çekirdek aileyi kapsamadığını dile getiren Yıldırım, bugün gerçekleştirdikleri bu buluşmada denizciler ailesinin her geçen gün daha da büyüdüğünün görüldüğünü ifade etti. Yıldırım, toplantının geçmişte Türk denizciliğine çok büyük hizmet etmiş denizci büyükleri buluşturmakla kalmadığını aynı zamanda denizlere açılmayı bekleyen onların kardeşlerini, onlarla bir araya getirdiğini anlatarak, ˮGeçmişi olmayanın geleceği olmaz. İşte geçmiş burada, gelecek de buradaˮ dedi. ˮDeniz bir sevdadır, yaşam tarzıdır. Deniz, zorluklarla mücadele etmeyi, kısmetine razı olmayı öğretir. Bu nedenle denize sevdalananlar bir daha iflah olmazˮ diyen Yıldırım, hayatı boyunca hep denizle iç içe olduğunu ve denizcilik alanında birçok görev üstlendiğini bildirdi. Yıldırım, 2002ʹde siyasete atıldığında denizlerden ayrı düştüğünü zannettiğini ancak siyasette de denizciliğin galip geldiğini ve Allahʹın, kendisini denizcilikten koparmadığını kaydetti. ˮDenizcilik, ülkemizin ana konularından birisiˮ Yıldırım, Türkiyeʹnin deniz sınırlarının kara sınırları uzunluğunun neredeyse 3 katı olduğunu belirterek, bu yüzden denizciliğin ülkenin ana konularından biri olduğunu, ecdadın cihana hakim olmasının arkasında da denizcilikle ilgili başarılarının yattığını vurguladı. Bakan Yıldırım, şöyle devam etti:ˮBugün, bütün dünyada olduğu gibi bizim denizciliğimizin de bazı sorunları var. Dünyada barışın ve istikrarın kaybolması en önce dünya ticaretini, ikinci olarak da tüm taşımacılığın yüzde 85ʹinden fazlasının gerçekleştiği denizcilik sektörünü etkiliyor. Küresel anlamda devam eden krizlerden denizciliğimizin en az etkilenmesi için bakanlık olarak gereken her türlü çalışmayı yapıyoruz, gereken her türlü desteği veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz.ˮ ˮDenizciliğe yatırım yapmaya devam edinˮ Yıldırım, yatırımcıların denize yatırım yapmaya devam etmesini de istedi. Bu sıkıntıların gelip geçici olduğunu dile getiren Yıldırım, ˮUzun vadede mutlaka sektörde kararlılığını sürdüren, ayakta kalmayı başarabilen gelecekte çok daha etkin konuma gelecektirˮ diye konuştu. Yıldırım, Mustafa Kemal Atatürkʹün ˮEn güzel coğrafi vaziyette ve üç tarafı denizle çevrili olan Türkiye; endüstrisi, ticareti ve sporu ile en ileri denizci millet yetiştirmek kabiliyetindedir. Bu kabiliyetten istifadeyi bilmeliyiz.Denizciliği, Türkʹün büyük ülküsü olarak düşünmeli ve onu az zamanda başarmalıyızˮ sözünü hatırlatarak ˮDenizciliğimiz için amaç ve vizyon budur. Bu vizyon etrafında İTÜ Denizcilik Fakültesi ve eğitim camiamıza yaptığımız yatırımlar devam edecekˮ ifadelerini kullandı. ˮBayan denizci öğrencilerimiz için pozitif ayrımcılık uygulayacağızˮ Yıldırım, bu fakülteye yabancı olmadığını belirterek, fakültenin İTÜʹye dahil olduğu ilk yıllardan bugüne kadar fakülte ile ilişkilerinin devam ettiğini söyledi. Okulda derslere girdiğini ve denizci kardeşlerine bilgi ve tecrübelerini aktardığını dile getiren Yıldırım, burada gerçekleştirdikleri bazı faaliyetlerden bahsetti. Yıldırım, fakültenin önemli eksiklerinden olan yurt konusunda başlattıkları çalışma sonucu güzel bir yurdun fakülteye kazandırıldığını anlatarak, yıllarca tüm denizcilik sektörüne hizmet eden Akdeniz Gemisiʹnin artık kullanımda olmadığını hatırlattı. Bakan Yıldırım, şunları söyledi: ˮAkdeniz Gemisi artık yok. Fakültemizin en önemli sorunlarından birisinin ʹstaj gemisiʹ olduğunu biliyorum. Akdeniz de devreden çıkınca genç denizci kardeşlerimizin staj konusunda çok daha büyük sıkıntılar içine düşeceği aşikardır. Bu konuyu buraya gelmeden önce arkadaşlarımızla konuştuk ve bugün burada geleneksel balık gününde sizlere, sevgili denizci öğrencilere müjdemi açıklıyorum. Sizin 7 denizde gezebilecek en güzel staj gemisini sağlamak için gereken neyse onu yapacağız, hayırlı uğurlu olsun. Ayrıca bayan denizci öğrencilerimiz için de pozitif ayrıcalık uygulayacağız eğer izniniz olursa. Onların denizcilik ailesinde daha fazla yer almaları, stajlarda daha fazla imkan bulmaları için özel bir program geliştireceğiz.ˮ  ˮArtık dünya denizcilik camiasında sözümüz daha fazla geçiyorˮ Konuşmasının son bölümünde Türk denizcilik sektörünün son 13 yılda kat ettiği mesafelere değinen Yıldırım, 2002ʹde bakanlığa geldiğinde Türk denizciliğinin kara listede olduğunu, açılan gemilerin en yakın limanda tutulduğunu, denizciliğin sıkıntı yaşadığını anlattı. Yıldırım, göreve geldiği ilk andan itibaren denizcilerin bakanlıkta daha fazla yer alması için adımlar attıklarını anımsattı. Gemi tutulmalarında yüzde 84 azalma sağladıklarını, Türk denizciliğini ve gemilerini beyaz listede en üst noktalara çıkardıklarını bildiren Yıldırım, Türkiyeʹnin Uluslararası Denizcilik Örgütüʹne (IMO) son yıllarda en yüksek oyla seçilen üye olduğunun altını çizdi. Yıldırım, ˮArtık dünya denizcilik camiasında  sözümüz daha fazla geçiyor. Bu yıl iki denizci  kardeşimizi de IMOʹda istihdam edilmek üzere gönderiyoruz. Orada sizlerin uluslararası sorunlarınızı yakından takip edeceklerˮ dedi. Denizciliğe dair eğitim veren kuruluşların sayısının son 10 yılda önemli derecede arttığını dile getiren Yıldırım, öğrencilere en az 5-10 yıl denizlere açılmaları önerisinde bulundu.  ˮTersanelerde 30 bin kişi istihdam ediliyorˮ Yıldırım, tersanelerde hali hazırda 30 bin kişinin istihdam edildiğini belirterek, ˮBu 100 bin kişilik aile demektir. Tüm dünyadaki krize rağmen Türk ticaret filosu dünyanın bütün yükünü taşıyan 15 ülke arasındaki 13ʹüncülüğünü koruyorˮ diye konuştu. Türkiyeʹnin 2023ʹte ilk 10 ekonomi olma hedefini hatırlatan Yıldırım, denizcilerin Türkiyeʹnin hedeflerinden her zaman bir adım önde gittiğini söyledi. Yıldırım, şu anda 384 balıkçı barınağı olduğunu ifade ederek, 2003-2012 yılları arasında 45 balıkçı barınağını tamamlayarak balıkçıların hizmetine verdiklerini anımsattı. Deniz ticaretinde de önemli mesafe kat ettiklerini vurgulayan Yıldırım, dış ticaret taşımacılığında denizciliğin payının yüzde 74ʹlere ulaştığını aktardı. Türk denizcisinin farkı Yıldırım, ˮCumhuriyetʹin 100. yıl dönümüne giderken 3 denizimizde 3 büyük liman hedefimizi gerçekleştiriyoruz. Karadenizʹde Kilyos, Akdenizʹde Mersin, Egeʹde Kuzey Ege limanlarını hayata geçirmek için adımları attık ve böylece Türkiye gelişen ekonomisiyle, gelişen taşımasıyla limanlarını, liman altyapılarını daha da geliştirmiş olacakˮ diye konuştu. Denizcilerin denizde yaşam mücadelesi verenleri çekip kurtarması gerektiğini belirten Yıldırım, sözlerini şöyle tamamladı: ˮDenizde yaşam mücadelesi verenin teknesini batırmaya çalışanlar denizci değildir, asla denizci kabul edilemez. Türk denizcisinin farkı da budur. Milliyetine bakmadan can mücadelesi verene elini uzatır, onu hayata bağlar. Mücadele edene bir tekme de o vurup onun hayatına son vermez. Bu nedenle de sizlere teşekkür ediyoruz. Dünyaya verdiğiniz bu güzel mesajdan dolayı.ˮ Diğer konuşmacılar İTÜ Rektörü Mehmet Karaca, denizcilik fakültesinin tarihten elde ettiği geleneği yaşatan, geçmiş ile gelecek arasında köprü oluşturan nesiller yaşattığını söyledi. Karaca, ˮSizler bizim bugünümüz ve yarınımızsınız. Sizlerin başarısı sayesinde fakültemiz denizcilik eğitiminde üst seviyelerde. Bugün mezunlarımız ve öğrencilerimizle birlikteyiz. Hakkınız ödenmez, hepinize teşekkür ediyorumˮ dedi. İTÜ Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Oğuz Salim Söğüt, Yüksek Denizcilik Okulu ile fakültenin bayrak ve millet sevgisiyle dolu, milli, manevi ve Atatürk değerlerine bağlı nesiller yetiştirdiğini belirterek, bu değerlere her zaman bağlı kalınacağını söyledi. İTÜ Denizcilik Fakültesiʹnin Avrupa Birliği, uluslararası ve TÜBİTAK tarafından desteklenen projeleri olduğunu dile getiren Söğüt, fakültenin eğitimde uluslararası kuralları uyguladığını ifade etti. Söğüt, fakültenin eğitim faaliyetlerini anlatarak teknolojik gelişmelere değindi. İTÜ Denizcilik Fakültesi Mezunlar Derneği Başkanı Baybora Yıldırım da 130 yıldır süren geleneğin desteklerle devam ettiğini belirterek, etkinliğin düzenlenmesinde desteği olan kişi ve kurumlara teşekkür etti. İnsansız Su Üstü Aracı ilgi çekti Konuşmalardan önce sergi alanını ziyaret eden Bakan Yıldırım, bütün stantları tek tek gezdi ve öğrencilerle muhabbet etti. Yıldırımʹın en fazla dikkatini çeken stant ise İTÜ Denizcilik Fakültesi öğrencilerinin yaptığı kendi kendine yönünü tayin edebilen ˮİnsansız Su Üstü Aracıˮ oldu. Aracı uzun süre inceleyen Yıldırım, öğrencilere çeşitli sorular sordu. Etkinlik sonrasında ise Yıldırım ve diğer konuşmacılar, en genç, 40, 50 ve 60 yıllık mezunlara okul nişanını verdi. İTÜ Denizcilik Fakültesi (YDO) Mezunları Derneği ve İTÜ Denizcilik Fakültesi tarafından yıllardır düzenlenen bu anlamlı günde  eski ve yeni mezunlar bir araya gelerek hasret giderdi. Denizcilik sektörünün de yoğun ilgi gösterdiği  Balık Günü’nüne bu yıl da ilgi çok yoğun oldu. 7DENİZ
Editör: TE Bilisim